"Katma değeri yüksek ürünler ihraç edilmeli"

İSTANBUL - Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Deri Tanıtım Grubu (DTG) tarafından düzenlenen 16. Deri Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, katma değeri artırmanın 4 yolunun Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve marka olarak gördüklerini belirterek, aslında hazır giyim ve deri sektörünün içinde moda ve trend olduğunu kaydetti. 

Bu alanda yapılan fuarların da son derece önemli olduğunu ifade eden Büyükekşi, şunları söyledi: 

"Deri ve ayakkabı üreticilerinden yapılan çalışmalara destek olmalarını istiyorum. Birlik ve beraberlik içinde yapılan her çalışma başarı getiriyor. Türkiye deri konfeksiyonunda önemli bir oyuncudur. Aksesuar anlamında da büyük üretim gerçekleştiriyor. 2023 yılı hedefleri her sektörün, bizim açımızdan büyük önem taşıyor. Her sektörün katkısını bekliyoruz. Dünya ticaretinden binde 9'luk bir pay alıyoruz. Hedefimiz 2023'te dünya ticaretinden yüzde 1,5'luk pay almaktır." 

Büyükekşi, 2023 hedeflerine ulaşmak için yaptıkları çalışmalar bulunduğunu ve her ülkenin kendi markaları kadar zengin olduğunu belirterek, "Biz de markalarımızla gelişmek ve zirveye çıkmak istiyoruz. Özellikle deri sektörümüzün yaptığı çalışmaları da önemsiyoruz" diye konuştu. 

Türkiye İnovasyon Haftası'ndaki etkinlikleri anımsatan Büyükekşi, "Türkiye'nin bundan sonra daha fazla üreterek değil, daha katma değerli ürünler üreterek hedeflediği ihracat rakamlarına ulaşması gerekiyor. Bunun yolu da üniversite sanayi işbirliğinden, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markadan geçiyor" dedi. 

"Türk deri sektörü dünyanın en iddialı ülkelerinden biri konumuna geldi" 

İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) ve DTG Yönetim Kurulu Başkanı Lemi Tolunay da Türk deri sektörünün, Türk sanayisinin en köklü sektörlerinden biri olduğunu belirterek, ülkenin uzun yılların getirdiği bir üretim bilgisine, tecrübesine ve yetişmiş insan gücüne sahip olduğunu kaydetti. 

Tolunay, Türk deri ve deri ürünleri sektörünün üretimde dünyanın en iddialı ülkelerinden biri konumuna geldiğini ifade ederek, şunları söyledi: 

"Bu iddianın arkasında sahip olunan Avrupa'nın ikinci büyük üretim kapasitesi, üretimde kullanılan modern teknolojiler, sanayideki ileri yatay ve dikey entegrasyon seviyesi ile en önemlisi 14 organize ve ihtisas sanayi bölgesinde uluslararası normlardaki çevre dostu üretim ve firmalarımız bulunuyor. Deri ve deri ürünleri sektörünün 2012 yılında ihracatta toplam döviz kazancı 3,5 milyar dolar, 2013 yılında ise bu rakam 4 milyar dolara yaklaştı." 

Üretim tarafında Çin, Hindistan ve Pakistan'dan sonra Vietnam ve Endonezya gibi ülkelerin katıldığını, bu sebeple artan rekabetin de ülkeleri moda, tasarım ve markalaşma sürecine ittiğini anlatan Tolunay, Türk deri sektöründeki bu dönüşümün orta uzun vadeli itici gücünün 2023 yılı ihracat hedefleri olduğunu söyledi. 

Tolunay, sektörün 2023 yılında 5,2 milyar dolar ihracat hedefinin bulunduğunu aktararak, şunları dile getirdi: 

"Her bir alt sektör içinse 2023 yılı için ayrı ihracat hedefleri benimsendi. Deri ve kürk işlemede 1 milyar dolar, deri ve kürk giyimde 1,2 milyar dolar, saraciye ürünlerinde 1 milyar dolar ve ayakkabıda 2 milyar dolar hedefler benimsendi. Türk deri ve deri ürünleri sektörü, 2023 yılı itibariyle sektörel sorunlarını çözüme ulaştırmış, ihracatını artırma stratejilerini başarıyla hayata geçirmiş ve dünya pazarlarında markalarıyla adından söz ettiren bir sektör olma hedefine doğru ilerlemektedir." 

"İstanbul'da güven atmosferi var" 

Ermanno Scervino'nun Üst Yöneticisi (CEO) Toni Scervino da İtalya'nın zor bir dönemden geçtiğini anlatarak, "İstanbul'a gelmek çok önemli. Burada güven atmosferi var. Bütün insanların yarınından emin olduğunu hissediyorum. İtalya'da bu yok. İtalya'da girişimci olmak da zor" diye konuştu.  

Scervino, Türk ürünlerini uluslararası fuarlarda gördüğünü belirterek, "Türk ürünlerinin kalitesinin hızla arttığını görüyorum. Bence Türkiye, bir stilistin sahip olması gereken bereketli bir toprak" dedi.