"İthal ayakkabının liderliğine son vereceğiz"

TASD Başkanı Çetin, "Ayakkabı ihracatını bu yıl ithalatın önüne geçirerek ülkemize net döviz girdisi sağlayacağız" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Hüseyin Çetin, ayakkabı sektöründe 2015'te 672 milyon dolarlık ihracata karşılık 794 milyon dolarlık ithalat yapıldığını belirterek, ayakkabı ihracatını bu yıl ithalatın önüne geçirerek Türkiye'ye net döviz girdisi sağlayacaklarını, ithal ayakkabının liderliğine son vereceklerini kaydetti.

TASD tarafından yapılan açıklamaya göre, yıllık 500 milyon çift kapasitesi ile Avrupa'nın en büyük üreticisi konumundaki Türk ayakkabı sektörü, 2016'ya iddialı başladı. İki yıl öncesine kadar Türkiye'nin en büyük pazarı konumundaki Rusya ile yaşanan krize rağmen sektör 2016'da ihracatta yüzde 20 büyümeyi hedefliyor. 

Açıklamada görüşlerine yer verilen TASD Başkanı Çetin, 2015’te 672 milyon dolarlık ihracata karşılık 794 milyon dolarlık ithalat yapıldığını, sektör olarak dış ticarette dengeleri bu yıl ise tersine çevireceklerini vurguladı. 

Çetin, Türkiye'nin, Avrupa'nın en büyük ayakkabı üretim üssü olmasına rağmen, ithalatın ihracattan daha yüksek olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: 

"Neyse ki Ağustos 2014'te getirilen ek vergi ile ithal ayakkabının tahtı sallanmaya başlandı. İthalatta geçen yıl yüzde 17'ye yakın bir gerileme var. Çin ve Endonezya gibi Türkiye pazarına hakim iki ülkeden yapılan ithalatta düşüş yüzde 25'i buldu. İthalattaki gerilemenin bu yıl da devam edeceğini, ihracatta ise yüzde 20'lik bir artışla 800 milyon dolar çıtasını geçeceğimizi tahmin ediyorum. Böylece yıllar sonra ayakkabı dış ticaretini ihracat lehine çevirip ülkemize net döviz girdisi kazandırmaya başlayacağız." 

Yıllık üretim kapasitesi 5 yılda 600 milyon çifte çıkacak

Çetin, ayakkabı sanayinin, hem ekonomik büyüklük hem de istihdama katkısıyla ülke ekonomisi için vazgeçilmez sektörlerden biri olduğunu, orta ve uzun vadede bu gerçeğin değişeceğini düşünmediğini dile getirdi. 

Bu yılı KOBİ'likten endüstriyel üretime geçiş yılı olarak gördüklerini belirten Çetin, şu görüşleri de paylaştı: 

"Endüstriyel üretim bize birim maliyeti düşürme avantajı sağlayacak. Buna bağlı olarak küresel markalar, Türkiye'den daha çok alım yapmaya başlayacak. Bütün bunların sektörümüze pozitif yansımaları olacak. Halen 500 milyon çift olan yıllık üretim kapasitemiz 5 yılda 600 milyon çifte çıkacak. Üretime paralel, başta AB olmak üzere mevcut ve alternatif pazarlara ihracatımızda hızlı bir yükseliş trendi yakalayacağız. Sektörümüzün 2023 yılı için koyduğu 2 milyar dolarlık ihracat çıtasını beş yılın sonunda, yani 2020'yi tamamlarken geçmeyi hedefliyoruz."

 

Bu konularda ilginizi çekebilir