‘Norveç somonuna telafi edici vergi rekabet şartlarını eşitler’

İSTANBUL - İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği ile Türkiye İhracatçılar Meclisi Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Tuncay Sagun, Norveç somonuna karşı telafi edici vergi konulmasını istedi.

Sektöre yönelik değerlendirmelerde bulunan Sagun, “EFTA ülkelerinden somon ithalatında vergi olmaması sebebiyle Türkiye’ye Norveç’ten somon ithalatının önü açıktır ve ithalat hacmi giderek artmaktadır” dedi. Norveçli üreticilerin iddialı bir şekilde Türkiye’de pazar paylarını büyütmeyi planladığına dikkat çeken Sagun, şunları söyledi:

“Avrupa Birliği’nin ülkemiz ürünlerine de şart koştuğu telafi edici vergilerle Norveç’ten ithal edilecek somona gümrük vergisi konularak mücadele edilebilir ve rekabet şartları eşitlenebilir. Ülkemiz su ürünleri sektörünün haksız rekabet şartlarında faaliyet göstermesinin güçlüğünü yaşıyoruz. Norveç somonuna telafi edici vergi veya kot uygulanması yönünde ilgili bakanlıklardan talebimiz bulunmaktadır.”

Yerli balığın Omega 3’ü somondan fazla

Somon balığının ‘Omega 3 zengini’ şeklinde tanıtımın yapılmasının doğru olmadığını söyleyen Sagun, “Ülkemizde üretilen deniz balıklarına oranla Omega-3 fakiri olduğu her türlü analizle kolayca tespit edilebilir. Doğru olmayan beyanlarla yanlış bilgiler verilerek kamuoyu yanıltılmaktadır. Sağlıklı beslenme ve beyin gelişiminde çok önemli etken olan Omega 3 yağ asitlerini çok daha yüksek miktarda içeren ülkemiz menşeli deniz balıklarına karşı haksız rekabet oluşmaktadır” diye konuştu.

Uluslararası sularda avlanınca gümrük vergisi ödeniyor

Türkiye’nin su ürünleri ihracatında başlıca kalemlerin Levrek, Çipura, Alabalık ve Orkinos olduğunu anlatan Sagun, Türk balıkçılık sektörünün mutlaka açık denizlerde avlanmaya teşvik edilmesi gerektiğini belirtti. Türk bayraklı teknelerle uluslararası sularda avlanan balıkların ülkemize girişinde sıkıntılar yaşadıklarını ifade eden Sagun, “Gümrük vergileri, ithalat muamelesi sorunları ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu konu aşılmalıdır. Çünkü balıkçımız en iyi teknoloji ve ekipmanlar ile kendi karasularımız dışında avlanamamakta, bu durumda iç sularda var olan yoğunluğu arttırmaktadır” şeklinde konuştu. Sagun bu sayede Türk karasularında aşırı avlanma sorununa çözüm bulunmuş olacağını sözlerine ekledi.

TÜRKİYE ORKİNOS KOTASININ ARTMASINDA ISRARCI OLMALI

İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği ile Türkiye İhracatçılar Meclisi Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Tuncay Sagun, özellikle Japonya pazarının tercih ettiği mavi yüzgeçli orkinosun yüksek ekonomik değere sahip olmasının doğal popülasyon üzerindeki av baskısını artırdığı için uluslararası kota uygulaması olduğunu kaydetti. Kotayı düzenleyen kuruluş ICCAT’in her üç yılda bir ülke kotalarını belirlediğini kaydeden Sagun, şöyle devam etti: “Son kota dağılımı gerçekleşen 2014’te orkinos popülasyonunda görülen iyileşme sonucunda AB kotası yüzde 20 artırılırken ülkemizin kotası aynı oranda kalmış, artış talebimize istinaden sadece 2015 yılı için 50 ton, 2016 yılı için 60 ton ve 2017 yılı için 70 ton gibi küçük miktar artış verilmiştir. Türkiye’nin 2017 kotası 943,21 ton + 70 ton olmak üzere toplam 1.013,21 tondur. 2017 Kasım ayında Fas’ta yapılması planlanan ICCAT toplantısında Tarım Bakanlığımız kendini tam olarak ortaya koymalı ve Akdeniz’e kıyı uzunluğumuz ile uyumlu bir kota dağılımı konusunda ısrarcı olmalıdır.”