“Maliyetimiz yüzde 70 arttı, kurdaki her artış yem fiyatına yansır”

Maliyetlerin yüzde 70 arttığını, bundan sonra kurda yaşanan olağanüstü artışın yem fiyatına yansıyacağını ifade eden TÜRKİYEMBİR Başkanı Karakuş, “Et fiyatı sabit kalırken sadece bir depo benzinin maliyeti 120 lira arttı” diye konuştu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

HÜSEYİN GÖKÇE

Türkiye Yem Sanayicileri Birliği (TÜRKİYEMBİR) Başkanı Ülkü Karakuş, Ramazan ayını gerekçe göstererek et fiyatının artacağını ileri sürenlere çok dikkat edilmesi ve ithalatın mutlaka kontrol edilmesi gerektiğini söyledi. Yem sektörünün maliyetlerinin yılbaşından bu yana yüzde 70 arttığını ancak satış fiyatını sadece yüzde 15-20 civarında yükselttiklerini ifade eden Karakuş, bundan sonraki süreçte kurda yaşanacak ani artışların doğrudan fiyata yansıyacağını söyledi. Ankara Sohbetlerine konuk olan Karakuş, Ankara Temsilcimiz Ferit Parlak’ın sorularını cevaplandırdı.

Et fiyatlarının yükselmesinde en önemli unsur olarak gösterilen yem sektöründeki durumu analiz edebilir misiniz?

Özellikle yılbaşından sonra dünya borsalarında öngörülmeyen fiyat artışları oldu. Fiyatın daha da artmasını TMO’nun engellediğini söyleyebilirim. Ofis sayesinde arpa ve buğdayı daha uygun koşullarda temin etme imkanı bulduk. Ancak bu noktada şunu ifade etmeliyim ki buğday 90 kuruş iken, buğdaydan çıkan kepek 95 kuruşa yükseldi. Ülkemizde selüloz açığı var ve bunu kapatmak için ithalat yapmak zorunda kalıyoruz.

Tarım ülkesi olarak nitelendirilen Türkiye bu hammaddeleri teminde niye güçlük çekiyor?

Aslında arpa ve buğdayda sorun yok, mısırda ise yüzde 90 civarında kendimize yeterliyiz. Ancak, yağlı tohum küspelerinde büyük oranda dışarıdan mal getirmek durumunda kalıyoruz.

Maliyet artışlarını biraz somutlaştırabilir misiniz?

Soya ve küspesini 1 Ocak 2018 itibarıyla 380 dolara satın alıyorduk. Aynı dönemde 3.73 lira olan dolar kuru, bugünlerde 4.20 lira civarına yükseldi. Böylece sektörün toplam maliyeti yüzde 70’in üzerinde artış gösterdi. benzer şekilde 210 dolara aldığımız ayçiçeği küspesinin fiyatı 320 dolara yükseldi. Fiyat dolar bazında artması yetmezmiş gibi kurda yaşanan yüzde 15 civarındaki artış bizi olumsuz etkiledi.

Peki siz fiyatı ne kadar artırdınız?

Bizim maliyetimiz bu kadar artmasına rağmen, satış fiyatımızı sadece yüzde 15-18 civarında artırabildik. Bizim bundan sonraki süreçte korkumuz, kurdaki yeni artışlardır. Çünkü bu zamana kadar yansıtamadığımız fiyat artışını, artık birebir yansıtmak zorunda kalacağız. Kabul ediyorum yem pahalı ama sektörde büyük kârlılık yok, çünkü rekabet çok üst düzeyde. Biz yemi ucuz alırsak ucuz, pahalı alırsak pahalı satarız. Bu noktada özellikle süt ve et üreticileri sürdürülebilir üretim yapsın ki biz de onlara yem satabilelim.

Et fiyatlarına dönersek, buradaki ithalat tartışmalarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

Bundan tam üç yıl önce yine DÜNYA gazetesinde söylemiştim, ithalatla ilgili tehlikeli bir sürece gittiğimizi. Başından beri kasaplık hayvan ve et ithalatına karşıyım. Şimdi, Ramazan geliyor diye et fiyatı artacak” diyenlere çok dikkat etmek lazım. İthalatın nereden, nasıl yapıldığı kontrol edilmeli.

Aslında şu anda et üretimi, mevcut koşullar içerisinde yapılabilecek en iyi koşullarda yapılıyor ama bizde damızlık materyal çok pahalı. Yoksa yem gümrük vergilerinin hepsini kaldırırsak biz birkaç yıl içinde dünya fiyatlarının ortalamasına gelebileceğiz ama bu bugünden yarına olmuyor. TMO bunun için uğraşıyor.

Biraz daha açabilir misiniz? Et fiyatı nasıl düşer?

Gümrük vergilerinin sıfırlanmasının yanı sıra, yüzde 8 olan KDV’nin yüzde 1’e indirilmesi gerekiyor. KDV’deki indirimde maliyet azalacağı için doğrudan satış fiyatlarına da yansır.

Biz kendimize yeterliliği her geçen gün kaybediyoruz. Bu aslında sosyolojik bir değişim, köyden kente göçüyoruz, ekili alanlar daralıyor. Artık modern tarım teknikleriyle birim alandan maksimum verim elde etmemiz gerekiyor.

Ayrıca Türkiye şu ana kadar biyoteknolojiden çok uzak kaldı. Bununla ilgili dünyanın gittiği yoldan giderek doğruyu bulmak suretiyle insan, hayvan ve çevre sağlığı açısından herhangi bir sıkıntısı olmayan çeşitler üretmek, bu konuda yatırımlara ağırlık vererek araştırmaların önünü açmak, ikinci misyonumuz olmalıdır. Şimdi yürürlükte bir Biyogüvenlik Kanunu var. Bizim bu kanunun bazı maddelerini Avrupa Birliği ile tam uyumlu hale getirmemiz gerekiyor. Bunlar yerine getirildiği takdirde başta Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olmak üzere tüm sektörlerimiz rahatlayacak ve önüne bakacaktır.

Gelinen noktada, tüketicilerin daha ucuza ürün satın alabilmeleri için tarım ürünlerinin üretiminin kârlı hale getirilmesi, çiftçilerin tarımsal faaliyetinden düzenli ve yeterli gelir elde etmesi lazım.

"32 liralık ete pahalı demek katliamdır"

"Bugün 32-35 lira et fiyatı pahalı demek katliamdır, üretici zarar ediyor, ahırlar boş şu anda her geçen gün bizim ithalatımız daha fazla artacak. Bu koşullarda hayvancılık da sürdürülebilir olmaktan çıktı. Et nasıl ve neye göre pahalı? Benim bir depo benzinim geçen sene 300 liraydı, şu anda depoyu 420 liraya doldurabiliyorum. Yani sadece bir depo benzinin farkı 120 lira. Ülkemizde ortalama et tüketimi 14 kilo şu anda. Et fiyatı 35 lira ve besici 40 lira olmasını istiyor. Yani et fiyatının 40 liraya çıktığını var sayarsak, bunun kişi başına aylık maliyeti 5 -6 lirayı geçmez. Oysa sadece bir depo benzinin maliyeti 120 lira artmış. Yemin maliyeti yüzde 15-20 artarken, et fiyatının sabit kalması pazar mantığına aykırı, bunun düzeltilmesi lazım."

Günlük çözümler,sorunu büyütüyor...

AYRINTI - FERİT PARLAK

Cari açık ve enflasyon gibi iki önemli kalemde etkin rol oynayan et, süt, et ve süt ürünleri ve bunların üretimini etkileyen yem sanayiindeki son durumu Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Ülkü Karakuş ile konuştuk. Karakuş 7 yıl önceki sohbetimizde, yem ve hayvancılıkta yaşanacak krizin sinyallerini vermiş, “Yemde dışa bağımlılık rahatsız edici boyuta ulaştı”, “Fransa’da 22 cente yem yiyen hayvan burada 45 cente yiyor”, “Tüm bu gelişmeler et ithalatını tetikler” demişti. Karakuş’un tahminleri gerçekleşti. Önceki gün ise “Maliyetimiz yüzde 70 arttı, bundan sonra kurda yaşanan olağanüstü artış yem fiyatına yansır”, “Et fiyatı sabit kalırken sadece bir depo benzinin maliyeti 120 lira arttı” cümleleriyle kur etkisine dikkat çekerek yapılması gerekenleri sıraladı.

Bu konularda ilginizi çekebilir