Madencilik sektöründe genel kurul restleşmesi
MİB Başkanı Kahyaoğlu'nun "genel kurul tarihini ocak olarak belirledik ama hep beraber istifa edip, nisana bırakabiliriz" açıklamasına muhalif cephe cevap verdi.
SERCAN AKINCI
İSTANBUL - Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Kahyaoğlu'nun "genel kurul tarihini ocak olarak belirledik ama hep beraber istifa edip, nisana bırakabiliriz" açıklamasına tepki geldi. Tur-Er Madencilik'in sahibi Aydın Dinçer, Yönetim Kurulu'nun 8 kişiye düştüğünü, genel kurulun bir an önce toplanması gerektiğini savundu. Maden İhracatçıları Birliği'nde (MİB) sular durulmuyor. Başkan Ali Kahyaoğlu'nun "genel kurul tarihini ocak olarak belirledik ama hep beraber istifa edip, nisana bırakabiliriz" açıklamasına muhalif cepheden tepki geldi. Başkan Kahyaoğlu'nun muhalifleri sektörden genel kurulun kaçırıldığını savunuyor. Kahyaoğlu ise yasadışı bir iş yapılmadığını, yetkinin kendilerinde olduğunu ifade ediyor.
Daha önce MİB Yönetim Kurulu üyesi olan ve daha sonra istifa eden Tur-Er Madencilik'in sahibi Aydın Dinçer DÜNYA'ya yaptığı açıklamada MİB Yönetim Kurulu'nun 8 kişiye düştüğüne işaret ederek genel kurulun bir an önce toplanması gerektiğini kaydetti. Böyle bir durumda olağanüstü genel kurulun toplanma süresinin kanunen belirlenmemiş olduğunu da söyleyen Dinçer, "'En kısa sürede toplanır' diye bir ibare var. Şimdi mevcut yönetim 'Ocakta yapacağız ama belki komple istifa eder nisana bırakırız' diyor. Bu sektörden Genel Kurulu kaçırmak demek. Ocakta topluca istifa edip, yönetimi genel sekreterliğe bırakacaklar. Genel sekreterlik de seçim dönemine girildiği için olağanüstü toplayamayacak. Sektörün yüzde 90'ı genel kurulu istiyor" dedi.
Başkan Kahyaoğlu'nun kendilerini Ur-Ge prjelerine karşı çıkmakla itham ettiğini hatırlatan Dinçer, bunun yanlış olduğunu belirtti. "Biz istemeseydik o projeler zaten yapılamazdı" diyen Dinçer, gidecekleri yeri de her grubun kendisinin belirlediğini dile getirdi.
Yönetimden istifa sürecini de anlatan Dinçer, "Bir gün birliğin hesaplarının dökümünü istedim. Baktım ki habersiz şekilde birliğin parası Bahçelievler şubesinden, Taşdelen şubesine taşınmış. 7- 8 milyon liralık bir paraydı. Ali Bey'in kendi çalıştığı şube. Burada sıkıntılı bir hareket yapılamaz ama etik olarak yanlış. Ben muhasip üyeydim. Bu tip işlerden haberim olmalı ve engel olmalıyım. Engel olamadığım için istifa ettim" diye konuştu.
Dinçer, gelecek hafta İFM'de düzenlenecek olan mermer fuarına da eleştiri getirdi. 500 kişilik alım heyetinin Türkiye'ye getirilip, konaklatılmasının yaklaşık 1.5 milyon dolarlık bir masraf yaratacağını söyleyen Dinçer, fuar şirketinin buna karışmadığını, birliğin bütçesiyle karşılanacağını vurguladı. Bu durumda 125 liraya fuar yapmanın mümkün olabileceğini anlatan Dinçer, harcanan paranın sektörün ve devletin olacağını söyledi.
"Devletin teşviğini kullanmak suç mu?"
Dinçer'in iddialarını sorduğumuz Başkan Ali Kahyaoğlu ise istifalarının ardından çıkaracağı kitapta bütün herşeyi gözler önüne sereceğini ifade etti. Kitapta Ur- Ge konusunda şerh düşülen maddeleri ve kimlerin şerhe koyduğunu göstereceğine dikkat çeken Kahyaoğlu, şöyle devam etti: "O zaman 6 kişiyi bulamadılar ki Ur-Ge'yi engelleyebilsinler. Başkalarının gittiği fuarlara şerh düşüyorlardı ama kendi gittiklerine şerhe düşmüyorlardı nedense. Fuar konusunda devletin verdiği teşviği kullanmak suç mu? Parayı taşımama laf ediyorlar. Özel bankadan devlet bankasına taşıdım parayı. Kars'taki bir şubeye taşısam ne olacak? Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında değil mi? Genel Kurul için de yasa dışı bir şey yapmıyoruz. Arkadaşlar geçen 3.54 yılda bize hiçbir proje getirmediler. Bir de gidip TİM'e bakanlığa şikayet ediyorlar. Baskı yapmaya çalışıyorlar."