Lojistikte 10 yılda 2 milyar dolar yabancı yatırım geldi

UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Eldener, "Lojistik, son 10 yılda 1,9 milyar dolar yabancı yatırımı çekmiş, kargo kapasitesini 4 kat artırmış, konteyner hacimlerinde artış yakalamış bir sektör. Bugün 400 bin kişiye yatırım sağlayan lojistik sektörü, ülkemiz için çok önemli bir istihdam alanıdır" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, Türk lojistik sektörünün gelişimini sürdürdüğünü belirterek, 2023'e yürüyen Türkiye ekonomisinin yükünü taşıyacak kapasitede olduğunu söyledi.

"Türkiye'de lojistik sektörünün GSYH içerisindeki payı yaklaşık yüzde 14'tür. Türkiye'de lojistik sektörü faaliyetleri büyüklüğü bugün itibarıyla 150 milyar liraya ulaştı." diyen Eldener, Türkiye'de karayolu taşımacılığının diğer taşıma yöntemlerine kıyasla daha fazla kullanıldığını hatırlattı.

2018 yılında ilk fazının açılması planlanan İstanbul Yeni Havalimanı ile Türkiye'nin havayolu taşımacılığı alanında önemli bir yük aktarma merkezi olabileceğini söyleyen Eldener, dünya çapındaki yüklerin yüzde 90'ının denizyolu ile taşındığı aktararak, 8 bin 400 kilometre kıyı uzunluğu ile Türkiye'nin doğu-batı ve kuzey-güney ticaret koridorları için önemli bir yerde konumlandığını kaydetti.

"Demiryolu taşımacılığı hedef olarak önümüzde duruyor"

Eldener, Türkiye'de denizyolu taşımacılığı verileri incelendiğinde 2017 yılı Kasım ayı sonuna kadar yaklaşık 400 milyon ton yük elleçlendiğini anlattı.

"Çin'in Bir Kuşak Bir Yol projesi kapsamında denizyolu ayağının ülkemiz üzerinden işlerlik kazanması ile bu verilerde büyük artışların gözlemlenmesi muhtemeldir. Öte yandan ülkemizin liman yatırımları için bir cazibe merkezi haline gelmiş olması ve büyük yük gemilerinin yanaşmasına imkan sağlayan limanların inşa edilmesi de bu artışları olumlu yönde tetikleyebilecektir" diyen Eldener şunları söyledi:

"Bu taşıma modlarının yanısıra demiryolundan da bahsetmek gerekir. Ülkemizde demiryolu Btaşımacılığının serbestleştirilmesi ile kendi lokomotiflerini ve vagonlarını işletecek finansal güce sahip firmalarımız mevcuttur. Ancak şu da bir gerçektir ki ülkemizin doğu ve batı uçları arasında kesintisiz demiryolu hattı mevcut değildir. Çevreye duyarlı ve ekonomik bir taşıma türü olan demiryolu taşımacılığı, ülkemiz için gerçekleştirilmesi gereken bir hedef olarak önümüzde durmaktadır. Bu amaç doğrultusunda yol yenileme çalışmaları hızla nihayete erdirilmelidir."

"Yeni hatlar ve yatırımlar gereksinimleri yerine getirecek"

Eldener, uluslararası taşımacılık ve lojistik sektörünün, dış ticaret hareketleri ile paralel gelişim gösterdiğini anımsatarak, dış ticarette görülen hacim artışı veya daralmasının uluslararası taşımacılık ve lojistik faaliyetlerini doğrudan etkilediğini söyledi. Makine aksamı, elektronik cihazlar, kıymetli madenler, demir-çelik, otomotiv ve tekstil sektörlerinin Türkiye'de uluslararası lojistik sektörünün büyümesinde etkili olan sektörlerden olduğunu da dile getirdi.

Türk lojistik sektörünün dünya genelinde 7 trilyon dolar hacme ulaşan lojistik sektöründen olabildiğince pay almayı hedeflediğini kaydeden Eldener, "İstanbul Yeni Havalimanı, Bakü-Tiflis-Kars hattının açılması, Asyaport, Safiport, Derince, DP World Yarımca gibi liman yatırımları, demiryollarının serbestleştirilmesi gibi gelişmeler ışığında üreten bir ülkenin dış ticaretinin 2023 hedefleri doğrultusunda lojistik gereksinimlerini yerine getirecek kapasite olanaklarına erişilmektedir ve bu kapasiteyi kullanacak yetişmiş insan gücüne halihazırda ülkemiz sahip durumdadır" ifadelerini kullandı.

"Ekonomimizin büyüme eğiliminde üretkenlik artışları etkili"

Geçen 3 senenin jeopolitik sorunların lojistik sektörü üzerindeki olumsuz etkilerinin tecrübe edildiği yıllar olduğunu hatırlatan Eldener, Türk iş dünyasının değişen koşullara çok hızlı adapte olmayı başardığını belirterek, Türkiye ekonomisinin geçmişteki kırılgan görünümünden sıyrılarak daha güven verici bir görüntüye kavuştuğunu söyledi.

Eldener şöyle konuştu:

"Ekonomimizin büyüme eğiliminde üretkenlik artışları etkili. Bu büyüme modelinin ihracata yönelik teşvikler ile desteklendiğini görüyoruz. Eski kırılgan görünümünü geride bıraktığını söyleyebilsek de enflasyon ve cari açık bu büyüme modelinde kırılgan noktaları teşkil ediyor. Yurt dışındaki Türkiye algısı bu noktada önemli, çünkü yabancı yatırım için uygun ve cazip bir görünüm sergilenmesi gerekiyor. Türkiye algısı, ülkemiz içerisinde soru işaretleri barındıran bir unsur olmayı çoktan geride bıraktı.

Ülkemizin lojistik sektöründeki bilgi birikimi ve yetişmiş insan gücü yeterli seviyededir. Sektörümüzde her biri kendini dünya vatandaşı olarak gören, küresel gelişmeleri takip eden ve gelişime açık yöneticiler ile geleceğin yönetici adayları görevlerini başarıyla sürdürmektedir. Lojistik sektöründe böylesi önemli ve kalifiye bir iş gücü kaynağı ülkemiz için önemli bir şanstır. Ülkemizde lojistik hizmetler, küresel standartlarda verilebilmektedir."