Kış lastiği yasası piyasayı hareketlendirir
Lastik pazarın bu yıl büyüme göstereceğini söyleyen Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman, kış lastiği yasasının bu büyümede etkili olacağını belirtti.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İSTANBUL - Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman, gelecek ile ilgili iyimser olduğunu belirterek, "İyimser olmamızın en iyi örneği, geçen yıl sözünü verdiğimiz 117 milyon dolarlık Brisa'daki yatırımı kuruşu kuruşuna yapıyoruz. Gelecek yıl da bunun üstüne yaklaşık bir 50 milyon dolarlık daha yatırım yapmayı düşünüyoruz"dedi.
Şirketin 2012 yılı performansını değerlendirip, 2013 yılıyla ilgili hedeflerine yönelik bilgiler veren Bayman, 2012'nin düşündüklerinden daha zor bir yıl olduğunu söyledi. Sadece kendilerinin değil, pazardaki bütün oyuncuların 2012'nin 2011 gibi hızlı bir büyüme yılı olacağını düşündüğünü ancak yılı kapatırken toplam pazarın daralmayla biteceği tahminine dönüldüğünü ifade etti.
Bayman, yıl başında Brisa olarak yüzde 20'lerde bir artış planladıklarını ama hedeflerini biraz geriye çektiklerini belirterek, "Yine çift haneli bir artış olacak. Daha önce planladıklarımızdan biraz daha geride bir büyüme ile kapatacağız gibi gözüküyor" diye konuştu.
2013 hedeflerine de değinen Bayman, şunları kaydetti:
"Pazar bu kadar daralınca yeniden bakmak zorunda kaldık, yine de iyimseriz. Ancak bir önceki yıl kadar iyimser değiliz. Büyüme hızlarımızı biraz daha geriye çektik. Önümüzdeki yıl da Brisa için çift haneli bir büyünme olacağına inanıyorum. Lastik pazarın bu yıl büyüme göstereceğini düşünüyorum. Çünkü 2012'de alınmayan, ötelenen lastiklerin en azından gerek ticari gerek bireysel satın alınacağını düşünüyoruz. Birde yeni çıkmakta olan kış lastiği yasasının pazara bir ivme getireceği düşüncesindeyiz."
Avrupa'daki daralma bizi yeni pazarlara yönlendirdi
Brisa'nın ihracat rakamlarına dikkati çeken Bayman, şöyle konuştu:
"Avrupa'daki krizin etkilerini çok fazla hissettik. İhracatımızın yüzde 70'i Avrupa'ydı. İhraç ettiğimiz büyük pazarlar İtalya, İngiltere, Almanya,Bulgaristan, Avusturya'da yüzde 20 ile 30 arasında daralma var. Bu bizi başka ülkelerde yeni pazarlar arama ihtiyacına yöneltti. Son zamanlarda özellikle Avustralya'da büyük bir stratejik ortaklığa geçtik. Uzakdoğu ve Kuzey Afrika'da yeni ülkelerde pazar gücümüzü artırıyoruz. Gücümüzü bir miktar başka ülkelere kaydırarak, ihracatımızı yine güçlü tutmaya çalışıyoruz. Toplam ihracatımızı bir önceki yıla göre hemen hemen aynı bitecek bu yıl. Gelecek yıl da bir büyüme olacağını düşünüyorum."
Bayman, gelecek ile ilgili de iyimser olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Her zaman iyimser olmak, yeni yaptığımız işleri ve fikirleri geliştirmeye daha motive ediyor ama temkinli bir iyimserlik içinde olmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü o büyüme verilerini ve hızı sağlamazsak bu sefer karlılık hedefi ve cirolardan geri kaldığımızda önümüze başka engeller çıkıyor. İyimser olmamızın en iyi örneği, geçen yıl sözünü verdiğimiz 117 milyon dolarlık Brisa'daki yatırımı kuruşu kuruşuna yapıyoruz. Gelecek yılda bunun üstüne yaklaşık bir 50 milyon dolarlık daha yatırım yapmayı düşünüyoruz."
Gaz ve frenin birlikte kullanılması gerektiğini düşünenlerdenim
Her yaptıkları yatırımla ilave iş gücü yaratmaya çalıştıklarını belirten Bayman, "Bu yıl toplamda beyaz ve mavi yaka olarak baktığımızda 200'e yakın yeni iş gücü yarattık. Önümüzdeki yıl yatırımla ve büyüme planlarımıza bağlı olarak bu civarlarda bir artış olacağını düşünüyorum. 2009'dan bu yana baktığınızda yakalaşık 400-500 kişilik bir ilave istihdam sağladık" dedi.
Ekonomideki gaz-fren söylemlerinin kendilerine olan yansımalarına da vurgu yapan Bayman, "Tam bir ivme kazanırken, yeni bir engel demeyeyim ama yeni bir düzenleme oluyor. Fakat bu gaz fren polemiğine hiç girmeden aslında bu bir araç kullanımıyla ilgili. Doğru yerde ne yapacağınızı biliyorsanız ki, şuana kadar öyle olduğunu görüyoruz. Doğru yerde frene, doğru yerde gaza bastığınızda aracı kazasız, belasız son noktaya ulaştırırsınız. Dünyada bütün bunlar olurken gaz ve frenin birlikte kullanılması gerektiğini düşünenlerdenim. Bu süreçlerin zorluklarını yatırımı inovasyonla sürdürülebilirlikle aşıp daha güzel günlere ulaşacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
"Sürdürülebilirlik bir klişe değil, elinizi taşın altına koymalısınız
Sürdürülebilirlik, inovasyon gibi kavramların Türkiye'de yeterince içselleştirilemediğine vurgu yapan Bayman, "İnovasyan veya sürdürülebilirlik bir klişe değil, gerçekten inanarak elinizi taşın altına koyarak yapmanız gereken bir şey. İnovasyonun önünde duran temel engellerden biri aslında karlılık baskısı. Genelde şirketler hep karlılık baskısıyla iyi olanı iyileştirmeye çalıştıkları için inovasyonu ikinci plana bırakır. Yöneticilerin bu fikirlere ve uzun vadeli sürdürülebilir karlı bir büyüme için önlerini açıyor olması lazım" diye konuştu.
Bu konularda ilginizi çekebilir