"Kanada ve Meksika'ya muafiyet Türkiye'yi oyun dışına iter"

ABD Başkanı Donald Trump'ın, çelik ithalatına yüzde 25 ek vergi getiren yasayı bu akşam imzalaması beklenirken, çelik sektörü, dünya ticaret savaşlarına işaret eden ve "Section 232" olarak da anılan yasayla ilgili alınacak karara kilitlendi.

Karar öncesi yazılı bir açıklama yapan Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci, ABD'nin çelik ithalatına ek vergiyi tüm dünyaya uygulaması durumunda, sektörün bu ülkeye ihracatının zorlansa da devam edeceğini, ancak Kanada ve Meksika'ya muafiyet tanınırsa Türkiye'nin oyun dışına itileceğini ifade etti.

Tüm dünyadan tepkilerin gelmeye devam ettiği yasa tasarısıyla ilgili son gelişme ise kesin olmamakla birlikte Trump'ın Meksika ve Kanada'ya NAFTA görüşmelerinde kaydedilen ilerlemelere göre çelik ve alüminyum ithalatına yönelik tarifelerden 30 günlük muafiyet sunma ayrıcalığı oldu.

Söz konusu yasanın yankıları devam ederken, Türk çelik sanayicilerine destek Amerika Uluslararası Çelik Enstitüsü Başkanı John Foster'dan geldi.

Foster, kurumu ve kaliteli çelik kullanan tüm Amerikalı üreticiler adına Trump'a yazdığı mektupta, Türk çelik üreticilerinin kaliteli üretim ve adil fiyatlandırma yaptıklarını belirterek, Türk çelik sanayisinin Section 232 kapsamındaki tarife ve kotalardan muaf tutulmasını istedi.

"Türkiye de kendi önlemlerini alacaktır"

Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci, konuya ilişkin değerlendirmesinde, haksız yere yürürlüğe alınmaya çalışılan korumacı önlemlerin dünya ticaretini olumsuz etkilediğini ifade etti. 

Ekinci, konuyla ilgili farklı pek çok senaryonun konuşulduğunu, son olarak ABD'nin iki komşusu Meksika ve Kanada'nın vergiden muaf tutulabileceğinin gündeme geldiğini aktardı.

Eğer vergi konacaksa tüm ülkelere eşit bir şekilde vergi getirilmesinin en doğrusu olduğunu belirten Ekinci, "ABD'nin, çelik ithalatına yüzde 25'lik ek vergiyi tüm dünyaya uygulaması durumunda sektörümüzün ABD'ye ihracatı zorlansa da devam eder. Ancak yasa baştan sona haksız olsa da bazı ülkeleri ayırıp diğerlerine vergi getirmek daha da kabul edilemez bir durum." görüşlerini kaydetti.

Kanada'ya ve Türkiye ile aynı ürün gamında olan Meksika'ya muafiyet tanınırsa, bu uygulamanın geçerli olduğu süre boyunca Türkiye'nin oyun dışına itileceğine dikkati çeken Ekinci, bunun aynı zamanda ABD'nin Türkiye ile ilişkilerinde onarılması güç bir yara açacağını dile getirdi.

Namık Ekinci, Türkiye'nin de kendi önlemlerini alacağını vurgulayarak, "Dünya ticaret savaşlarından söz edilen böyle bir ortamda ABD ne yapacak diye durup beklemiyoruz. Tüm platformlarda sesimizi yükseltiyor, kararın haksızlığını dile getiriyoruz. Çelik sektörü temsilcileri olarak Ekonomi Bakanlığı yetkililerimizle bir araya gelip neler yapabileceğimizi görüştük. Bakanlığımızın da açıkladığı üzere Türkiye, DTÖ nezdinde AB ile birlikte hareket etme kararı aldı. En doğrusu da budur. Gerektiği durumda misilleme yapılacaktır." ifadelerini kullandı.

Türk çelik sektörünün kaliteli üretimden ve adil fiyatlandırmadan yana olduğunu belirten Ekinci, şunları kaydetti:

"Amerika'ya önemli oranda çelik ihraç ediyoruz. Ürün kalitemiz ve fiyatlarımız tercih edilmemizde en önemli etken. Yasayla ilgili ABD'de çeliği girdi olarak kullanan sektörlerde de sesler yükseliyor. Otomotiv, beyaz eşya, makine imalat, inşaat gibi çeliği girdi olarak kullanan sektörler de bu karardan son derece rahatsız. Section 232'de imzalar atılmadan hemen önce sektörün öncü kuruluşlarından Amerika Uluslararası Çelik Enstitüsü Başkanı John Foster'ın Başkan Trump'a mektup yazarak Türk çelik üreticilerinin yasadan muaf tutulmasını istemesi bizler için önemli bir gelişmedir. Bu karardan yalnızca yasa ile birlikte karları daha da yükselecek ABD'li çelik üreticilerinin memnun olduğu ortadadır. Ancak biz bu yanlıştan en kısa sürede dönüleceğine inanıyoruz."