"Kamyon pazarı durma noktasında"
Son iki ayda yüzde 23 daralan kamyon pazarında satışlar durma noktasına geldi. OSD Başkanı Yenigün, “Vergi sistemi değişmeli, acilen satışları artırıcı teşvikler getirilmeli” dedi.
AYSEL YÜCEL
Yılınilk çeyreğini iç pazarda artış göstererek geride bırakan Türkiye kamyon pazarı, mayıs ve haziran aylarında önemli seviyede daralma yaşadı. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre, yılın ilk dört ayında yüzde 27 artış gösteren kamyon pazarında mayıs-haziran ayını kapsayan iki aylık dönemin toplamında yüzde 23 daralma gerçekleşti. İlk altı aylık dönemde iç pazarda toplamda 10 bin 914 adet kamyon satıldı.
“Üretim yapılmayan gün sayısı artıyor”
Pazardaki daralmaya yönelik değerlendirme yapan OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, “Kamyon pazarı mayıs-haziran ayları toplamında yüzde 23 daraldı, yılın ilk yarısında ise yüzde 7 artış gösterdi. Bu artışın baz etkisi kaynaklı olduğunu gözden kaçırmamalıyız. 2015 yılı ile karşılaştırıldığında kamyon pazarının yüzde 52 daraldığı dikkat çekiyor. 2018 yılı ilk yarısında üretim ise yüzde 47 artış ile 14 bin 891 adet olarak gerçekleşti. Bu dönemde kamyon ihracatımız yüzde 65 artış gösterdi. Ürettiğimiz her 100 kamyonun 41’ini ihraç ettiğimiz dikkate alındığında iç pazardan kaynaklanan üretimdeki yavaşlamanın ihracat ile büyük ölçüde desteklendi. Kamyon üretiminin yarısından fazlasının iç pazar tüketimine yönelik olduğu dikkate alınınca, iç pazarda ikinci çeyrekte daralmaya başlayan ve Ağustos ayında durma noktasına gelen satışlar sonucu üretimimizin yavaşlama sürecine devam etmesi kaçınılmaz gözüküyor. Üretici firmaların yıllık bakım sürelerini uzatmalarına ek olarak üretim yapılmayan gün sayısının artması gibi kritik bir durum içinde olunması, sektörün oldukça zor günler geçireceğinin net göstergesi” diye konuştu.
“Yabancı yatırımcı istikrar istiyor”
12 yıldır ihracat lideri olan otomotiv sanayinin 2017 yılında gerçekleştirdiği 1.6 milyon adetlik üretim, 1.3 milyon adetlik ve 29 milyar dolarlık ihracat ile ülke ekonomisine sağladığı katkıyı en üst seviyeye taşıdığına vurgu yapan Yenigün, “Ulaştığı yetkinlik seviyesi ile küresel platformda önemli bir oyuncu olduğunu ispat eden sanayimizde mevcut yatırımların korunması ve yeni yatırımların çekilmesi büyük önem taşıyor. Bu noktada yabancı yatırımcılar için ön plana çıkan en önemli hususlar ekonomik istikrar, öngörülebilirlik ve kuvvetli bir iç pazara sahip olmak. Otomotiv sanayii yapısı gereği faaliyetlerini uzun dönemli planlar üzerine kurgulamakta, projeler 5-10 yıllık projeksiyonlar üzerine oluşturuluyor. Ekonomideki tüm hareketlilik proje planlarına artı veya eksi olarak direkt olarak yansıyor. Öte yandan, üretimin tamamının / büyük kısmının ihracata yönelik kurgulanması yatırımların sürdürülebilirliği açısından büyük risk oluşturuyor. İç pazarımız 2015 yılından bugüne gerileme kaydediyor ve 2017 yılında 1 milyon sınırının altında kaldı. 2018 senesinde iç pazarda ve dolayısıyla da toplam üretiminde önemli gerilemeler kaçınılmaz gözüküyor. Yıl sonunda üretim 2017’nin gerisinde kalabilir” dedi.
"Uygun maliyetli kredi satışları artırır"
İç pazarın hareketlendirilmesi ve yılsonunda beklenen daralmanın en düşük seviyede kalması için tedbir alınması gerektiğini söyleyen Yenigün, şöyle konuştu: “Ülkedeki ticari faaliyetler için önemli bir gösterge olan kamyon pazarının eski rakamları yakalaması için ekonomik istikrar ortamının tahsis edilmesi, güven ortamının gelişmesi en önemli öncelik. Ardından, konut sektöründe uygulamaya alınan uygun maliyetli kredi imkanlarına benzer nitelikte bir uygulamanın kamyon satışlarına yönelik olarak da sağlanması gibi satışları artırıcı etki yaratacak önlemler alınması gerektiğini düşünüyoruz. Çok yüksek vergi yükü olan otomobillerde vergi sistemi yaklaşımında değişiklik olması, birim araç başına uygulanan vergiden ziyade, satılan araç sayısı artırılarak vergi artışı hedeflenmeli. Öte yandan ticari araç kiralamasının önündeki engellerin bir an önce kaldırılması, hurda teşviki için uygulamaya alınan sistemin yeniden yapılandırılarak satışları artırıcı etki yaratacak seviyeye getirilmesi önemli görülen önlemler arasında. Başta kamyon olmak üzere, ağır ticari araç satışlarının teşvik edilmesi ise bir zorunluluk olarak gözüküyor.”