İstihdamın yüzde 85'i aile şirketlerinden
TAİDER Yönetim Kurulu Başkanı Bayındır, "Bugün aile şirketleri ülkemizde GSMH'nin en az yüzde 75’ini ve Türkiye istihdamının da yüzde 85’ini sağlıyor" dedi.
Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER) Yönetim Kurulu Başkanı Sumer Tömek Bayındır, aile şirketlerinin Türkiye'de gayri safi milli hasılanın en az yüzde 75’ini karşılarken istihdamın da yüzde 85’ini sağladığını ifade etti.
Bayındır, TAİDER'in "Kuzey Yıldızı Sürdürülebilirlik Ödülü Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı"nda Türkiye'de aile şirketlerinin ekonomik büyüklüğüne ve derneğin faaliyetlerine ilişkin bilgiler verdi.
Sürdürülebilirliğin Türkiye ve dünyanın gündemindeki en önemli ekonomik konu başlığı olduğuna dikkati çeken Bayındır, "Sürdürülebilirlik kavramı ve çeşitli boyutları ile sık sık karşılaşmaktayız. Ancak ekonomimizin baskın ekonomik yapısı olan aile işletmelerinin erişebileceği bir yol haritasını ortaya koyan çalışmaların çok kısıtlı olduğunu görüyoruz. Bu gereksinimden hareketle Aile İşletmeleri Derneği olarak 2016 yılında Kuzey Yıldızı Sürdürülebilirlik Projesini hayata geçirdik. Projemizin ülkemizdeki tüm aile şirketlerinin kurumsallaşma yolculuğunda ateşleyici olacağına inanıyoruz." diye konuştu.
Türkiye'de aile şirketlerinin kurumsallaşması ve gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde devredilebilmesi için farkındalık oluşturmaya çalıştıklarını anlatan Bayındır şu bilgileri verdi:
"Bugün aile şirketleri ülkemizde GSMH'nin en az yüzde 75’ini ve Türkiye istihdamının da yüzde 85’ini sağlıyor. Aile işletmelerini kalıcı ve dayanıklı kılmak esas amacımızdır. Kuruluşumuzdan beri bu alandaki çabalarımızı daha etkili hale getirebilmek üzere, üyesi olduğumuz Uluslararası Aile İşletmeleri Ağının başlattığı ve BCORP işbirliği ile geliştirdiği, şirketlere somut bir araç sunan Sürdürülebilirlik Etki Değerlendirme Testini ciddi şekilde ele aldık, Türkçe'ye çevirdik. Bunu da ailelerimizin doldurmasını hedefliyoruz."
Sonuçlar 3 Kasım'da açıklanacak
TAİDER'in sürdürülebilirlik konusundaki çalışmaları teşvik etmek amacıyla başlattığı Kuzey Yıldızı Aile Şirketlerinde Sürdürülebilirlik Projesi kapsamında Kuzey Yıldızı Sürdürülebilirlik Ödülü vereceğini söyleyen Bayındır, aile işletmelerinin ödül sürecinde kurumsal sürdürülebilirlik yaklaşımlarını ölçümleme imkanı bulacağını anlattı.
Bayındır, proje kapsamında verilecek Kuzey Yıldızı Sürdürülebilirlik Ödülü ile ekonominin itici gücü aile şirketlerinin genlerinde var olan sürdürülebilirlik olgusuna yönelik çalışmaları özendirmeyi amaçladıklarını kaydetti.
Ödül başvurularının 27 Mart'a kadar yapılabileceğini belirten Bayındır, sonuçların 3 Kasım'da İstanbul’da yapılacak TAİDER 5. Ulusal Aile İşletmeleri Zirvesinde açıklanacağını söyledi.
"Uzun vadeli düşünmek sorumlu liderlik açısından kritik"
Etkinliği destekleyen şirketlerden ARGE Danışmanlık'ın Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden ise yaptığı konuşmada, toplumda güven duygusunun sürdürülebilirlik ve maliyetler açısından önemine dikkati çekti.
Vatandaşına güvenmeyen bir devletin çok sayıda denetçi istihdam etmesi gerektiğini, bunun maliyetini de tüm vatandaşların ödemesi gerekeceğini anlatan Argüden, "Devletine güvenmeyen vatandaş sürekli vergi kaçırır, kurallara uymaz. Bunun maliyeti toplumsal olarak çok yüksek. Aynı Türk vatandaşı Almanya'da trafik kurallarına muhteşem uyuyor, Türkiye'de daha az uyuyor. Buraya geldiği zaman kişiliği değişiyor. Neden? Toplumda kurumlarda kurumlara duyulan güven azalıyor. Bazılarına ayrıcalık yapıldığını düşünüyorsa o da ayrıcalık istiyor. Kimseye ayrıcalık yapılmadığını biliyorsa o zaman o da kurallara uyuyor." diye konuştu.
Aile şirketlerinde iyi yönetişimin geleceğe yürümek adına son derece önemli olduğuna işaret eden Argüden, Türkiye'de aile şirketlerinin önemli bir avantajı bulunduğunu söyledi.
Argüden şöyle konuştu:
"Birçok aile şirketi, şirketine ailenin ismini veriyor. Aileler şirketini bir gün çocuklarına devredebilmek istiyor. Bu nedenle kısa vadeli düşünmek yerine uzun vadeli düşünmeye daha yatkın oluyorlar. Uzun vadeli düşünmek hem toplumun hem gelecek nesillerin çıkarlarını gözetmek, sorumlu liderlik açısından son derece kritik. Kısa vadeli düşünmekten çıkıyor problemler. Diğer yandan aileyle işin iç içe olması işlerin yürütülmesi açısından son derece zor ama kurumsal yönetişim ilkelerinin benimsendiği ailelerde bu sorunların da çözülmesi son derece kolay oluyor. "