İşgücünün ‘Y ve Z' halleri şirketleri değişime zorluyor!

Görünen o ki geleceğin işgücü, Y ve Z kuşakklarının da etkisiyle, daha önce hiç olmadığı kadar çeşitliliğe sahip olacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

karaboga.png

“Şimdilerde herkes laptopuyla tabletiyle dolaşıyor, ben daktiloyla sokakta dolaştığımı ya da bakkala gittiğimi hatırlamıyorum. Belki aklıma gelir bir şey diye… Bu da at gözlüklü bir dünya yaratmış onlara. Kitapsa indirir bakarım ben oradan diyor. Halbuki kitap dediğin şeyin bir kokusu vardır, okursun, altını çizersin, notunu alırsın. Kitap böyle bir şeydir.” Bu cümleler, usta tiyatrocu Ferhan Şensoy’un bir röportajından altını çizdiğim cümleler. Bir değişimi anlatıyor. Günümüz genç kuşağının ondan önceki jenerasyonlar ile arasındaki bilgi üretme biçimlerinin ve bilgiye ulaşma araçlarının nasıl farklılaştığını ortaya koyuyor. Ne dediğimi somutlaştırayım. İnternetten, sosyal medya platformlarından beslenmeyen, bu kaynakları bilgi üretmede bilgiyi analiz etmede kullanmayan bir gazeteci düşünülebilir mi artık? Neredeyse, hayır. Çünkü bilgiyi tüketen kitlenin profili değişti. Artık daha hızlı, sürekli, her an ve her yerde bilgiye ulaşma talebi var. Bu aynı zamanda giderek çeşitlenen bilgi kaynaklarından elde edilen verileri sistematik bir şekilde toplayan ve bu bilgilerden anlamlı sonuçlar çıkaran, bunları yorumlayabilen kişilere, gazetecilere olan talebin de artması demek. Bu işin bir kısmı. Ayrı bir yazı konusu olabilir. Ben burada, bilgiye ulaşmada ‘gecikmeye’ katlanamayan kitlenin, buna kimileri Y, Z kuşağı diyor, iş dünyasında ve elbette iş yapma biçimlerinde yarattığı dönüşümü ortaya koyan bir raporu paylaşacağım. Görünen o ki geleceğin işgücü, Y ve Z kuşaklarının da etkisiyle, daha önce hiç olmadığı kadar çeşitliliğe sahip olacak. İşyerlerinde 2020’de, bir arada çalışan farklı jenerasyonlar farklı becerilere, deneyimlere, alışkanlıklara ve motivasyonlara sahip olacak. Bu nedenle raporun ayrıntılarına bu gözle bakmakta fayda var. Haydi anlatmaya başlayalım. 

Değişimi anlamakta gecikiyorlar 

Kurumsal uygulamalar ve yazılım alanında öne çıkan şirketlerden SAP, Oxford Economics ile birlikte geleceği işgücünün ihtiyaçlarını, beklentilerini ve iş dünyasına katacaklarını öngören önemli bir araştırma yayınladı. ‘Workforce 2020’ (İşgücü 2020) Araştırması. Bu araştırma, Türkiye dâhil dünya çapında 27 ülkeden 5 bin 500’den fazla profesyonel ve üst düzey yöneticiyle yapılan görüşmelerin sonucunda hazırlandı. Bu araştırmaya göre çoğu şirket yukarıda saydığım değişmeler karşısında büyümeye hazır değil. İşletmeler yetenekleri yönetmede, liderliği işlemekte, eğitime teşvik etmekte ve çalışanlarını anlamakta sorun yaşıyor ve IK stratejilerini öncelik olarak göremiyor. Araştırmaya göre; dünya çapındaki şirketlerin yüzde 51’i, Y kuşağının iş stratejilerini baştan aşağı değiştirdiğini, yöneticilerin yüzde 38’i, kurumlarının gerektirdiği temel yeteneklere sahip çalışan bulmanın zor olduğunu söylüyor. Türkiye ile ilgili ilginç bir veri: Türkiye’deki çalışanların sadece yüzde 41’i işlerinden memnun olarak gözüküyor. Raporda Türkiye’ye ait başka hangi verilere bulunuyor? Anlatmaya devam edelim. 

Araştırmaya göre yüzde 47 oranında Türk çalışan iş yeri teknolojileri için yeterli eğitimi alıyor. Yüzde 31’i en son teknolojilere erişebiliyor. Şirketler ve çalışanlar teknoloji becerilerine yönelik olarak artan ihtiyaca karşı hazırlıksız. Türk şirketlerin yüzde 26’sı işgücünü geliştirmek için ölçülebilir metriklerden ve karşılaştırmaları değerlendirmelerden yararlanıyor, yüzde 31’i bu verilerden nasıl anlamlı bir yaklaşım elde edeceğini biliyor. Bu veriler şu anlama geliyor. Ekonomiler, global anlamda geliştikçe önceliklerin de değiştiğini gösteriyor ve şirketler bu dinamikleri anlamakta geç kalıyor. 

5 önemli değişim 

‘Workforce 2020’ (İşgücü 2020) Araştırması’ndan son olarak dikkat çeken bulguları aktarayım. Türkiye’de işgücü stratejisini etkileyen 5 önemli değişiklik var. Birinci sırasda işgücüne dahil olan Y kuşağı geliyor. Bunu dönemsel çalışan sayısındaki artış, globalleşen işgücü arzı, çalışanların yaş ortalamasının yükselmesi ve temel beceri düzeyinde çalışan işe alma zorluğu gibi dinamikler takip ediyor. İşte bu dinamikler şirketleri değişime zorluyor.

Siz hangi kuşak çalışansınız? Bir göz atın, öğrenin!

Baby Boomer’lar (1946-1964) 
Tek bir yerde uzun çalışıyorlar. 
X Kuşağı (1965-1979) 
Sabırla iş hayatlarında kademe atlıyorlar. 
Y Kuşağı (1980-1999) 
10 kereden fazla iş değiştirmeleri öngörülüyor. 
Z Kuşağı (2000-2021) 
Henüz iş hayatına atılmadılar, onların zamanında yapay zekalariş süreçlerinde etkili olacak

Türkiye'de işgücü stratejisini en çok etkileyen ilk 5 değişim

1)Y kuşağının işgücüne katılması 
2) Dönemsel çalışanların sayısının artması 
3) İşgücü tedarikinin globalleşmesi 
4)Çalışanların yaş ortalamasını yükselmesi 
5)Temel beceri düzeyinde çalışan işe alma zorunluluğu

Bu konularda ilginizi çekebilir