İşdünyası, asgari ücret artışı sonrası rekabet gücünü koruyabilmek için yeni destekler bekliyor

Asgari ücret, yüzde 49 artışla net 17 bin 2 lira oldu. TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, yeni asgari ücrete muhalefet şerhi koydu. İş dünyası ise memnun ancak reel sektörün rekabet gücü adına devlet desteklerin artması gerektiğini vurguluyor.

Haber Merkezi
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye genelinde yaklaşık 7 milyon kişiyi ilgilendi­ren yeni asgari ücret zam­mı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından açıklandı. Önceki gün Ankara'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Er­doğan liderliğinde yapılan toplan­tı sonrasında, asgari ücrete yüzde 49.11 oranında zam yapılarak ve 2024 yılı için yeni asgari ücretin net 17 bin 2 lira olduğu açıklandı. Yeni zam ile birlikte Ocak 2024’ten itibaren uygulanacak olan asgari ücret dolar bazında 578 dolar ola­rak gerçekleşmiş oldu. Asgari üc­ret ile ilgili kamuoyuna bilgi veren Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Baka­nı Vedat Işıkhan, “Gerek işveren gerekse işçi tarafımız gerçekten de çalışan ve işverenlerin ihtiyaçla­rını göz önünde bulundurarak en uygun noktada fikir birliğine var­mışlardır” dedi. Temmuz ayında net asgari ücretin devlet tarafın­dan verilen 500 lira destekle 11 bin 402 lira olduğunu anımsatan Işık­han, “700 lirası destek olmak üzere asgari ücret 17 bin 2 lira olarak be­lirlemiş bulunuyoruz” dedi.

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay yaptığı açıklamada, “Ar­kadaşlarımız 3 toplantı boyunca evin, marketin, enflasyonun duru­munu anlatmaya çalıştılar. Bizim talebimiz 18 bin lira ve yılda iki de­fa müzakere yapılmasıydı. Anlaşı­lan rakam 17 bin lira. Bugün bura­da anlatmış oldum. Başlangıç üc­reti olmasına rağmen ülkemde bu ücret verilen ücret oldu” ifadeleri­ni kullandı.

Asgari ücretin işverene maliyeti 23 bin 502 lira

Ocak ayı itibarıyla brüt 20 bin 2 lira 50 kuruş, net 17 bin 2 lira 12 ku­ruş olarak belirlenen asgari ücre­tin işverene aylık maliyeti ise 23 bin 502 lira 94 kuruş olacak. Bu­na göre, brüt 20 bin 2 lira 50 ku­ruş olan asgari ücretin, 17 bin 2 lira 12 kuruşunu net asgari ücret, 2 bin 800 lira 35 kuruşunu SGK primi ve 200 lira 3 kuruşunu ise işsizlik sigortası primi oluşturdu. Brüt 20 bin 2 lira 50 kuruş olan asgari üc­rete, 3 bin 100 lira 39 kuruş SGK primi (işveren payı) ile 400 lira 5 kuruş işveren işsizlik sigorta pri­mi kalemleri de eklenince yeni as­gari ücretin bir işçi için işverene aylık maliyeti 23 bin 502 lira 94 ku­ruş oldu.

Birçok kalemde ücretler artacak

Asgari ücretin belirlenmesiyle birlikte işsizlik ödeneğinden ge­nel sağlık sigortası primine, kıdem tazminatından staj ücretlerine ka­dar birçok kalemde ücretlerde de­ğişecek. Yeni asgari ücretle işsizlik ödeneğinin en düşüğü 8 bin 1 lira, en yükseği ise 16 bin 2 liraya yükse­lirken, asgari ücretli bir çalışanın yıllık kıdem tazminatı tutarı ise 20 bin 2 lira olacak.

GSS için 600 lira ödenecek

Yeni asgari ücret artışı genel sağ­lık sigorta primlerini de etkileye­cek. Buna göre primlerini kendile­ri ödeyerek hastanelerden ve sağ­lık kuruluşlarından yararlanmak isteyenler için brüt asgari ücretin yüzde 3'üne karşılık gelen 600 li­ra 8 kuruş ödenmesi gerekecek. Bu rakamın ödenmesiyle kişinin bak­makla yükümlü olduğu kişiler de sağlık hizmetinden yararlanacak. Gelir testine gidilip hanedekilerin kişi başı gelirinin brüt asgari ücre­tin üçte birinden yani 6 bin 667 lira 50 kuruştan az hesaplanması ha­linde ise gss primleri devlet tara­fından karşılanacak.

Stajyerlere 5 bin 10 lira ödenecek

İşletmelere staja giden lise ve üniversite öğrencilerine ödenen staj ücreti net asgari ücretin yüz­de 30'una denk gelen 5 bin 10 lira olacak. 1 Ocak itibarıyla askerlik ve doğum borçlanması, isteğe bağ­lı sigorta primleri gibi birçok kale­min rakamları da değişecek.

“Arzu ettiğimiz istediğimiz noktada değil”

Mahmut Arslan/ (HAK- İŞ) Başkanı

Asgari ücret ülkenin en büyük toplu iş sözleşmesi niteliğinde. Asgari ücret Türkiye'de yaygın ücrete dönüştü. Açıklanan 17 bin 2 lirayı yeterli bulmuyoruz. Arzu ettiğimiz, istediğimiz noktada deği. Asgari ücrete yapılan yüzde 49'luk artış bütün toplu iş sözleşmelerine uygulanması gerekiyor.

İhracatçımız için olumlu bir destek

Nail Olpak/ (DEİK) Başkanı

Yapılan yüzde 49 artış ile asgari ücretin 17 bin 2 TL'ye çıkmasını, emeğin milli gelirden aldığı payın hak ettiği seviyelere gelecek olması bakımından değerli buluyoruz. Ayrıca, işveren üzerinde oluşacak yükün devlet tarafından karşılanan kısmının, çalışan başına 500 TL'den 700 TL'ye yükseltilmesi de özellikle ihracatçımızın uluslararası piyasalardaki rekabetçiliğini olumsuz etkilememesi bakımından önemli bir destek.

“Makul karşıladığımız bir oran oldu"

Orhan Aydın/ (ASKON) Genel Başkanı

Asgari ücret, enflasyonist bir ortamda iş insanları olarak beklediğimizi, makul karşıladığımız bir oranda gerçekleşti. Özellikle enflasyona karşı vatandaşlarımızın ezdirilmemesi üzerine fedakarca alınan yeni asgari ücret kararını suiistimal ederek vatandaşın cebine göz dikenlere göz açtırılmamalı.

Çalışanın refahını destekleyecek bir rakam

Ali Kopuz / (İSTİB) Başkanı

Hem ücretli çalışanların refahını hem de ekonomik aktiviteyi destekleyecek bir rakam açıklandı. Diğer taraftan 500 lira olarak uygulanan asgari ücret desteğinin 700 liraya yükseltilmesini, işverenlerin üzerindeki yükün hafiflemesine destek olma noktasında anlamlı buluyorum.

İşletmeleri ilave adımlar atmaya çağırıyorum

Özgür Burak Akkol / (TİSK) Başkanı

Asgari ücret bir taban ücret ve bunun da makul olması gerekiyor. Hedefimiz, ortalama ücretin artması olmalıdır. Bu sebeple, belirlenen rakamın üzerine çıkma imkanı olan işletmelerimize ilave atılabilecek adımları da atma çağrısında bulunmak istiyorum.

Odak noktamız enflasyonu düşürecek politikalar olmalı

Sibel Zorlu /  (ESİAD) Başkanı

Asgari ücretin, belirli bir süre çalışanların enflasyon karşısında ezilmemesini sağlayacağını düşünüyoruz. Öte yandan, asgari ücret desteği artırılmış olmakla birlikte, iş dünyasının 2024 yılında üretim ve ihracatı arttırma hedefi kapsamında, ihracat pazarlarımızdaki yavaşlama da dikkate alındığında, yeni asgari ücret rekabet edebilirliğimizi zorlayacak. Odak noktamız yüksek enflasyonu azaltacak politikalar ve bunu güçlendiren yapısal tedbirler olmalıdır. Aksi takdirde, yüksek enflasyon ve zam sarmalından kurtulmamız mümkün olmayacak.

Rekabet gücünü kaybetmemek için destek bekliyoruz

Kazım Taycı / (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı

Asgari ücretteki artışın anlamlı olabilmesi enflasyonun dizginlenmesinden geçiyor. İhracatçılar olarak da bazı beklentilerimizin olduğunu söylemeliyiz. Dünyada rekabetçi yapımızla ön plana çıkıyoruz. Artan maliyetler, dünyada yaşanan gelişmeler ve değişen ihracat pazarları göz önüne alındığında rekabet gücümüzü kaybetmemek adına devletimizden destek bekliyoruz. Bu aşamada asgari ücret desteğinin devamı çok kıymetli.”

İşçi sınıfına açlık ücreti reva görüldü

Arzu Çerkezoğlu / (DİSK) Başkanı

Sermaye kâr rekorları açıklarken, yüksek enflasyon nedeniyle, gelir adaletsizliğinin arttığı bir dönemde iktidar ve işverenler bir olmuş, işçi sınıfına açlık ücretini reva görmüştür. İşçilerin yarısından fazlasının asgari ücret civarında bir ücretle çalıştığı biline biline, 2024 yılının ilk aylarında açlık sınırının altında kalacak bir ücret belirlenmiştir. İşçi sınıfı için artık hayatta kalmaya yetecek bir ücretten dahi bahsetmek zorlaşmaktadır.

Asgari ücret artışı maliyeti etkileyip fiyatlara yansıyacak

Sinan Öncel / Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı

Çalışanlarımız çok daha fazlasını hak ediyor. Bununla beraber işçilik organize perakende sektöründe en önemli maliyet kalemleri arasında yer alıyor. Asgari ücrete yapılan zam sonrasında sektörümüzde ücretlerdeki artışın önümüzdeki aylarda fiyatlara bir yansıması olacak. Bugüne kadar hep belirttiğimiz gibi perakende sektörü olarak içinde hammadde, üretim, lojistik, ve mağaza maliyetlerini barındıran bir zinciri yönetiyoruz. Bu zincirin halkalarındaki şeffaf olmayan ve kontrol edilemeyen maliyet artışları maalesef ürün fiyat artışı olarak bize geri dönecek.

Gelir vergisi dilimleri güncellenmeli

Rifat Hisarcıklıoğlu / TOBB Başkanı

17 bin 2 lira net asgari ücretin, ülkeye ve millete hayırlı olmasını diliyorum. Ülkemizin üretim gücünün korunması ve firmaların sürdürülebilirliğinin zarar görmemesi için enflasyonla mücadele kararlı bir şekilde sürmeli, reel sektöre destekler artırılarak devam ettirilmeli. Gelir vergisi dilimleri de yukarıya doğru güncellenerek çalışanların alım gücü artırılmalı. Bizim gündemimiz; üretim, yatırım, istihdam ve ihracat. Ülkemizin üretim gücünün korunması ve firmaların sürdürülebilirliğinin zarar görmemesi için enflasyonla mücadele kararlı bir şekilde sürmeli, reel sektöre destekler artırılarak devam ettirilmeli.

Çalışan giderlerini yönetmekte zorlanacağız

Güven Karaca / ( İDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı

Yapılan ücret artışları çalışanlar açısından anlamını kaybederken, işveren tarafında ise tam tersi bir durum yaratıyor. Alım gücü artışa rağmen her geçen gün azalıyor. Ancak, işveren tarafında etkileri daha farklı oluyor. Yapılan asgari ücret artışının etkilerini özellikle emek yoğun sektörler olan tekstil, hazır giyim, deri ve deri mamulleri sektörlerinde göreceğiz. Dünyada rekabet gücümüzün azaldığı, ihracat pazarlarımızın daraldığı, ithalatın arttığı bir dönemde, çalışan giderlerini nasıl yöneteceğimiz konusunda zorlanacağımızı düşünüyorum. Bölgesel bir asgari ücret belirleneceği gibi, İstanbul ile diğer şehirlerde asgari ücretin farklılaşması hususu da masaya yatırılabilir.

Enflasyonu kontrol altına alırsak zamlar gündemden çıkar

Hakan Sefa Çakır / (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı

Çalışanların emekleri karşılığında aldığı maaşı bir yük olarak görmüyoruz. Diğer taraftan, işveren üzerinde oluşacak yükün devlet tarafından karşılanan kısmının, çalışan başına 700 TL'ye yükseltilmesi özellikle ihracatçımızın uluslararası piyasalardaki rekabetçiliğini olumsuz etkilememesi bakımından önemli. Ekonomi politikalarımız taviz verilmeden bir disiplin içinde devam etmeli. Çünkü asıl sorun sık aralıklarla neden asgari ücrete zam yapmak zorunda kalışımızdır. Eğer enflasyonu kontrol altına alırsak, kur ve faiz sorununu ekonomimizin temel sorunu olmaktan çıkarırsak o zaman alım gücü istikrarı sağlanır böyle zamlar

Artış yorumlanırken diğer unsurlara da bakılmalı

Burak Sertbaş / Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon

Asgari ücretteki artış ürün fiyatlarını yüzde 15-20 artıracak. Biz Avrupa Birliği pazarına çalışıyoruz. Bu ülkelerde yıllık enflasyon yüzde 4-5. Yüzde 20’lik artışı kabul ettiremeyiz. Döviz kurları da bizim elimizi zayıflatıyor. Döviz kurları üzerindeki baskının kaldırılması gerekiyor. Asgari ücret az mı çok mu arttı diye tartışmanın bir anlamı yok. Asgari ücret büyük olasılık 2 ay sonra açlık sınırının altında kalacak. Kaldı ki, yarından itibaren her şeyin fiyatı artacak çalışanların aldığı fark eline geçmeden eriyecek. Ancak bu artışı yorumlarken ekonominin diğer unsurlarına bakmak lazım.

2024’ü en az hasarla atlatmak için çalışacağız

Berke İçten / (TASD) Başkanı

Biz asgari ücrette kademeli bir artışın hem sektörlerimiz hem de enflasyonla mücadeleye katkı için daha isabetli olacağını açıklamıştık. Şimdi bu değişim ile üretici fiyatları en az yüzde 25-30 civarında artış gösterecek. Bu da perakende fiyatlarına zam olarak yansıyacak. Sektör olarak bu zor dönemi istihdamımızda ve ihracatımızda en az hasarla atlatmak için mücadele edeceğiz.

“İşverenlerin yükü de dikkate alınmalı”

Alp Avni Yelkenbiçer / (EGİAD) Başkanı

Gerçekleşen zam oranının, çalışanların alım gücünü arttıracak olması sebebiyle değerli buluyorum. Çalışanlarımızın alım gücünün artmasını nasıl takdirle karşılıyorsak, işverenlerin desteklenmesini de önemsiyoruz. Ülke olarak üretimi ve ihracatı artırmak için var gücüyle çalışan iş dünyası için verilen desteklerin artmasının çok önemli olduğunu vurgulamalıyız” dedi.

İşveren katkı payları yükselmeli

Çetin Tecdelioğlu / (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı

Çalışanlarımızın refah seviyesinin yükselmesi, alım gücünün artması en büyük temennimiz. Ancak, işveren tarafında da devletimizden destek bekliyoruz. Özellikle işveren katkı payları noktasında yılın ilk 6 ayında dahi olsa rakamların yükseltilmesi faydalı olacaktır. Bunun dışında özellikle deprem bölgesindeki sanayi kuruluşları için ekstra bir desteğin sunulmasının büyük fayda sağlayacağına inanıyoruz.

Asgari ücret ile ihracat hedefleri tutturulamaz

Jak Eskinazi / (EİB) Koordinatör Başkanı

Açıklanan asgari ücret Orta Vadeli Program'da belirlenen hedefler gözetilmeden tespit edilmiş. Orta Vadeli Program rafa mı kalktı. 2024 yılı için yüzde 35 enflasyon hedeflenirken, artış yüzde 49 oldu. Döviz kurlarının hali de ortada. Asgari ücretin işverene maliyeti servis ve yemek dahil edildiğinde 1.000 doları buluyor. Bu asgari ücret ve döviz kuruyla ihracat hedefleri tutturulamaz.

İnsanların beslenme ihtiyacı önemli

Celal Kadoğlu / TİM Hububat Bakliyat Yağlı

Ailelerin temel gıda alımlarını karşılamak üzere üretim yapan hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektörünün temsilcileri olarak, asgari ücrete yapılan zammı üretim maliyetlerimizi etkileyecek bir artış olarak görmüyoruz. Bizim sektörümüzün bütün üyeleri; ülkemizde ailelerin beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilmelerini sağlayacak her türlü düzenlemeden insanımızın refahı adına memnun olur.