İş dünyası pakete umut bağladı, siyasi kanat temkinli
Doğu ve Güneydoğu için açıklanan yatırım paketi için siyasiler önce ‘huzur ve güven’ uyarısında bulundu. İş dünyasından ise pakete tam destek geldi.
Canan SAKARYA
ANKARA - Siyasi partiler Başbakan Binali Yıldırım’ın Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi için açıkladığı 140 milyar TL’lik yatırım paketinin en önemli eksiğini bölgedeki ‘huzur ve güven’ ortamının oluşturduğunu belirterek, bölgede terör sonlandırılmadığı sürece açıklanan destek paketin daha önce açıklanan teşvik ve yatırım paketlerinden farklı olmayacağı uyarısında bulundu.
İş dünyası ise bölgenin verilecek teşviklerle cazibe merkezi haline getirilmesini olumlu ve bölgedeki ekonomik dönüşümü sağlayacak önemli bir adım olarak değerlendirdi.
CHP: Huzur ve güven ortamı gerekiyor
CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesine yönelik bundan önce de birçok teşvik paketinin açıklandığını ancak bölgede gelinen noktanın ortada olduğunu belirterek, bölgede önce huzur ve güven ortamının sağlanması gerektiğini söyledi.
Budak, şunları söyledi: “İlk bakışta bölgeye yapılacak 140 milyar TL’lik bir yatırım olumlu gözüküyor ama öncelikle şunu anlamak lazım. Güven ortamını sağlanmadan vereceğiniz hiçbir desteğin ayakları yere basmaz. Huzur yoksa yatırım da yoktur, bu sadece Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğusu değil, her bölgesi için geçerli.
Popülist yaklaşımlarla ekonomiyi ayağa kaldıramazsınız. Bu bölgede özel sektörün yatırım yapması için güvenliği artırmanız gerekiyor. Bölgede barış ve huzur ortamının sağlanması için de TBMM’de bütün partilerin bir araya gelerek toplum önünde açık ve şeffaf şekilde sorunu ele almaları gerekiyor. Ancak bu şekilde bu sorunun üstesinden gelinebilir.”
MHP: “Toledo” yaklaşımının terk edildiği anlaşılıyor
MHP Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan, yeni uygulama hedefleriyle önceki Başbakan Davutoğlu’nun “Toledo” yaklaşımının terk edildiğinin anlaşıldığını belirterek, ancak bölgede ekonomiyi canlandıracak tedbirlerin kamu eliyle yapılacak fabrikalar ile sınırlı olmasının ciddi eksiklik olduğunu kaydetti.
Ayhan, şu değerlendirmeleri yaptı: “Anahtar teslimi fabrika diyorsunuz. İçine makineyi kim koyacak.? Bölgeden sağlanacak girdiye göre işletme seçilmesi gerekli. Üretimi de siz satın alacaksınız. Bu olayın satmaya çalıştığınız KİT’lerden farkını birilerinin topluma anlatması gerekir. Paketin kapsamına bakıldığında, 23 ilde planlanan 4 yılda 140 milyar doları bulacağı söylenen önlemlerin, teşviklerin büyük çoğunluğunun 67 bin konut, stadyum, gençlik merkezi gibi inşaat yatırımlarından oluştuğu görülmekte. Herkese yapacağı işe göre ihtiyacı olan fabrikayı devlet yapıp verecek. Sabit yatırım için para harcanmayacak. Bu fabrikalar sembolik akamlarla uzun vadeli olarak kiraya verilecek.
Ancak üretim kararını kim verecek? Yatırımı kim yapacak? Bu fabrikalar ne üretecek? Kim üretecek? Hangi kriterlerle kimlere verilecek? Belli değildir. Finansman ayağında makine-teçhizat için 0 faizli kredi. Teminat desteğinin de Kredi Garanti Fonu'ndan sağlanacağı belirtiliyor. Krediler 1 yıl ödemesiz 4 yıl vadeli olacak. Oysa bir yatırımın geri dönme süresi ortalama 10-11 yıldır. Yatırımın geri ödemesi için 5 yıl vadeli finansman yetersizdir.
Başbakan bölgeye yapılan 10 milyarlık yatırımın 2.5 yılda geri döneceğini söylüyor. Bunun gerçekçi bir beklenti olup olmadığını birilerinin topluma anlatması gerekir. Serbest pazar ekonomisinden “Kamu Güdümünde Müdahale Ekonomisine” geçileceği anlaşılıyor. Sayın Cumhurbaşkanının Başdanışmanının ‘Post-Modern Manda Ekonomisi’ dediği bu olsa gerek. Ekonomiye devletin orantısız müdahalesi yatırımları ve yatırımcıyı cezbedecek değil, endişeye düşürecek uygulamalardır. Sayın Başbakan güvenlik işini çözse ki; çözüm süreci falan yok ifadesini samimiyeti olarak kabul ediyoruz. Özel sektör kendiliğinden yatırıma yönelecektir. Söz konusu 23 ilin kapsamı belirlenirken Hatay, Kilis ve Gümüşhane gibi bölgedeki ortamdan dolaylı etkilenen illerin ihmal edildiği ve kapsam dışında kaldığı görülmektedir. ”
HDP: Barış gelse açıklanan paketin bir karşılığı olurdu
HDP Diyarbakır Milletvekili TBMM Plan Bütçe Komisyonu Üyesi Nursel Aydoğan, “Kürt sorunu çözülmüş olsa bölgeye barış gelmiş olsaydı açıklanan bu paketin bir karşılığı olurdu” dedi. Aydoğan şunları söyledi: “Başbakanın Diyarbakır’da bu paketi açıkladığı gün 21 güvenlik görevlisi hayatını yitirdi. 21 kişinin hayatını yitirdiği bir yerde teşvik paketi açıklaması, bölgedeki sorunu Başbakan’ın hiç anlamadığı ya da anlamak istemediğini anlatan bir tablo oldu. Bu paket ilk değil, geçmiş dönemde de AKP hükümetleri tarafından çok sayıda teşvik paketi açıklandı. Ancak daha sonra gördük ki açıklanan teşvik paketleri bağlamında bölgeye gelmesi gereken yatırımların hiçbirisi gelmedi, gelenlerde yarım bırakıldı, projeler terk edildi.
AKP 15 yıldır iktidarda olduğu halde mevcut Kürt sorununu, sadece ekonomik geri kalmışlığa bağlaması son derece yanlış. Burada öncelikle çözülmesi gereken Kürt sorunudur. Bir realite var bu sorun çözülmediği sürece bölgede hangi teşvik paketini açıklarsanız açıklayın olumlu bir yanıt alamazsınız. Bütün dünyadaki örneklerinde de olduğu gibi barış dışında başka bir yol ve yöntem yok. Sonuna kadar operasyon sonuç vermeyecektir akıl ve mantık hepimizin için bir araya gelerek, diyalog içine girilmesini gerektiriyor.”
İş dünyasının değerlenmeleri
DEİK Başkanı Ömer Cihad Vardan:
Destekler, bölgede yeni bir dönemi müjdeliyor
Pakette, bugüne kadar ülkemizde hiç verilmemiş destekleri görüyoruz. Bölgenin Başbakanımızın ifadesi ile bir ‘Cazibe Merkezi’ haline gelmesi öngörülüyor. Yeni fabrikalar, yeni inşaatlar, sağlık ve ulaştırma alanlarında yeni yatırımlar, kadın ve gençlerin eğitim çalışmaları, meslek edindirme destekleri gibi bir çok alanda, gün yüzüne çıkmamış bu desteklerin, bölgede yeni bir dönemin müjdeleyicisi olmasını temenni ediyorum. Bu paket, bölgenin huzuru, istikrarı ve vatandaşlarımızın refahı için de çok önemli. Destek paketi, bu bölgelerimizde, terörden zarar gören şehirlerin ekonomik ve sosyal inşasını sağlayacak. Yaralar sarılacak. İstihdam konusunda yeni bir açılım yaratılacak. Bu desteklerin tam anlamıyla karşılık bulması ve hedeflerine ulaşması için, bölgedeki terörün bitmesine yönelik halkın tam desteği gerekiyor.
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi:
Yatırımlar istihdamda da ciddi bir artış yaratacak
“Doğu ve Güneydoğu Yatırım Destek Hamlesi Tanıtım Programı”nı ihracatçılar olarak sevinçle karşıladık. Terör sebebiyle ciddi anlamda hasar gören bölgedeki il ve ilçelerimizin yeniden imarının, hem bölge illerimizdeki yaşam kalitesinin artırılması, hem de bu sayede terör örgütünün faaliyetlerinin azaltılmasında etkili olacağını düşünüyoruz.
Diğer taraftan, bölgeye yapılması planlanan yatırımlar ise bölgedeki ekonomik kalkınmayı hızlandıracak. Söz konusu yatırımlar istihdamda da ciddi bir artış yaratacak ve Sayın Başbakanımızın da dediği gibi bölge illerimizin bir cazibe merkezi olmalarının önü açılmış olacaktır. Cazibe merkezlerinin bölgede büyük bir ekonomik sıçrama yaratacağını düşünüyoruz.
İTHİB Başkanı İsmail Gülle:
Yatırımcıyı yüreklendiren ve teşvik eden bir paket
Sayın Başbakanımız tarafından dün Diyarbakır’da açıklanan teşvik paketinden çıkan müjdeler tüm sanayi ve ihracat dünyasında umut ve heyecan yarattı. Açıklanan paket yatırımcıyı yüreklendiren ve teşvik eden bir paket. İçeriği son derece dolu ve bugüne kadar açıklananlar içerisindeki en güçlüsü. Yatırımcının çeşitli sebepler ile bugüne kadar beklettiği yatırımların önünü açacağına inanıyoruz.
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Ali Kahyaoğlu:
Başta terör olmak üzere birçok sorunu da bertaraf edecektir
Doğu ve Güneydoğu Yatırım Destek Hamlesi bölgenin yıllardır hasretini çektiği yatırım hamlesini başlatacağına inanıyorum. Bölgede ekonominin gelişmesi, insanların gelir sahibi olması, başta terör olmak üzere birçok sorunu da bertaraf edecektir. Bilindiği gibi Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri özellikle mermer madenciliği açısından çok zengin kaynaklara sahip ve mermer maden sektörü genelde kırsalda, dağlık alanlarda, ücra köşelerde çalışan bir sektördür.
Buralarda açılacak her ocak için yakın köylerden, beldelerden işi öğretebileceğimiz elemanlar alarak bölge insanına yeni bir iş imkanı yaratabileceğimiz gibi, onlar üzerinden aileleri de sosyal güvenlik sistemine girmiş ve imkanlarından faydalanmış olurlar. Maden ocakçılığının da programa dahil edilmesi halinde, oralarda mermer makine üretimi, mermer fabrikası, maden işleme tesisleri kurmak da zorunla hale geleceğinden, hem ülkemize hem bölgeye çok fazla katma değer sağlayacaktır.
İMKON Başkanı Tahir Tellioğlu:
Her türlü vazifeye hazırız
Hükümetimizin kararlılığı, vatandaşlarımızın desteği ve teşviklerin sağlayacağı yeni imkânlar, terör örgütlerinin belini kıracaktır. Güneydoğu’da başta istihdama yönelik yatırım politikalarına ve 23 ile 67 bin yeni konut inşasına destek veriyoruz. Konfederasyon olarak üzerimize düşen her türlü vazifeye hazırız.
Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Başkanı Adil Sani Konukoğlu:
Teşviklerden Gaziantep Hatay ve Kilis de faydalanmalı
Söz konusu paketle, sanayi yatırımları açısından da yeni bir yaklaşım benimsendi. Böylece güçlenen sanayi sektörünün bölgenin büyümesini ivmeleyecek. Ancak yatırımların gerçekleştirilmesi için güven ortamı önemli. Bölgede güven ve huzur ortamının sürekliliği sağlandığında bu teşvik paketleri çok hızlı şekilde amacına ulaşacaktır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde kamu ve özel sektör el ele vererek yatırımları artırabilirsek, oluşacak refah artışı tüm Türkiye’ye yansıyacaktır. Hükümetimiz, terörle mücadeleye sonuna kadar kararlılıkla devam etmeli. Cazibe merkezlerine tanınan teşviklerden Gaziantep, Kilis ve Hatay da faydalandırılmalı.
GTO Başkanı Eyüp Bartık:
Hükümetimizin bu hamlesi iş dünyasında karşılık bulacaktır
Türkiye’nin terör belasından kurtulması yatırım ve istihdamla mümkün olacak. Sorunların çözümü için yatırım şart. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da güvenlik sorununun çözülmesi halinde yatırım üstüne yatırım yapılacak. Hükümetimizin bu hamlesi, iş dünyasından karşılık bulacaktır. Özellikle bölgeden büyükşehirlere göçüp önemli işlere imza atan iş adamlarını bölgeye yatırıma davet ediyoruz. Onların atacağı ilk adım, diğerleri için örnek teşkil edecektir.
GAİB Koordinatör Başkanı Abdülkadir Çıkmaz:
Başbakan'ın Diyarbakır çıkarması milattır
Başbakan Yıldırım’ın açıkladığı yatırım hamlesi hem Doğu ve Güneydoğu hem de ülkenin geneli için çok değerli. Terör nedeniyle yaşadığı şehirde yatırım yapamayan iş adamlarımız ne yazık ki topraklarını terk edip başka şehirlere göçtü. Doğu ve Güneydoğu’nun terörden temizlenmesi halinde bu insanlar, kendi şehirlerine de önemli yatırımlar yapacaktır. Türkiye’nin gelecek adına önemli hedefl eri var. Ülkemizin bu hedefl ere ulaşabilmesi için güvenlik sorununu çözmesi gerekiyor. Başbakan’ın Diyarbakır çıkarması bu anlamda bir milattır.