İhracatın temposunu artıracak 3 formül

İhracatçı birlikleri, dış satımda gerileyen tablonun değişmesi için 3 önemli formül önerdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

YURT HABERLERİ SERVİSİ - İhracattaki düşüş trendinin değişmesi için ihracatçı birlikleri formüllerini ortaya koydu. İhracatın eylül ayında yüzde 19.8, yılın ilk 9 ayında da bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 10 düşmesi, son çeyrek için hızla önlem alınmasını gündeme getirdi. Son çeyrek için dikkat çeken üç önemli öneri var. İhracatın eski temposuna dönmesi için Türkiye’nin yeni bir büyüme stratejisi belirlemesi gerektiğini anlatan ihracatçılar, son dönemde miktar bazında artış olmasına rağmen ihracat rakamının düşmesine dikkat çekerek, katma değeri yüksek üretime dikkat çektiler. Fuar desteklerinin 20 puan artırılmasını isteyen ihracatçılar, daralan dünya ticaretine karşı, Dünya Ticaret Örgütü kuralları kapsamında yeni bir teşvik stratejisi istediler. Kurlardaki aşırı dalgalanmadan doğan riskler konusunda tedbir alınmasını isteyen ihracatçıların enerji masrafl arının azaltılması için elektrikteki TRT payının kaldırılmasını istiyorlar. İhracatçı Birlikleri Başkanları görüşlerini DÜNYA ile paylaştı. İşte başkanlar ve formülleri... 

Yıl sonuna kadar kullanılacak kredilere sıfır faiz uygulansın

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeler ile tüm bölgesel ve jepolotik gelişmeler dikkate alındığında ihracat hedefl erinin en son açıklanan Orta Vadeli Program’da revize edildiğine dikkat çekerek, ihracatı yeniden eski temposuna kavuşturmak için tüm ihracat ailesi olarak var güçleriyle çalışacaklarını söyledi. İnovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşmayı merkeze alan, yüksek katma değer odaklı, bilgi ve teknoloji rekabetine göre kurgulanmış ihracat odaklı bir büyüme modelinin önemine dikkat çeken Büyükekşi, kısa vadede uygulanabilecek önerileri şöyle sıraladı: “İhracata yönelik devlet desteklerinin ihracata oranının yüzde 1’e çıkarılması. Gümrük Birliği’nin güncelleştirilmesi ve AB’nin diğer ülkelerle yaptığı STA’lara ve ABD ile yapılan TTIP’ye dahil olunması konusundaki çalışmaların hızlandırılması.Türkiye’nin hedef pazar olarak belirlediği ülkelerle STA ve tercihli ticaret anlaşmalarının sayısının artırılması. Ar-Ge merkezleri sayısını kısa vadede 500’e yükseltmek için yeni açılan merkezlere 3 yıl boyunca ek destek sağlanması. İnovasyon ve Ar-Ge’de sadece sürece değil, sonuç, ürün ve hizmete dönüşmesine destek verilmesi. Ar-Ge merkezlerinde geliştirilen ve yurtiçinden patent alan yüksek teknoloji yoğunluklu ürünlerin ihracatının özel programla desteklenmesi. Eximbank veya diğer kurumlar tarafından alacak sigortası yapılmış ihracatlar için kullanılan kredilerin Bankalar için risk karşılıklarının yüzde 0 olması. Eximbank’ın reeskont kredisi olanakları genişletilmeli ve yıl sonuna kadar kullandırılacak kredilerde sıfır faiz uygulanmalı.Ülke programları kapsamında ihracat alacakları ticari ve politik risklere karşı sigortalanması. Ar-Ge ve Tasarım harcamalarının kurumlar vergisi matrahından iki katı düşürülmesi. Teşvik Programları mevzuatlarının sadeleştirilerek tek bir tebliğde birleştirilmesi.”

BAŞKANLAR DÜNYA'YA KONUŞTU

Bülent AYMEN / Akdeniz İhracatçı Birlikler Koordinatör Başkanı
İran'a ihracatı destekleyici devlet teşviki şart

İhracatın canlandırılması için öncelikle siyasi istikrarın sağlanarak, ekonomik istikrarın oluşturulması gerek. İkinci olarak üretimin artırılması lazım. Üçüncü olarak da ihracatçıların eksil mal kaydı ile kredi ödeme vadelerinin uzatılması, taahhüt kapatmalarının yapılması, finansman sıkıntısının giderilmesi ve yeni pazarlarla ilgili yapılan çalışmalarda ihracatçının önünün açılması gerekiyor. AKİB’in en büyük sıkıntısı tüm komşu pazarlarında sıkıntı olması. Bunun düzelmesi kısa dönem içinde zor. Özellikle İran ile ihracatı destekleyecek teşvikler verilmeli. Önemli sektörlerimiz tarım ve sanayi. İkisinde de sıkıntı aynı. Finansman, maliyet ve parite problemi var. Zararına satış yapılıyor. Bir taraftan da Türkiye yüzde 3 büyüyor ve sanayi üretimi artıyor. Bu gelişmeler ümit verici. İhracatta değer bazında düşüş söz konusu, ama miktar bazında yüzde 3’lik artış var. Sanayici üretiyor, ancak ya stoklarını eritiyor ya da ihracatta çok düşük fiyatlarla mal satıyor.

Mustafa SATICI / Batı Akdeniz ihracatçı Birliği Başkanı
Rekabetçi kur sağlanmalı

Bölgemizde ihracatın lokomotifi yaş meyve sebze sektörü. Bu alanda en büyük pazarlarımızdan biri Rusya. Rusya’daki bürokrasi de büyük sıkıntı yaratıyor. İhracatın artırılması için, sebze meyve ihracatına teşvik, Rusya’ya ihracatta ve hal kayıt sistemindeki bürokrasiyi azaltmak ve üreticiye girdi ve eğitim desteği verilmesi sağlanmalı. Birlik olarak özellikle mermer sektöründe ruhsat işlemlerinde sıkıntı yaşıyoruz. Kendi birliğimizde ihracatın artması Birliğimizin özelinde ihracatın artırılmasına yönelik önerilerimi de sırasıyla şöyle ifade edebilirim: Mermer sektöründe ruhsat işlemlerinde yaşanan sıkıntıların giderilmeli, bölge ülkeleri ile ilişkileri geliştirmek için yeni bir sürecin başlatılması sağlanmalı, kurlara müdahale edilmemeli. Dünya piyasalarındaki bozulmadan daha az etkilenmek için rekabetçi kur şart. Yoksa şu an ihracat çok daha fazla düşer.

Ahmet Hamdi GÜRDOĞAN / Doğu Karadeniz İhracatçıları Birliği Başkanı
İhracat destekleri bölgelere göre farklılaştırılmalı

Belli pazarlardaki olumsuzluklar var. Finansman yönünden büyük sorun yaşayan ihracatçılarımıza, teminat sigortası kapsamında, rakipleri ölçeğinde kredi kullanabilme imkanı sağlanmalı. Bürokrasiden kaynaklı sorunlar ivedilikle çözülmeli. Ayrıca döviz kurlarından kaynaklı riskleri minimize edecek sistem oluşturulmalı. Parite farkı nedeniyle Türkiye’nin ihracatı düşüştü. Anadolu’daki KOBİ’lerin finansmana erişimindeki sorunlar giderilmeli, maliyetler düşürülmeli. Teminat sorunu kalıcı olarak çözüme kavuşturulmalı. Kurlardaki istikrarsızlığı düzenleyecek denetim mekanizması oluşturulmalı. İhracatçıya özel kur tanımlanmalı. Yaş meyve sektöründe Rusya ile yaşanan sıkıntılar kalıcı olarak çözülmeli. Sarp Sınır Kapısı’ndaki beklemeleri ortadan kaldırmak için kapı altyapısı genişletilmeli ve alternatif kapı olarak Muratlı’nın yapımına bir an önce başlanmalı. İhracata yönelik devlet destekleri, bölgelere göre farklılaştırılmalı.

Sabri ÜNLÜTÜRK / Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı
Maliyetlerdeki yükler sonlandırılmalı

Dünya ticareti ve bulunduğumuz coğrafyanın siyasi koşulları nedeniyle dış ticaretimiz de olağandışı bir dönem yaşıyor. İhracatımızın artırılması için dönemsel olarak acil yapılması gerekenler yanında orta vadede alınması gereken tedbirler var. Tarım sektöründe bazı ürünler ihracat desteklerinden faydalanırken, bazıları bunun dışında bırakılmış. İhracatımızın düştüğü bu periyotta bir kaldıraç etkisi sağlaması için tarımsal destekler dönemsel olarak artırılmalı. Devlet yardımları konusunda ihracatçıların kullanımı arttı. Bu yüzden şu an 1 milyar TL civarında olan bu para artırılmalı. Bir yolu bulunup sanayi ürünleri de desteklenmeli. Fuarlara verilen yüzde 50 destek, kademeli olarak 10 -20 puan artırılmalı. Elektrikteki TRT payı, zorunlu üyelikler gibi yüklerin maliyetlerdeki payı yüzde 1’i aşıyor. Yurtdışındaki rakiplerin muhatap olmadığı bu tür yükler, artık yüzde 4-5 kar marjı ile çalışan sanayiciler için tahammül edilemez bir hal aldı.

Ahmet Tuncay SAGUN / İstanbul İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı
Belli pazarlara bağımlılığımızı azaltmalıyız

Bundan bir on yıl öncesine kadar adı aklımıza bile gelmeyen ülkelere bile ihracat yapıyoruz. Ancak bu yeterli değil. Hala belirli pazarlara bağımlıyız. İhracatta pazar çeşitliliğimiz artırılmalıyız ki belirli bir bölgede bir siyasi istikrarsızlık veya ekonomik durgunluk meydana geldiğinde bu durum ihracatımızı etkilemesin. Diğer taraftan ihracat düşüşüne ekonomik değeri yüksek ürünlerde ihracat artışını sağlayarak karşı koymak gerekiyor. Örneğin su ürünleri ticaretimizde ekonomik değeri ile önemli bir yere sahip orkinosu ele alalım. Orkinos ihracatımızın arttırılabilmesi, tamamen, ülkemizin avcılık kotasının arttırılması ile doğru orantılı. İhracatın ithalatı karşılama oranı yükseltilmeli. Bunun ön şartı rekabet gücünü olumsuz etkileyen sorunları bertaraf etmektir. Girdi, özellikle de enerji maliyetleri ve ihracat kredi maliyetleri düşürülmeli. İhracatta etkin bir teşvik sisteminin uygulanması önem arz ediyor.

Abdulkadir ÇIKMAZ / G.Anadolu İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı
2023 hedefinden uzaklaşmadan rota çizilmeli

2023 hedefinden uzaklaşılmadan yol haritamız gözden geçirilmeli ve ihracatçı desteklenmelidir. Dünya pazarlarında rakipleriyle rekabet gücünü arttırıcı politikaların geliştirmesi gerekir. Diğer taraftan ülkede güçlü bir siyasi istikrarın sağlanması, belirsizliğin giderilmesi lazım. Özellikle bilgiye dayalı teknolojilerin geliştirilmesi ve ihraç edilmesi sektörel bazdaki ihracatımızı olumlu etkileyecektir. AR-GE ve İnovasyon kültürünün kurumların olmazsa olmazı haline getirilmesi gerekiyor. Birliğimiz 180 ülkeye ihracat yapıyor. Her ülkenin kültürel yapısına yönelik üretim yapılması için, onların rekabet gücünü artırmak için rehberlik edilmeli. Dünya pazarları sürekli mercek altında tutulmalı. TİM bünyesinde 15 tanıtım grubu var. Bunların sağladığı katkı kadar Türkiye’nin tanıtımı da önemli. İhracatçının dünya pazarlarında rakipleriyle aynı koşullarda yarışabilmesi için gerekli devlet desteklerinin arttırılması da şart.

Ahmet KAHRAMAN / Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı
Firmalara ağabeylik yapılmalı

İhracatçı olarak şunu söyleyebilirim ki; Eximbank şu anda en iyi çalışan bankamız. Daha da geliştirilmeli, desteklenmeli. Rahat ve geniş çalışması sağlanmalı. Devlet bankaları özel bankalar gibi davranmamalı, piyasayı rahatlatacak uygulamalara imza atmalı ve çok da aktif olmalı. Fuar katılım desteklerinde üst sınır artırılarak 30 bin dolar olmalı, yüzde 50 olan devlet desteği de yüzde 75’e çıkarılmalı. İhracatı artıracak en büyük parametrenin fuarlar olduğunu biliyoruz. Bu nedenle yurtiçi ve yurtdışındaki fuarların tamamında katılımcı firmalara gereken her türlü destek verilmeli. İhracatta birliklere de büyük görev düşüyor. Dış ticaret departmanı bulunmayan firmalara, hamilik yapmalı, ağabeylik yapmalı, yol göstermeli. Bütün bunlar sağlandığında ihracatçımızın önemli başarılara imza atacağını düşünüyorum.

Ali KAHYAOĞLU / İMMİB Koordinatör Başkanı
Madencilikte izin konusu düzeltilmeli

Yıl başından itibaren ihraç pazarlarımızdaki sorunlar ve kurlardaki aşırı dalgalanma ihracatımızı düşürdü. Görünen o ki bu süreç yılsonuna kadar devam edecek. Daha çok üreterek ve satarak hedefl ere ulaşmanın zorluğu ortada. Bunun için katma değeri yüksek ürünlere ağırlık verilmeli. Mevcut ortamda Ar-Ge, inovasyon ve tasarıma verilen desteklerin, KOBİ’ler seviyesine inmesi için çalışmalar yapılmalı. Özellikle enerji yoğun sanayilerde TRT payı gibi yüklerin kaldırılması, hatta enerji desteği sağlaması şart. Maden sektöründe en büyük sorun izinlerin geciktirilmesi veya verilmemesi. Bu durum düzeltilmeli. Madencilik Bakanlığı kurulmalı. Türk Ticaret Merkezleri ve yurtdışı depo teşvikleri tanıtım ve kapsamı genişletilmeli. STA olmayan ülkeler ile anlaşmalar yapılmalı.

Orhan SABUNCU / UİB Koordinatör Başkanı
Yeni büyüme modelinin temel alınması şart

Son çeyreğine girdiğimiz 2015 yılında dünya ekonomilerindeki ayrışma ve dalgalanma baş döndürücü boyutlara erişmiş durumda. Bu hareketlilikten ülkemiz ve ihracatçılarımız da etkileniyor. Uluslararası rekabette güç kazanmak ve ekonomimizi istikrarlı bir şekilde büyütmek için imalat sanayinin milli gelir içindeki payının artması gerekiyor. Bunun yolunun da sanayinin ve ihracatın katma değerini arttırmaktan geçtiğine inanıyoruz. Bunun için de inovasyonun hayati önem taşıdığını düşünüyoruz. Bununla birlikte yüksek katma değerli üretim ve ihracata dayalı büyüme modelinin, Türkiye’nin gündeminde en üst sıralarda yer almasını istiyoruz. Bu anlamda inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşmayı merkeze alan, yüksek katma değer odaklı yeni büyüme modelinin temel alınması şart. Diğer taraftan rekabet gücümüzü artırmak ve sürdürülebilir büyümeye odaklanmak için, enerji konusuna özel önem verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Rekabetçiliğimizin artırabilmesi için; inovasyon ve girişimciliğe yönelik eğitimin güçlendirilmesi, direkt finansal Ar-Ge desteği, teşvik uygulamalarının şeff afl aştırılması ve kolaylaştırılması gerek. Bu bağlamda inovasyon konusunda atılacak kararlı adımlar, hayati öneme sahip. TL’nin aşırı değer kaybı pek çok sektörde maliyetleri yükseltti. Bu da ihracatçıları zor durumda bıraktı. En önemli sıkıntılardan birisi kurlardaki aşırı dalgalanmanın neden olduğu belirsizlik. Kurdaki dalgalanmaların azalmasının önümüzdeki dönemde ihracatımızı arttırıcı etkisinin olacağına inanıyoruz.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir