Ham çelik üretiminde yüzde 8'lik artış
Türkiye'nin ham çelik üretimi, ocak-şubat döneminde geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 8,1 artarak 6,2 milyon tona ulaştı.
Türkiye Çelik Üreticileri Derneğinden (TÇÜD) yapılan yazılı açıklamada, nihai mamul çelik tüketiminin, şubatta 2017 yılının aynı ayına göre yüzde 19,4 artışla, 2,7 milyon tona, yılın 2 aylık döneminde de yüzde 8,4 artarak 5,6 milyon tona yükseldiği bildirildi.
Ham çelik üretiminin şubatta yüzde 8,7 büyüme göstererek 3 milyon tona çıktığı belirtilen açıklamada, üretimin ocak-şubat döneminde ise yüzde 8,1 artışla 6,2 milyon tona ulaştığı kaydedildi.
Sektörün şubatta, miktar yönünden aylık ihracatının yüzde 5,4 azalarak 1 milyon 608 bin tona gerilediği, değer bazında ise yüzde 21,6 artış göstererek 1 milyar 314 milyon dolara çıktığı ifade edilen açıklamada, ihracatın ocak-şubat döneminde geçen yılın aynı dönemine göre, miktar olarak yüzde 2,5 artışla 3 milyon 251 bin tona, değer bazında da yüzde 27,6 artarak 2 milyar 593 milyon dolara yükseldiği aktarıldı.
Açıklamada, ithalatın ise şubatta miktar yönünden yüzde 10,3 artarak 1 milyon 230 bin tona, değer olarak yüzde 27,3 artışla 1 milyar 56 milyon dolara çıktığı belirtilerek, yılın 2 ayında ithalatın geçen yılın aynı dönemine göre, miktar yönünden yüzde 2,7 artarak 2 milyon 624 bin tona, değer olarak yüzde 27,9 artarak 2 milyar 204 milyon dolara ulaştığı bildirildi.
Sektörün şubatta 258,4 milyon dolar, ocak-şubat döneminde de 388,9 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiği belirtilen açıklamada, geçen yılın ocak-şubat döneminde, yüzde 118 olan ihracatın ithalatı karşılama oranın, bu yılın aynı döneminde de değişmediği bildirildi.
"Haklarımızın korunması önemli"
Son dönemde sektörü etkileyen küresel gelişmelere de değinilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"ABD ve AB tarafından alınan kararların çelik sektörümüz bakımından ciddi sıkıntıları olacağı açıktır. İhracat kayıplarımızın yanında, ABD ve AB'nin koruma önlemleri sonrası bu ülkelere ihracat yapmakta zorlanacak ülke firmalarının ülkemize yönelmesi söz konusudur. Bu itibarla, gerek ihracatımızda yaşanabilecek kayıplar gerekse trafik sapması yoluyla ülkemize yönelecek ihracat baskısı konularında acilen tedbir alınması ve uluslararası hukuktan, yapılan anlaşmalardan kaynaklanan haklarımızın korunması önem taşımaktadır. Mevcut gelişmeler, 2018 yılının Türk çelik sektörü için zor geçeceğini, 2017 yılında üretimde ve ihracatta sağlanan olumlu gelişmelerin sürdürülmesinin güç olacağını göstermektedir."