Hanehalkının umudu azalınca… Tüketici güveni kasımda neden düştü? Enflasyon, işsizlik, maaş…

Tüketici Güven Endeksi, üç aylık yükselişin ardından kasımda yüzde 1 düşüşle 79,8’e geriledi. Tüketici güvenindeki düşüşte, enflasyonda beklentileri bozan ve yıllık hedeflerde revizyonu getiren ekim enflasyonu etkili oldu. Tüketicilerin gelecek on iki aya ilişkin enflasyon beklentilerinde ise kasımda ani yükseliş yaşandı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Naki BAKIR

Ekonomideki gidişatla karşılıklı etkileşim içinde bulunan psikolojik faktörlerden “tüketici güveni”, üç aylık yükseliş sürecinin ardından, enflasyon bekleyişlerindeki bozulmanın da etkisiyle kasım ayında yeniden düşüşe geçti.

Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası iş birliği ile yürütülen aylık Tüketici Eğilim Anketinden hesaplanan Tüketici Güven Endeksinin kasım ayı sonuçları açıklandı. Buna göre endeks, kasımda yüzde 1 düşüşle 79,8’e geriledi. Seçim öncesi oluşan beklentilerle mayısta 80,5’e yükselen endeks, seçimlerin ardından ise hızla düşerek temmuzda 75,9’a kadar inmiş, izleyen dönemde ise yeniden yükselişe geçerek ekimde 80,6 ile son 16 ayın en yüksek düzeyini görmüştü.

Tüketicilerin, genel ekonomik gidişat ve kendi mali durumlarına ilişkin beklenti ve değerlendirmeleri ile harcama ve tasarruf eğilimlerini ölçen ve dünyada ekonomideki gelişmeleri yakından izlemek amacıyla kullanılan öncü bir gösterge olan tüketici güven endeksinin 100’den büyük olması tüketici güveninde iyimser, 100’den küçük olması kötümser durumu yansıtıyor. TÜİK’in Ocak 2012’den bu yana olan dönemi yansıtan güven endeksi aylar itibarıyla hiç 100’ü görmedi, bu değeri en fazla 97,4’le Şubat 2014’te yakınsadı.

Enflasyon beklentisi yükseldi

Tüketici güven endeksini oluşturan değerlendirme ve beklentilerle ilgili alt endekslerden “Geçen 12 aylık döneme göre gelecek 12 ayda tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin “beklenti” endeksi kasımda yüzde 6,9 düşerek 52,9’a geriledi. Bu endeksin düşmesi tüketici fiyatlarında artış, artması ise düşüş beklentisini yansıtıyor. Kasımdaki gelişme dezenflasyon beklentisinde azalma, başka deyişle enflasyonist beklentilerin önceki aya göre daha artması anlamına geliyor.

Endeksin 100’ün çok altındaki değeri de enflasyonist bekleyişin güçlü olduğunu ifade ediyor. Geçen 12 aylık dönemde tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin diğer alt endeksin değerinin kasımda yüzde 1,7 düşüşle 20,7’ye inmesi de gelecek dönem beklentilerinde bozulmayı destekliyor.

Maddi durumda iyileşme beklentisi azaldı

Hanenin içinde bulunduğu mali duruma ilişkin endeks kasımda yüzde 2,8 düşüşle 77,2’ye indi. Geçen 12 aylık döneme göre mevcut dönemde hanenin maddi durumuna ilişkin alt endeksin değeri yüzde 2,1 artarak 66,1 olurken, gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durumuna ilişkin beklentisini yansıtan alt endeks ise yüzde 1,8 düşüşle 80,6’ya geriledi.

Geçen 12 aylık döneme göre mevcut ekonomik durum hakkındaki görüşü yansıtan alt endeks yüzde 2,4 düşerek 47,7’ye, gelecek 12 ayda ekonomik durum beklentisine gösteren alt endeks de yüzde 2 düşüşle 73,8’e geriledi.

Geçen 3 aya göre gelecek 3 ayda yarı dayanıklı tüketim mallarına harcama eğilimi yüzde 0,7 düşerek 107,9’a, geçen 12 aya göre gelecek 12 ayda dayanıklı tüketim mallarına harcama eğilimi yüzde 1,5 düşerek 98,6’ya inerken, mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğuna ilişkin endeks yüzde 8,9 artarak 56,2’ye çıktı. Bu değerler, tüketicilerin gelecek dönemde koşulların daha da kötüleşeceği beklentisi ile zorunlu alımlarını öne çekme eğilimine işaret ediyor.

Geçen 12 aya göre gelecek 12 ayda ücretlerde artış beklenti endeksi yüzde 0,1’lik bir artışla 110,8 olurken, gelecek 3 ayda tüketimin finansmanı için borç kullanma eğilimine ilişkin endeks değeri yüzde 4,7 artışla 60,7 oldu, gelecek 12 aylık dönemde tasarruf etme ihtimalini yansıtan endeks ise yüzde 5,5 düşerek 40,5’e kadar indi.

Gelecek 12 ayda işsiz sayısı beklentisine ilişkin alt endeks değeri, kasımda yüzde 5,7 düşerek 79,8 oldu. Bu endeksin artması işsiz sayısının azalacağı, düşmesi ise artacağı yönünde beklenti ifade ediyor. Buna göre kasım ayındaki düşüş, işsizlikte artış beklentisini yansıtıyor.

En sert düşüş ev alma beklentisinde

Tüketici güven endeksini oluşturan değerlendirme ve beklentilerle ilgili alt endekslerin çoğu, kasımda önceki aya göre düşüş kaydederken, en sert düşüş konut edinimine ilişkin beklentide görüldü. Alt endeksler içinde en düşük değeri alabilen hanelerin gelecek 12 ayda konut satın alabilme veya inşa ettirme ihtimalini gösteren alt endeksin ekim ayında 12,2 olan değeri, kasımda yüzde 11,4 düşüşle 10,8’e kadar indi.

Baz değerin 100 olduğu dikkate alınınca konut alma umuduna ilişkin alt endeksin değeri, oldukça “umutsuz” bir durumu ifade ediyor. Merkez Bankası’nın faiz indirim sürecinin başlaması için koşulların oluşmaması, konut kredisi faizlerinin yüksek düzeyini koruması, konut edinimine ilişkin beklentilerdeki düşüşte etkili. “Yatırımcı tip” alıcıların giderek gayrimenkule yönelmesinin etkisiyle ekim ayında konut satışlarında hızlı bir yükseliş yaşansa da bu konudaki genel tüketici beklentisi düşmeye devam ediyor.

Gelecek on iki ayda otomobil alma beklentisini yansıtan endeksin değeri de kasımda yüzde 4,1 düşüşle 19,9’a geriledi. Söz konusu endeks, tüketici güvenini oluşturan alt endeksler içinde konut alma beklentisinden sonra en düşük ikinci değeri alıyor. Buna göre bir refah artışı göstergesi olarak tüketicilerin konutun yanı sıra otomobil alma hayali de diplerde kalmaya devam ediyor.

Tüketici güveni neden düştü?

Tüketici güvenindeki düşüşte, 4 Kasım’da açıklanan ve beklentilerin üzerinde gelen ekim ayı enflasyonunun, dezenflasyon sürecinin istenen hızda gitmediği algısına yol açarak ileriye yönelik bekleyişlerde kötümserlik dozunu yükseltmesinin etkili olduğu görülüyor.

Ekim ayındaki enflasyon ivmesi, bu yıl için öngörülen gerçekleşme tahmini ve gelecek dönem hedeflerinin tutma olasılığını iyice azalttı. Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde enflasyonda 2024 ve izleyen yıllara ilişkin gerçekleşme tahminlerini yukarı yönlü revize etmek zorunda kalırken, kasımdaki ölçümde tüketicilerin gelecek dönem enflasyon beklentilerinde de ani yükseliş dikkati çekti. Tüketicilerin enflasyon ve kendi mali durumlarına ilişkin beklentileri arasındaki uyumsuzluk, güveni gerileten ana faktörü oluşturuyor. Enflasyon bekleyişindeki bozulma ile tüketici güveninin düşüşe geçmesi, aynı zamanda temel hedefi enflasyonla mücadele olan sıkı para esaslı ekonomik programa güvenin zayıflaması anlamına geliyor.