Enerjide en önemli sorun pahalılık

Kadir Has Üniversitesi’nin yaptığı Türkiye Toplumun Enerji Tercihleri araştırmasından Türk halkının enerji konusundaki farkındalığının giderek arttığı sonucu çıktı. Vatandaş enerjide en önemli sorunu ‘pahalılık’ olarak tanımlarken, doğalgazı kullanmaya devam etmekten yana.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Mehmet KARA

ANKARA - Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (CESD), Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması 2017 sonuçlarını açıkladı. Üniversitede düzenlenen konuyla ilgili toplantıya Rektör Prof. Dr. Sondan D. Feyiz, CESD Müdürü Prof. Dr. Volkan Ediger, Prof. Dr. Meltem Ucal, Doç. Dr. Gökhan Kirkil, Yardımcı Doç. Dr. Emre Çelebi katıldı.

Araştırma kapsamında tesadüfi yöntemle 16 ilden seçilen bin 235 denekle yapılan yüz yüze görüşmede ve dört ayrı başlık altında 46 soru yöneltildi. Çoğunluğunu orta yaş grubunun oluşturduğu deneklerin yüzde 49.5’i kadın, yüzde 50.5’i erkeklerden oluştu.

Birinci bilgi kaynağı TV

Araştırmanın sonuçlarına göre, Türk halkı enerji konusundaki bilgileri çoğunlukla televizyondan öğreniyor. Katılımcıların yüzde 67’si televizyonu birinci sırada gösterirken, yüzde 16’lık kısım internet/sosyal medyaya işaret etti. Gazetelerden öğrenenlerin yüzde 5 ile sınırlı kalması dikkat çekerken yüzde 3’lük kesim bu bilgileri daha çok aile ve arkadaş çevresinden aldığını belirtti.

En yüksek fatura ısınmaya

Araştırmaya göre hane halkları en yüksek faturayı ısınma amacıyla ödediğini düşünüyor. “Enerji tüketiminizi düşündüğünüzde hangisi için daha çok para harcıyorsunuz" sorusuna katılımcıların yüzde 66’sı ısınma cevabını verirken yüzde 28’i aydınlatma ve ev aletlerini gösteriyor. Pişirme, sıcak su ve soğutma giderleri diyenlerin oranı ise oldukça düşük.

Çoğunluk gazla ısınıyor

Kadir Has Üniversitesi CESD araştırması sonuçlarına göre yüzde 52’lik kesim doğalgazla ısınırken, yüzde 21’lik bölüm bu ihtiyacını kömürle karşıladığını beyan ediyor. Isınmak için yüzde 15’lik kesimin odun ve yüzde 10’luk kesimin de elektriği tercih ettiği görülüyor.

Zengin doğalgazla, fakir kömürle

Isınma amaçlı enerji tüketiminde gelir gruplarına göre yapılan değerlendirme, Türkiye’de gelir seviyesi yükseldikçe doğalgaz kullanımının da arttığını ortaya çıkardı. Aylık 900 lira ve altında geliri bulunan katılımcılar arasında odun ve kömürle ısınma oranı yüksek. Aylık 1800-2700 lira arası gelire sahip hanelerin yüzde 60’sı doğalgazla ısındığını beyan ederken, 2700-3600 TL gelire sahip vatandaşlarda bu oran yüzde 71’i buluyor.

Mutfakta tüp azalıyor, elektrikli ocak artışta

Mutfaktaki ocakta doğalgaz kullananlar bir önceki araştırmada olduğu gibi yüzde 49’luk oranı oluşturmaya devam ederken, LPG (tüpgaz) kullananların oranı 2 puanlık gerilemeyle yüzde 41’e indi. Mutfakta elektrikli ocak kullananların oranı 1 puanlık artışla yüzde 8’e yükseldi.

Göze en çok batan gaz faturası

Araştırmanın en dikkat çeken noktalarından biri ise parasal değer olarak evlerde en fazla tüketilen enerji türü konusunda ortaya çıktı. Bu soruya, doğalgaz karşılığını verenlerin oranı, bir önceki yıla göre 6 puan artarak yüzde 47 oldu. Elektrikte ise tam tersi bir durum söz konusu. En fazla para ödenen enerji türünü elektrik olarak gösterenlerin oranı bir önceki araştırmada yüzde 50 iken, son araştırmada bu oran 11 puanlık düşüşle yüzde 39’a indi.

Faturası 200 TL’yi aşanlar artmış

Bu arada, evde en çok tükettiğiniz enerji türüne ne kadar ödüyorsunuz sorusuna verilen cevaplar da ilginç. 201 TL ve üstü diyenlerin oranı bir önceki yıla göre 8 puanlık artışla yüzde 37’ye yükselirken, 151-200 TL arası ödediğini söyleyenlerin oranı da yüzde 18’den yüzde 25’e yükseldi. 51-200 TL arası diyenlerin oranı gerilerken 50 TL altı ödediğini söyleyenler yüzde 2’de kaldı.

Antalyalı elektrikten dertli

Evde en çok tükettiğiniz enerji türüne ne ödüyorsunuz sorusuna cevap verenler, bölgelere göre ciddi farklılıklar gösteriyor. Ankaralıların yüzde 84.7’si en fazla doğalgaza, Antalyalıların yüzde 89.6’sı ise en fazla elektriğe para ödediklerini beyan etti. Bu farklılık, yazları yoğun klima kullanılan Antalyalılar’ın bu cihazı kışları da ısınma amaçlı tercih ettiklerini ortaya koyuyor. Öte yandan, Gaziantep ve Erzurum'da bu oranlar doğalgaz ve kömür ağırlıklı çıktı.

Isı yalıtımı zenginin harcı

Evlerinde ısı yalıtımı olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 32’de kalırken, yüzde 66 hiç olmadığını beyan etti. Isı yalıtımı bulunduğunu beyan edenler ülkenin özellikle kuzeydoğu bölgelerinde yüksek çıkarken, güney, doğu ve güneydoğu bölgelerinde en düşük oranlara iniliyor.

Elektrik kesintisi azaldı algısı

Araştırmaya katılanlara yöneltilen “Yaşadığınız mahallede ne sıklıkta elektrik kesiliyor” sorusuna yılda birkaç kez (düşük) diyenlerin oranı 2 puanlık düşüşle yüzde 45 oldu. Ayda birkaç kez (orta) diyenlerin oranı ise 7 puan yükselerek yüzde 34’a çıktı. Haftada birkaç kez elektrik kesintisi yaşandığını beyan edenlerin oranı da 13’ten 11’e indi. Hiç kesilmedi diyenler yüzde 10’da kaldı.

En önemli sorun pahalılık

Araştırmanın sonuçlarına göre, katılımcıların yüzde 42’si enerji konusunda Türkiye’deki en önemli sorunu “enerjinin pahalı olması” diye tanımlıyor. Geçen yıl böyle düşünenlerin oranının yüzde 31 olduğu dikkate alındığında, pahalı algısının yükseldiği ortaya çıkıyor. Geçen yıl yüzde 39’luk kesim ithal enerjiye bağımlılığı en önemli sorun olarak görürken, son araştırmada böyle düşünenlerin oranının 17’ye gerilemesi de bir başka dikkat çeken nokta.

Sağcısı da solcusu da pahalı buluyor

Araştırmaya katılanlara, enerjiyi pahalı bulma ile siyasi tercihler arasındaki bağlantıya ışık tutacak sorular da yöneltildi. Sonuç, doğrudan böylesi bir bağlantı bulunmadığını söyletecek türden. Çünkü AK Parti seçmenlerinin yüzde 42’si, CHP seçmenlerinin yüzde 39’u, MHP seçmenlerinin yüzde 36’sı ve HDP seçmenlerinin yüzde 35’i “enerjide en önemli sorunun pahalılık” karşılığını verdi.

Güneş Türkiye’den yükselecek

Deneklere Türkiye’nin gelecekteki en önemli enerji kaynağının ne olacağına dair görüşleri de soruldu. Bu soruya yüzde 34 ile en yüksek oranda güneş cevabı alındı. Bir enerji kaynağı olmamasına rağmen, bu soruya yüzde yüzde 21’lik bir kesim “bor” karşılığını verirken yüzde 14’lük kesim doğalgaz ve yüzde 9’luk kesim rüzgar cevabını verdi.

Pahalı bulsak da doğalgazı seviyoruz

Enerji Tercihleri Araştırması’na katılanların yüzde 49’u, tercih şansları olması halinde evdeki enerji ihtiyaçlarını karşılamak için doğalgazı tercih edeceklerini belirtiyor. Deneklerin yüzde 30’u bu soruna güneş enerjisi, yüzde 10’u rüzgar enerjisi cevabını veriyor.

Çoğunluk nükleeri tehdit görüyor

Deneklerin yüzde 53.3’ü nükleer santrallerin çevre ve toplum sağlığı için tehdit içerdiği görüşünü beyan etti. Buna rağmen yüzde 48.3’lük bir kesimin Türkiye'nin kendi nükleer teknolojisini geliştirmesi gerektiği fikrinde olması da ilginç bir sonuç olarak kayıtlara geçti.

Enerji politikalarını öğrenenler arttı

Katılımcılar, oy verdikleri partinin enerji politikaları konusunda ne derecede bilgi sahibi oldukları sorusuna yüzde 46.6 oranında “bilgim yok” karşılığını verdi. Bu oranın geçen seneki yüzde 75.1’lik seviyeye göre yüzde 28.5 azalması, en dikkat çekici değişikliklerden biri oldu.

AK Partili seçmenden yüzde 49 destek

Hükümetin enerji politikalarını destekliyor musunuz sorusuna verilen cevaplara bakıldığında, AK Parti seçmenlerinin yüzde 49’unun destekliyorum cevabını verdiği görülüyor. AK Parti’ye oy verenlerin yüzde 25.8’i bu konuda nötr kalırken, yüzde 15.9’luk bir bölüm desteklemediğini beyan ediyor. CHP’li seçmen yüzde 65, HDP’li seçmen yüzde 64 oranında “desteklemiyorum” derken, AK Parti ile Başkanlık seçimleri ittifakı yapan MHP seçmenleri arasında ise yüzde 40’lık bir kesim desteklemediğini ifade etti.

Ediger: Enerji Bakanlığı iletişim çalışması başarılı

CESD Müdürü Prof. Dr. Volkan Ediger, Araştırma sonuçlarını değerlendirirken, bu yıl iklim değişikliği, sürdürülebilirlik, çevre, yenilenebilir ve yerli enerji konularında vatandaşın daha bilinçlendiğinin ortaya çıktığı görüşünü dile getirdi. Özellikle yenilenebilir enerjide yapılan büyük çaplı güneş ve rüzgar enerjisi ihaleleri konusunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın etkin bir iletişim çalışması yürütmesinin bunda etkili olduğunu belirten Ediger, gelecek yıl açıklanacak üçüncü araştırma sonuçlarının daha sağlıklı olacağını sözlerine ekledi.

Bu konularda ilginizi çekebilir