Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısı sona erdi: Bölgesel kalkınma ele alındı

Ekonomi Koordinasyon Kurulu, Şanlıurfa'da düzenlenen toplantısında Suriye’deki gelişmelerin dış ticarete etkisi, enflasyonla mücadele, gıda üretiminin artırılması ve bölgesel ekonomik stratejiler üzerine değerlendirmelerde bulundu. Yeni dönemde izlenecek politikalar ve kamu yatırım öncelikleri masaya yatırıldı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında Şanlıurfa'da gerçekleştirilen bu yılın son Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısının ardından yazılı açıklama yapıldı.

Küresel ekonomide jeopolitik gerilimlerin devam ettiği, korumacılık eğilimlerinin arttığı ve belirsizliklerin sürdüğü bir yılın geride kaldığı belirtilen açıklamada, bu küresel konjonktürde, Türkiye'nin 2023'te uygulamaya başladığı ekonomi programını etkin bir koordinasyon içinde yürüttüğü vurgulandı.

Cari açık önemli ölçüde azaldı

Program sayesinde enflasyonda düşüş başladığı, ekonomide yeniden dengelenmenin sağlandığı, cari açığın önemli ölçüde azaldığına işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"İşsizlik oranı tek haneli seyrederken istihdam tarihi yüksek seviyelere ulaştı. Uluslararası rezervler rekor seviyeye yükseldi. Ülke risk primi düştü, dış borçlanma maliyetleri geriledi, bankaların ve reel sektörün daha uygun koşullarla dış finansmana erişimi arttı. Makro finansal istikrar güçlendi. Türk lirasına güven pekiştirildi.

Deprem yaraları sarılırken bütçe açığı azaldı, mali disiplin güçlendi. Ülkemizin gri listeden çıkma süreci tamamlandı. Ülkemiz 3 büyük kredi derecelendirme kuruluşundan 2 kademe birden kredi notu artırımı alan tek ülke oldu.

Yapısal reformlar hayata geçiyor

Tüm bu kazanımlar sayesinde programımızın iki önemli hedefi olan fiyat istikrarının tesisi ve yapısal dönüşümü hızlandırmak için sağlam bir zemin oluşturduk. Yapısal reformları bir takvim çerçevesinde hayata geçirmeye devam ediyoruz."

Türkiye'nin rekabet gücünü ve büyüme potansiyelini daha da artırmak için bölgesel kalkınmanın olmazsa olmaz bir unsur olduğuna işaret edilen açıklamada, "Bu amaçla uygulayacağımız kalkınma politikalarıyla bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılarak sosyal refahın tüm ülkeye daha dengeli yayılmasını ve bölgelerin potansiyellerini en üst seviyede kullanmalarını hedefliyoruz." ifadelerine yer verildi.

Emek yoğun sektörlerde yatırımlar teşvik edilecek

Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP), yarattığı refahla Türkiye ekonomisine katkı sağlayan önemli bir bölgesel program olduğunun altı çizilen açıklamada, yeni GAP Eylem Planı ile bölgede tarımsal sulama yatırımlarının tamamlanacağı, akıllı tarım uygulamalarına geçileceği, kırsal ekonomilerin çeşitlendirileceği, turizm odaklı büyümenin sağlanacağı, emek yoğun sektörlerde yatırımların teşvik edileceği belirtildi.

Ulaşım, sanayi, turizm ve lojistik sektörlerinde...

Gelecek dönemde başta ulaşım, sanayi, turizm ve lojistik sektörlerinde olmak üzere, bölgesel kalkınma programlarının bütüncül bir bakış açısı ve ilgili kurumların işbirliğiyle hayata geçirilmeye devam edileceği vurgulanan açıklamada şunlar kaydedildi:

"Bu minvalde bugünkü EKK toplantısında görüşülen temel hususlar şunlardır;

Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi (2024-2028) çerçevesinde bölgelerimizin küresel rekabet gücünün artırılmasını, bölgelerarası gelişmişlik farklarının en aza indirilmesini ve deprem sonrası toparlanmayı sağlayacak politikalar ele alınmıştır.

"Tarımın itici güç olmasını sağlayacak tedbirler değerlendirildi"

Yerel Kalkınma Hamlesi Teşvik Programı kapsamında bölgesel kalkınmaya önemli katkılar sunacak, yatırım, üretim ve istihdamı artıracak proje konuları değerlendirilmiş, bu kapsamda atılabilecek ilave adımlar istişare edilmiştir.

GAP bölgesindeki sulama yatırımlarındaki mevcut durum gözden geçirilmiş, önümüzdeki süreçte sürdürülebilir ve akıllı tarım uygulamalarını yaygınlaştıracak ve bölge kalkınmasında tarımın itici güç olmasını sağlayacak tedbirler değerlendirilmiştir.

Enflasyonla mücadelede gıda üretiminin artırılmasının önemi vugulandı

Sosyal refahın güçlendirilmesi ve enflasyonla mücadele kapsamında gıda üretiminin artırılmasının önemi vurgulanmış, kamu yatırım öncelikleri başta olmak üzere bu alanda atılacak adımlar ele alınmıştır. Suriye'de yaşanan son gelişmelerin dış ticaretimiz üzerine olası etkileri değerlendirilmiş ve yeni dönemde izlenmesi gereken politikalar ele alınmıştır."