Egeli çiftçilerin yüzü yağmurla güldü
Uzun süren yağışsız günler nedeniyle ekim yapamama endişesi yaşayan Ege çiftçileri, son günlerdeki yağışlarla iyi bir tarımsal üretim sezonu için umutlandı. İzmir Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı İbrahim Erdallı, çiftçiler için çok sıkıntılı bir dönemin geride kaldığını söyledi.
Eylül ayında son 18 yılın en düşük yağışını alan Ege Bölgesi'nde, ekim ayında yağışlar mevsim normaline göre yüzde 77 azaldı. Kasım ayına da kurak başlayan bölge, ayın ikinci yarısından sonra yağmura kavuştu.
Yaşanan kuraklıkla sıkıntılı günler geçiren çiftçiler, son 1 ayda mevsim normallerine yaklaşan yağış değerleriyle rahatladı.
İzmir'e 19 Kasım'dan bugüne kadar metrekareye 192 kilogram yağış düştü. Uzun yıllar ortalaması 93 kilogram olan kasım ayını 81 kilogram ile tamamlayan kent, ortalaması 146 kilogram olan Aralık ayının ilk yarısında 101 kilogram yağış aldı. Tarımsal üretimin yaygın olduğu Bayındır ilçesi, 13 Aralık'ta metrekareye düşen 79 kilogramla bu dönemde 1 günde en fazla yağış alan ilçe oldu.
Yağmurlar, tohum atmak için toprağın tavlanmasını bekleyen çiftçileri harekete geçirdi, ekimi ertelenen ürünler ekildi.
"Çiftçinin yüzünün yağmurla güldü"
İzmir Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı İbrahim Erdallı, çiftçiler için çok sıkıntılı bir dönemin geride kaldığını söyledi.
Tarım için en kötü şeyin kuraklık olduğunu ifade eden Erdallı, yağış olmaması nedeniyle bazı ürünlerin ekimini ertelediklerini, kışlık sebzelerin de uzun süre sulamayla yetiştirildiğini anlattı.
Kasım ayının ortasından itibaren yağmurlu günlerin başladığını kaydeden Erdallı, "Özellikle aralık ayında iyi yağış aldık. Ekilemeyen birçok arazimiz duruyordu. Buğday, arpa, fiğ ekimleri ertelenmişti. Bu yağmurlar sayesinde çiftçilerimiz geçtiğimiz haftalarda ekimleri yaptı" dedi.
Çiftçinin yüzünün yağmurla güldüğünü dile getiren Erdallı, şöyle konuştu:
"Uzun bir süre kuraklık vardı. Bu bizi endişelendiriyordu. Bölge güzel bir yağış aldı. Çiftçileri de mutlu ediyor, ürünleri etkiliyor. Çiftçilerimiz zeytinlerin birçoğunu toplamıyordu, çünkü çok küçüktü. Kışlık sebzeler halen daha sulanıyordu, bu da maliyeti artırıyordu. Toprakta nem olmazsa attığımız tohumlar kuru kalır, çimlenme olmuyor. Sulama barajlarının tekrardan su tutmaya başlaması bizi gerçekten ümitlendirdi. Çünkü barajların dolması önümüzdeki sezon için de önemli. Yaz döneminde sürekli barajlardan su kullanıyor. Baraj suyu kullanan birçok üreticimizin endişesi gitmeye başladı. Bizim tek dileğimiz yağmurların bu şekilde devam etmesi."
Menemen bölgesinde sebze ve pamuk üretiminde sulama barajlarının büyük önem taşıdığını aktaran Erdallı, Küçük Menderes'te de yazın mısırların bu sularla sulandığına dikkati çekti.
Erdallı, yağmurun yer altı sularını da beslediğini vurgulayarak, yağmur olmadığında yeraltı su seviyesinin azaldığını belirtti.
Kuyuların da barajlar gibi sulamada önemli rol oynadığını kaydeden Erdallı, kurak dönemlerde suya ancak 200 metre derinlikte ulaşılabildiğini sözlerine ekledi.