Ege'den İtalya’ya yatırım atağı

AHMET USMAN / İZMİR

Ekonomisinde yaşanan düşüşün ardından İtalya’da yatırım yapmanın kolaylaşması, İzmirli yatırımcıların bu ülkeye ilgisini artırdı. İki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri geliştirmek amacıyla çalışan İzmir İtalyan Ticaret Odası’na geçen yıl 19, bu yılın ilk 5 ayında da 8 firma yatırım konusunda bilgi almak amacıyla başvuruda bulundu. 

Birkaç yıl öncesine kadar İtalyanların daha çok kendi ürünlerini satmaya yönelik organizasyonlar istediklerini ifade eden İzmir İtalyan Ticaret Odası Genel Sekreteri Eren Alpar, “Biz de ağırlıklı olarak bu kapsamda çalışıyorduk. İtalya’da bütçelerin daralmasıyla beraber, bazı dengeler değişmiş oldu. Türkiye’nin ekonomisi İtalya’ya göre daha iyi göründüğü için, bu dönemde daha çok Türkiye’deki firmalara ve kurumlara yönelik çalışmalarımızda artış oldu” diye konuştu. 

Ege Bölgesi’nde 90 dolayında İtalyan sermayeli firma bulunduğunu söyleyen Alpar, “Bu sayı giderek artıyor. Bize başvuranlar ve bilgi alanların sayısında her yıl biraz daha artış oluyor. Manisa en çok ilgi çeken kent. Zaten burada büyük İtalyan markaları vardı, daha da arttı. Beyaz eşya ve aksamlarıyla ilgili yatırımlar ağırlıkta. Ana sanayi firmaları gelince yan sanayi firmaları da onu takip ediyor. Türkiye’de iş yapmaktan memnunlar. Bu durum yeni yatırımcı gelmesini kolaylaştırıyor. Ne yazık ki Türkiye denince akla İstanbul geliyor. Biz, Türkiye’nin İstanbul’dan ibaret olmadığını göstermek için uğraşıyoruz. İzmir ve Ege’yi tanıtmaya çalışıyoruz” dedi. 

Birkaç yıldır İzmir’deki yatırımcıların da İtalya’ya ilgisinin arttığını belirten Alpar, “2013’te 12 firma İtalya’da yatırım yapmak için bize başvurmuşken, bu sayı geçen sene 19 oldu. Bu yılın ilk 5 ayında da 8 firma başvuru yaptı. Hırdavat, çelik kapı, endüstriyel tasarım, ambalaj, takı, gıda, tekstil, dişçilik, mekanik, mermer, geri dönüşüm, tekstil, makine, yedek parça, jeotermal, mobilya, balıkçılık gibi çok çeşitli sektörlerden İtalya’ya yatırım talebi var. Yatırımcıya bilgi desteği veriyor ya da doğru kontak noktalarına ulaşmalarını sağlıyoruz” diye konuştu. 

Karşılıklı yatırım taleplerindeki artışın iki taraf için farklı nedenleri olduğunu dile getiren Alpar, “İzmirli yatırımcılar daha çok İtalya’yı merkez yapıp oradan Avrupa’ya ve ABD’ye dağıtım yapmak ya da ürünlerin üzerine Made in İtaly ibaresini yazabilmek için yatırım yapmak istiyorlar. Son dönemde İtalya’da firma satışlarının artması ya da iş kurmanın kolaylaşması da bu ilgi artışında etkili. İtalyan firmalar ise ülkelerinde maliyetlerin yüksek oluşu nedeniyle Türkiye’ye yöneliyor. İzmir’in coğrafi konum, liman gibi avantajları da var. Biz de her yıl 3-4 toplantı yapıp oradaki firmalarla birebir görüşüp yatırım olanaklarını anlatıyoruz” dedi. 

İtalyanları burada üreticiler ile buluşturacağız 

Oda olarak birinci amaçlarının İtalya’nın ürünlerinin yurtdışında tanıtılması olduğuna dikkat çeken Alpar, “Diğer amacımız da İzmir’in ihracatını artırmak. Direkt Türkiye’den İtalya’ya satış yanında, İtalyanları ortak alarak diğer ülkelere satış yapabileceğimiz şekilde projeler geliştiriyoruz. Burada amaç İtalya’nın pazarlama ve marka gücüyle, Türkiye’nin üretim gücünü bir araya getirmek. Bizim markalaşma ve standardizasyon adına eksiğimiz var. İtalya ise bu konularda çok güçlü. Bu kapsamda İtalyanları buraya getirerek, üreticiler ile buluşturacağız. Proje şu an fikir aşamasında, somutlaştırmaya çalışıyoruz” diye konuştu. 

Önümüzdeki dönem çalışmaları hakkında da bilgi veren Alpar, “Bu yıl Burtarım’a 10 firmalık bir heyet getireceğiz. İtalya’da antikacılık ile ilgili bir fuar var. Türkiye’den alıcılar göndereceğiz. Çok bilinmiyor ama ticaret hacmi çok yüksek bir sektör. Bologna’daki akıllı evlerle ilgili fuara yönelik çatı stand organizasyonumuz olacak. 2016 için sağlık sektöründe bir fuara katılım organizasyonu yapacağız. Bizim götürdüğümüz firmalar medikal ürünleri satmaya yönelik firmalar olacak. Aynı zamanda alıcıları da götürüyoruz. Sağlık turizmiyle ilgili firmalar da orada tanıtım yapmak istiyorlar” dedi.

İtalyan restoranları için standart geliyor

Dünyada mutfağı ile ünlü ülkelerden birinin de İtalya olduğunu dile getiren Alpar, “Dünyanın her yerinde İtalyan restoranlarına rastlamak mümkün. İtalyan Hükümeti birkaç yıl önce bu restoranları standardize etmek için bir proje başlattı. Hospitality İtaliano – İtalyan Konukseverliği adı verilen bu proje 4 bakanlık tarafından yürütülüyor ve İtalyan konukseverliğini dünyaya tanıtmayı amaçlıyor. Bu kapsamda İstanbul’da bir restoran İstanbul İtalyan Ticaret Odası tarafından belgelendirildi. Biz de İzmir ve Ege’de belge vermeye başlayacağız. Belge için restoranlarda kalite, hijyen gibi genel unsurların yanında mönülerinde İtalyan mutfağından yemeklerin olması, yemek isimlerinin İtalyanca olarak da belirtilmesi, İtalyanca bilen personel istihdamı, İtalyan zeytinyağı ve şarabı kullanılması gibi kurallara uymak gerekiyor” diye konuştu.