Dünya, 2030'da elektriğinin yarısını güneş ve rüzgârdan sağlayacak

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) raporuna göre, 2030 itibarıyla yenilenebilir enerji kaynaklarının dünya elektrik talebinin neredeyse yarısını karşılaması bekleniyor. Güneş ve rüzgâr enerjisi, küresel kapasite artışının büyük bölümünü oluşturacak. Çin, yenilenebilir enerji kapasitesinde lider konumunu koruyacak ve küresel toplam kapasitenin yüzde 60’ını oluşturacak. Yenilenebilir enerji, ekonomik avantajları sayesinde dünya çapında hızla yayılmaya devam edecek.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Yenilenebilir enerji, hızla artan kapasitesiyle 2030 yılında dünya elektrik talebinin neredeyse yarısını karşılayacak. Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) yayımladığı "Yenilenebilir Enerji 2024" raporuna göre, yenilenebilir enerji sektöründe büyüme hızı giderek artıyor ve bu eğilim 2030 yılına kadar dünya genelinde büyük değişimlere neden olacak.

Rapora göre, destekleyici politikalar ve uygun ekonomik koşullar sayesinde, 2024-2030 döneminde küresel yenilenebilir enerji kapasitesinde 5.500 gigavat (GW) yeni kapasite eklenmesi bekleniyor. Bu artış, 2017-2023 dönemindeki kapasite artışının neredeyse üç katı olacak ve Çin, Avrupa Birliği (AB), Hindistan ve ABD'nin toplam enerji kapasitesine neredeyse eşdeğer bir büyüklük oluşturacak.

Özellikle güneş enerjisi, bu büyümenin öncüsü olacak ve küresel yenilenebilir enerji kapasitesindeki artışın yüzde 80’ini tek başına sağlayacak. Rüzgâr enerjisinde ise zorluklara rağmen, 2024-2030 dönemindeki kapasite artışının, önceki döneme göre iki katına çıkacağı tahmin ediliyor. 2030 yılına gelindiğinde, sadece güneş ve rüzgâr enerjisinin küresel elektrik üretimindeki payı yüzde 30’a ulaşacak. Tüm yenilenebilir enerji kaynaklarının ise dünya elektrik üretiminin neredeyse yarısını karşılayacağı öngörülüyor.

Çin yenilenebilir enerji lideri olacak

Mevcut piyasa eğilimleri ve hükümetlerin bugünkü politika düzenlemeleri dikkate alındığında, Çin'in 2030'a kadar dünya genelinde kurulan tüm yenilenebilir kapasitenin yüzde 60'ını oluşturacağı tahmin ediliyor. Böylece Çin, 2030'da dünyanın toplam yenilenebilir enerji kapasitesinin neredeyse yarısına ev sahipliği yapacak. Hindistan ise büyüyen ekonomiler arasında yenilenebilir enerji kapasitesinde en hızlı artışın görüldüğü ülkelerden biri olarak öne çıkıyor.

Hedefler ve zorluklar

IEA raporunda, küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin 2030’a kadar 2,7 katına çıkmasının beklendiği ancak bu büyümenin, geçen yıl Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı'nda (COP28) belirlenen "2030'a kadar yenilenebilir enerji kapasitesini 3 katına çıkarma hedefiyle" tam olarak uyumlu olmadığı vurgulandı. Rapora göre, hükümetlerin daha hızlı ve etkili adımlar atması durumunda bu hedefin gerçekleştirilmesi mümkün olabilir.

"Yenilenebilir enerji en ucuz seçenek"

IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin değerlendirmesinde, yenilenebilir enerjinin hükümetlerin hedeflerinin ötesinde büyüdüğünü belirtti. "Bu sadece emisyonları düşürme veya enerji güvenliğini artırma çabalarıyla değil, aynı zamanda yenilenebilir enerjinin bugün dünya genelindeki neredeyse tüm ülkelerde yeni enerji santrali kurulumu açısından en ucuz seçeneği sunmasından kaynaklanıyor." dedi.

Elektrik sistemlerinde dönüşüm

Yenilenebilir enerjinin, özellikle de güneş enerjisinin bu 10 yılda dünya genelinde elektrik sistemlerini dönüştüreceğine dikkat çeken Birol, "2030'a kadar, dünya 5 bin 500 gigavattan fazla yenilenebilir enerji kapasitesi ekleme yolunda. Bu, Çin, AB, Hindistan ve ABD'nin mevcut enerji kapasitesine neredeyse eşit. 2030'a kadar, yenilenebilir enerjinin küresel elektrik talebinin yarısını karşılamasını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.

Yenilenebilir enerji, küresel devrim için hazır

Bu gelişme, yenilenebilir enerji sektöründe daha geniş bir devrimin başlangıcı olarak görülüyor. Hükümetlerin ve özel sektörün mevcut yatırımlarıyla birleştiğinde, yenilenebilir enerji kapasitesinin daha da hızla artması ve iklim hedeflerine ulaşılmasına büyük katkı sağlaması bekleniyor.

Ancak IEA, hükümetleri daha iddialı hedefler belirlemeye ve bu büyümenin hızını artırmak için daha etkili politikalar uygulamaya davet ediyor. Yenilenebilir enerji kapasitesinin tam anlamıyla devrimsel bir değişim yaratabilmesi için hükümetlerin daha hızlı adımlar atması gerektiğine dikkat çekiliyor.