'Bandırma sanayicinin tercih noktası oldu, zeytinlik konusunda ‘muafiyet’ getirilsin'

Kimya sektöründe Ar-Ge bazlı yatırımlarıyla öne çıkan MKS DevO’nun düzenlediği organizasyonda konuşan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur, “Bandırma sanayicinin tercih noktası oldu zeytinlik konusunda ‘muafiyet’ getirilsin” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

BANDIRMA - Kimya sektöründe Ar-Ge bazlı yatırımlarıyla öne çıkan MKS DevO, Bandırma-Gönen yatırımlarını 75 bin metrekareye çıkarttı. İnşaat, deterjan, tekstil ve plastik sektörleri için kimya hammaddesi üreten MKS DevO Kimya’nın Yönetim Kurulu Başkanı Korgün Şengün, “ideal büyüklüğe ulaştıklarını” kaydetti. Karma Organize Organize Sanayi Bölgesi’ned 25 bin metrekarelik bir üretim tesisini daha hayata geçirmek üzere projeleri tamamladıklarını ifade eden Şengün, 2020 yılına kadar yapmayı planladıkları 20 milyon liralık yatırımı da öne çektiklerini, 2018 içerisinde tamamlayacaklarını açıkladı.

MKS DEVO Kimya’nın, toplamda 50 milyon dolarlık ihracat hedeflediği yeni üretim tesisleri, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur, Balıkesirli sanayiciler, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, bankacılar ve bürokratların katıldığı bir organizasyon ile tanıtıldı. Organizasyon çerçevesinde, yenilikçi iş adamı Korgün Şengün’ün liderliğinde bu yıl üçüncüsü düzenlenen ‘mini ekonomi zirvesi’ de gerçekleştirildi. Korgün Şengün’ün açılış konuşmasından sonra, kürsüye davet ettiği Balıkesir Sanayi Odası Başkanı İsmail Uğur, Balıkesir’in üretim açısından son derece elverişli bir konumda olduğunun altını çizdi. Başkan Uğur, “Balıkesir, Bandırma üretiyor. Üretim düzeyimiz artıyor. İşimiz de bu zaten; üretmek. Biz işimizi yapıyoruz. Ekonomide sıkıntılar, iş dünyasından şikayet yok mu? Var! Ama bizim işimiz sıkıntıları da aşarak üretmek. Balıkesir’in geliştiğini, giderek üretimde daha fazla pay ve söz sahibi olduğunu görüyoruz. Sıkıntılar aşılıyor ve aşılacak” diye konuştu.

Bandırma dünya ile entegre

Bandırma’nın sanayi yatırımlarında bir tercih noktası haline geldiğini vurgulayan Bandırma OSB Başkanı ve Gönen Belediye Başkanı Hüseyin Yakar, “Coğrafi konumu, Bandırma Port projesi, tabii Avrupa’ya en kısa yolu sağlayan BALO projesi ve doğalgazı ile Bandırma OSB, 3600 dekarlık alanda sanayi yatırımında çok önemli bir tercih noktası oldu. Doluluk oranımız yüzde 100’e ulaştı. Şimdi 2053 dönüm ilave ediyoruz. Yatırımcıların yüzde 50’sinin uluslararası sermaye olduğunu göz önüne alırsak, Bandırma’nın dünyaya ne kadar entegre olduğunu da görürüz. Sanayicilerimiz ülkesinin geleceğine güveniyor. Şevkle çalışıyor. İsmail Uğur Başkan’ın, Edip Uğur Başkanı’mızın ve sayın valimizin hep sanayicinin yanında olduğunu görüp moral buluyoruz. Balıkesir’de sanayici için, üretim için güzel bir ahenk var” diye konuştu.

Türkiye bir karar vermeli…

Kale Grubu’nun zeytinliklere olan mesafesinin 2900 metre olduğunu, 100 metre farkla yatırımın engellenebildiğini kaydeden Balıkesir Belediye Başkanı Edip Uğur, “Kale’nin yatırım yapacağı 49 bin dönüm arazide 47 bin ağaç var. Dönümüne bir ağaç bile düşmüyor. Türkiye’nin bir karar vermesi lazım. İleri teknoloji merkezi kuracaksınız, kuramıyorsunuz. Tabii, bu karar halkla, sivil toplumla birlikte verilecek. Bandırma, Gönen, Balıkesir, halkın gerekiyorsa eylem yapması lazım. ‘Gelin bunu kurun’ çağrısı yapması lazım. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Faruk Özlü de bu zeytinlikler meselesi için ‘vazgeçmedik’ dedi. Gerekiyorsa, Bandırma’ya bir muafiyet getirelim. Zaten zeytini bakımından bir Ayvalık, Gemlik ya da Havran gibi öyle ahım şahım bir ürün yok. Doğruya doğru. Bu konuyu Bandırmalı’ya soralım. Ama ne yapıp edip böyle büyük yatırımları, Türkiye’nin, Balıkesir’in, Bandırma’nın ihtiyacını gerçekleştirelim” ifadesinde bulundu.

Cansen’e yöneltilen sorularla devam eden toplantı, daha sonra moderatörlüğünü Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Cüneyt Başaran’ın yaptığı, Balıkesirli gazeteci, DÜNYA gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ ve Bandırmalı gazeteci Hürriyet gazetesi Ekonomi Müdürü Sefer Levent’in katıldığı panel ile son buldu. Dünya ve Türkiye’deki güncel gelişmelerin değerlendirildiği panelde, Türkiye ekonomisinin taşıdığı risk ve fırsatlar değerlendirildi.

Emlak fiyatlarının en hızlı arttığı il

Balıkesir Belediye Başkanı Edip Uğur konuşmasında, devletin yaptığı yolların, Osmangazi Köprüsü’nün ve temeli atılan Çanakkale Köprüsü’nün Balıkesir’i çok önemli bir yere getirdiğini, üretim için çok uygun bir merkeze dönüştürdüğüne dikkat çekti. “Balıkesir, İstanbul-Bursa-İzmir üçgeninin tam ortasında, hem üretim hem tüketim merkezlerine yakın konumuyla sanayici için çok önemli bir noktaya dönüştü” diyen Uğur, “Bugün Balıkesir gayrimenkul fiyatlarının en çok arttığı il konumunda. Bunun nedeni Balıkesir’in geleceğinin çok parlak olması” açıklamasını yaptı. Çok önem verdikleri “Kimya Bölgesi” ile ilgili açıklamalarda da bulunan Başkan Uğur, “Bugün Türkiye’nin yeni petrokimya tesislerine ihtiyacı ortada. Biz 5 tane Petkim büyüklüğünde tesis kurarsak ancak iç ihtiyacımızı karşılayacağız. Ayrıca, Türkiye’nin yüksek teknolojiye ihtiyacı var. Ancak burada çelişkiler yaşıyoruz. Bir yandan Kale Grubu’nun 49 bin dönüm alanda yüksek teknolojiye yapacağı yatırım, bir yandan bandırma Şirinçavuş’taki liman projesi, bir yandan da zeytinliklerle ilgili düzenlemeler. Kale Grubu’nun yatırımı Türkiye’nin tam ihtiyacı olan yüksek teknolojiye ve hesaplamalara göre 10 yılda 15 milyar dolarlık bir iş hacmi yaratacak. Şirinçavuş Limanı da 25 milyar dolarlık bir hacim yaratacak. Bu bölgeye 35 milyar dolarlık teknoloji talebi var. Zannediliyor ki, kimya bölgesi denilince, her yer toz duman olacak. Hayır, bu sanayiden toz duman, kirlilik çıkmayacak. Bunu anlatamadık. Viyana’ya gittik hep birlikte. Orada da gördük ki çöp fabrikası şehrin ortasında. Bugünkü teknolojilerle kirlilik yaratmadan yeni nesil üretim imkanı var” dedi.

Bandırma-Gönen yatırımlarını 75 bin metrekareye çıkarttı, MKS Devo Kimya yatırımlarını öne çekti

Bandırma ve Karma Organize Sanayi Bölgesi’ne yatırımları ile 75 bin metrekarelik bir kampüse ulaşan inşaat, deterjan, plastik sektörünün önde gelen hammadde tedarikçisi MKS DevO’nun Yönetim Kurulu Başkanı Korgün Şengün, akaryakıt sektörüne de hammadde üreteceklerini açıkladı. TÜBİTAK destekli geliştirdikleri Euro Diesel hammaddesini de yeni fabrikada üreteceklerini kaydeden Şengün, Euro Diesel katkılarının, yerli ikame amaçlı çalışmalarının da başarı ile sürdürüldüğünü belirtti. Bandırma OSB’de geçen yıl plastik üretiminde kullanılan kanserojenik ftalat bazlı hammaddeleri ortadan kaldıracak çevreci, organik plastik hammaddelerin üretmeye başladıklarını hatırlatan Korgün Şengün, “Ftalatsız plastik hammaddesi ihracatında Amerika, Güney Afrika gibi ekstrem destinasyonlarda geride bıraktığımız bir yıl içerisinde büyük başarı elde ettik. Almanya, İtalya, İspanya ve İngiltere ihracatlarını ikiye katlayarak büyüttük. Ek tesis için hedeflediğimiz 10 milyon dolarlık ihracat hedefini de 20 milyon dolara revize ettik” dedi.

2003 yılında kurulduklarını ve Türkiye’nin 35 milyar dolara yaklaşan kimya ithalatının yerli ikamesi için çalışan bir sanayi kuruluşu olduklarını kaydeden MKS DevO Yönetim Kurulu Başkanı Şengün, “2016 ciromuz 110 milyon liraya ulaştı. 2017 için yüzde 40 büyümeyi hedefledik. Türkiye’nin 1000 büyük sanayi kuruluşu arasına girebilmek için yatırımlarımıza, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarımıza devam ediyoruz” diye konuştu. Korgün,”Özellikle yakın gelecekte kömürün enerji kaynağı olarak kullanılmasında yaşanması yüksek muhtemel kısıtlamalara dönük çalışmalar içindeyiz. Küresel ısınmaya karşı Paris Konferansı sonrasında, ülkeler bazında zorlayıcı önlemlere ilişkin yerli kömürün kimya olarak islahına dönük ‘katalitik piroliz’ konusunda Ar-Ge çalışmaları içindeyiz” açıklamasını yaptı. Korgün MKS DevO’nun halen 3 patenti bulunduğu bilgisini de paylaştı.

MKS DevO’nun Yönetim Kurulu Başkanı Korgün Şengün

Doğru bilinen iktisadi yanlışlar

Açılış konuşmalarından sonra, Türkiye’nin duayen iktisatçısı Ege Cansen, sanayicilere, “Doğru diye genel kabul görmüş iktisadi yanlışlar” konulu bir brifing verdi. “Son dönemde her olumsuzluğu tutup ‘tasarruf açığımız var’ klişesine bağlıyoruz. Öyle kabul ediyoruz. Oysa doğru değil” diyen Cansen, “Ekonomilerde tasarruf açığı olmaz. Tüketim fazlası olur. Madem ki, ‘tüketim artı yatırım’ milli gelire eşittir. Birinin açığı, diğerinin fazlasıdır. Ülkeye giren dış tasarrufun, yatırıma mı, yoksa tüketime mi gittiği bilinemez. ‘Cari açık eşittir tasarruf noksanı’ demek ne kadar doğruysa, ‘cari açık eşittir tüketim fazlası’ demek de o kadar doğrudur” dedi. ‘Yüksek faiz tasarrufu artırır’ kabulünün de yanlış olduğunu savunan Ege Cansen, “Faizle, ulusal tasarruf oranı arasında hiçbir ilgileşim yoktur. Eğer varsa bu da ters orantılıdır. Tasarruf yatırım demektir. Yüksek faiz tasarrufu yani yatırımı önler” şeklinde konuştu. Cansen sözlerine şöyle devam etti: “Yüksek faiz, tasarruf mevduatını artırabilir ama tasarrufu artırmaz. Tasarruf yatırıma eşittir. Yüksek faiz yatırımı azaltacağı için tasarrufu da özdeşlik tanımı gereği azaltır.” ‘Kamu borcunu gelecek nesiller öder’ yaklaşımının da doğru olarak kabul görmüş bir yanlış olduğunu belirten Cansen, “Gelecek yılın elmasını bugün yiyebilir misiniz? Yenemez. Çürümeyen dişimin dolgusunu bugünden yaptırabilir miyim? Hayır. Net uluslararası yatırım pozisyonu artı olan bir ülkenin kamu iç borç stoku ne kadar yüksek olursa olsun, borç alan nesil aynı zamanda alacaklıdır. İleriye hem borç hem alacak devredilir. Kamu borcu, atarken, faiz ödenirken veya borç stoku azalırken, milli gelir ‘yaşayanlar arasında’ dağılır. Ölüler ve doğmamışlar bundan pay alamaz” dedi.