Avrupalı moda devlerinden Türk tekstiline dönüş
Satın almaların büyük bölümünü Uzakdoğu’dan yapan Avrupalı tekstil devleri üretim rotasını Türkiye’ye çevirdi. Dünya Gazetesi'nden Esra ÖZARFAT'ın haberi...
Esra ÖZARFAT
Krizi fırsata çevirmek isteyen tekstilciler kurdaki yükselmenin de etkisiyle ihracatlarını artırdı, yatırımlarını hızlandırdı. Sektörde pek çok firma gerek otomasyon gerekse modernizasyon yatırımıyla daha seri üretim ve hızlı tedarik için altyapıyı güçlendirdi, komple yeni yatırımlarla istihdamı artırdı. Avrupalı ünlü markalar da bir yandan kur avantajı bir yandan da coğrafi yakınlık nedeniyle Türkiye’nin cazibesini yeniden keşfetti. Daha ucuz diye Uzak Doğu’yu seçen yabancı alıcılar artık rotayı Türkiye’ye çevirdi. Dünyaca ünlü konfeksiyon markası H&M Çin’deki siparişlerini Türkiye’ye çekerken, Marks&Spencer da üretim üssü olarak Türkiye’yi radarına aldı. Dünya devi Zara, zaten Türkiye’de hazır giyim ve konfeksiyon sektörünü son 3 yıldır domine eden alımlarıyla biliniyor. Her türlü söylentiye karşı Türkiye’den vazgeçmedi.
Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) Başkanı Nüvit Gündemir, satışların artmasından dolayı kapasite artırımı yatırımlarının da hız kazandığını kaydetti. Öte yandan sanayicilerin hızlı tedarik için otomasyon yatırımına da yöneldiğini ifade eden Gündemir, Uzakdoğu’da artan maliyetler nedeniyle pek çok ara malının artık Türkiye’de üretilmeye de başlandığını vurguladı. Gündemir, “Hazır giyimin geldiği nokta yakın tedarik ve otomasyon. Bunu sağlayabilen firmaların ürünü nerden aldığının bir önemi yok. Firmalar artık nakliye süresi, rafta kaldığı süre, satılan ve elde kalan ürünler gibi toplam maliyete bakıyor. Artık sadece alış fiyatına göre değerlendirme yapılmıyor. Türkiye de bu noktada özellikle Avrupa pazarı için öne çıkıyor. Hızlı moda değişimine hızlı yanıt verebilmek bize burada çok büyük imkan sağlıyor. Yeterli donanımımız var” dedi.
Modayı sokakla sosyal medya belirliyor
Tekstil ve hazır giyimde hızlı modaya ayak uydurabilen firmalar oluştuğuna dikkat çeken Gündemir, Zara ile başlayan ama zeminde bütün firmalara yayılan minimum stok ve hızlı tedarik anlayışının teminleri 4-5 haftalara kadar çekmeye başladığını söyledi. “Eskiden modayı bir takım firmalar belirliyordu, şu anda modayı sokakla sosyal medya belirliyor” diyen Gündemir; “Artık hiçbir büyük marka kendi bilgisine güvenemiyor. Yapabildikleri, takip edip hızlı aksiyon alabilmek. Az, hızlı üretim. Stok politikası sıfır. Türkiye de İtalya’dan sonra kumaşı, ipliği, aksesuarları ve dikim teknikleriyle çok farklı ürünleri farklı şekilde sunabilecek kapasiteye sahip” değerlendirmesini yaptı.
İhracatta katma değer 20 dolar
UHKİB üyesi firmaların ilk 9 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17.5 artışla 487 milyon dolar ihracat yaptığını hatırlatan Nüvit Gündemir, Türkiye ortalamasının 3 katı büyüyen ihracatın yılsonunda 650 milyon doları bulmasını beklediklerini açıkladı. Bu yıl özellikle Rusya’ya ihracatın yüzde 140, Çin’e yüzde 128, İsveç’e yüzde 107, Romanya’ya yüzde 400 ve Libya’ya yüzde 731 arttığının altını çizen Gündemir, Amerika pazarında da etkin olmak için harekete geçtiklerini kaydetti. Gündemir, Türkiye’nin ihracat katma değer oranının 1.30 dolar, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün 14.90 dolar olduğunu belirterek, UHKİB üyelerinin katma değer oranının 20 dolar seviyesine yükseldiğine dikkat çekti.
Dokuma ve giyim sektörü yatırımlarını 3 kat artırdı
Geçen yıl Ekonomi Bakanlığı’nın yatırım teşvikleri kapsamında Bursa’da 101 belge dokuma ve giyim alanında yatırım teşvikine bağlandı. 967 milyon lira yatırım teşviki öngörülen yatırımlar bin 282 kişiye istihdam olanağı sağlarken, yatırımların 25’i komple yeni yatırım oldu. Bursa geçen yıl bir önceki yıla göre dokuma ve giyimde yatırım teşvik belge sayısını yaklaşık 3 katına çıkarırken, teşvik tutarını ise 300 milyon lirada 967 milyon liraya çıkararak 3 kat artırdı. Komple yeni yatırımlarda da iki kata yakın bir artış kaydedildi. 2018’in ilk 8 ayı da dokuma ve giyim sektörüne sağlanan teşviklerle umut verdi. Bu yılın 8 ayında 79 belge 800 milyon lira yatırım teşvikine bağlandı. Bin 192 kişiye iş imkanı sağlaması planlanan yatırımların 13’ü komple yeni yatırım için verildi. Yatırımların kalan kısmı tevsi, modernizasyon ve entegrasyon yatırımı oldu.