Asgari ücrete enflasyondan az zam önerisi

İSTANBUL- Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, 2017’de asgari ücretin enflasyonun altında artmasını, böylece ihracatçının rekabette elinin güçlendirilmesini gündeme getirdi.

Büyükekşi, Ekonomi Bakanlığı koordinasyonunda TİM tarafından düzenlenen İhracat Zirvesi 2016’nın ikinci gününde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ihracatta yeni bir hamle yapabilmesi için yeni pazarlara açılması gerektiğini kaydetti. Türkiye’nin 2002-2015 arasında yaptığı ihracatın sadece yüzde 11,2’sinin pazar çeşitlendirmesi kaynaklı olduğu bilgisini veren Büyükekşi, küresel krizden sonraki dönemde pazar çeşitlendirmesi kaynaklı ihracatın toplamda 16 milyar dolara ulaştığını belirtti.

Asgari ücretteki artışın ihracatçılara büyük bir yük getirdiğini dile getiren Büyükekşi, rekabet gücünde önemli zararlara uğradıklarını, dünya pazarlarında rekabet etme konusunda sıkıntılar yaşadıklarını ifade etti. Önceki gün Başbakan Binali Yıldırım’ın 100 liralık desteğin 2017’de de devam edeceğini söylediğini aktaran Büyükekşi, gelecek ay Asgari Ücret Tespit Komisyonunun toplanacağını anımsatarak, bu konudaki taleplerine yönelik şunları söyledi:

“Madem asgari ücret işi enflasyon oranından kurtarıldı, bu sene geçen seneki zammı da gözeterek, enflasyonun altında bir rakamla geçen senenin dengelenmesini gündeme getirmek istiyoruz. Rekabet gücümüzün geriye gitmesini biraz olsun kompanse edebilelim. Çünkü asgari ücrete verilen zam oranı, diğer yüksek ücretli olanları da yukarı itiyor. İşsizlik rakamları açıklandı. Biz iş konusunda büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Özellikle eleman aradığımızda yeteri kadar kalifiye eleman bulamıyoruz. Zaten istediğimiz işe istediğimiz kişiyi bulduğumuzda asgari ücretin üzerinde istihdam ediyoruz. Bunun enflasyondan koparılıp 2017 yılına yönelik rekabet edebileceğimiz bir şekilde uygulamasını arzu ediyoruz.”

100 işçinin üstüne prim indirimi talebi

Büyükekşi, işçi sayısı arttıkça bunun firmalara ilave yükümlülükler getirdiğini belirterek, “Maliye Bakanı, ‘Bundan sonra vergisini düzenli ödeyenlere bir indirim getireceğiz’ dedi. Biz de bunun benzerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından talep ediyoruz” dedi. Personel çalıştıranların teşvik edilmesini isteyen Büyükekşi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 100 işçinin üzerine çıkan iş yerlerinde sigorta işveren payında bir indirim yapmasını istediklerini dile getirdi.

Büyükekşi, işverenin 99 çalışana geldiği zaman durduğuna işaret ederek, bu firmaların ya ikinci bir firma kurduğunu ya da başka düşünceler içerisine girerek yeni eleman almaktansa fazla mesai yaptırdığını veya ikinci vardiya kurduğunu ifade etti.

Kıdem tazminatının işçi ile işveren arasında sorunlar oluşturduğuna da değinen Büyükekşi, bunların ortadan kalkması için Kıdem Tazminatı Fonunun kurulup, işverene yük olmayacak ama işçiye de haksızlık yapılmayacak şekilde bir an önce hayata geçmesini talep ettiklerinin altını çizdi.

Büyükekşi, işsizlik rakamları yükselirken, kendilerinin çalıştıracak işçi bulamadığını, bunun nedenlerinden birisinin yeşil kartla ilgili yaşanan sıkıntılar olduğunu bildirdi.

Bu tür kartı olanların sigortalı olarak çalışmak istemediği yönünde kendilerine hep şikayet geldiğini anlatan Büyükekşi, bu durumun ortadan kaldırılması için bir takım düzenlemelerin hayata geçirilmesini istediklerini sözlerine ekledi. 

"Kıdem tazminatı fonu üzerinde çalışılıyor"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, kıdem tazminatı fonunun kurulmasıyla ilgili çalışmalar olduğunu söyledi.

İhracat Zirvesi’nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Müezzinoğlu, “1975’te yasal düzenleme yapılırken, kıdem tazminatı fonu kurulmasını da yasa önermiş. 41 yıllık bir konu. 2017’de çözebilirsek, 41 kere maşallah demeyi arzu ediyoruz. İşçinin hak ve hukukunu koruyabilmek adına, işverenin de hesabını, kitabını sağlıklı yapabilmesi adına önemli bir düzenleme olacak” dedi.

Müezzinoğlu, bu konuyla ilgili olarak iki üç ay içinde tarafları buluşturmayı amaçladıklarını kaydetti. TİM Başkanı Büyükekşi’nin asgari ücrete enfl asyonun altında zam yapılması önerisi ile ilgili olarak da Müezzinoğlu, ihracatçının rekabet gücüne destek vermek istediklerini söyledi. Ağustosta işsizlik oranının yüzde 11.3’e çıktığını hatırlatan Müezzinoğlu, “Bu dönemde yaklaşık 323 bin istihdam sağlamamıza rağmen işsizlik rakamlarında artışın devam etmesi üzerine bizim özellikle istihdamı, yatırımı, yatırımın peşinden istihdamı teşvik etmemiz gerekiyor. O nedenle çok boyutlu değerlendirerek, inşallah önümüzdeki süreçte asgari ücrette değerlendirmeleri yapacağız” dedi.

Müezzinoğlu, zirvedeki konuşmasında da yeşil kart ve toplum yararına çalışma programlarının, istihdama olumsuz yönde etkileri bulunduğuna dair konuların bakanlığa geldiğini, 2017’de gelir desteğini bakanlık olarak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından devralacaklarını söyledi.

"Süper teşviklerle ihracatta sıçrama olacak"

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, ihracattaki maliyetler yüzde 1 düşürülürse ihracatı en az yüzde 10 artırabileceklerini söyledi.

Tüfenkçi, kriz zamanlarında ihracatçıların yapmış olduğu ihracatlar, ülke ekonomisine kazandırdıkları görünenlerin çok üzerinde olduğunu, bütün çalışmalarında hem üreteni, hem de bunu pazarlayanları desteklemeleri, işlerini kolaylaştırmaları gerektiğini dile getirdi. Tüfenkci, süper teşviklerden yararlanılmaya başlandığında, 2017’den itibaren ihracatta bir sıçrama olacağına inandığının altını çizdi.

Sektörlerin bazen ihracattaki düşüşü gümrüklerdeki uygulamaya bağladığına işaret eden Tüfenkçi, gümrükleri gerçekten kolaylaştırmak ve basitleştirmek istediklerinin altını çizdi. Tüfenkçi, dünyanın küreselleşiyor denildikçe aslında daha korumacı hale geldiğini, bundan dolayı rekabet etmenin daha zor hale geldiğine dikkati çekti. Bakan Tüfenkçi, 2017’den itibaren Gümrük Birliği’nin güncellenmesi noktasında her şey yolunda giderse, burada atılacak adımlarla Türkiye’nin yeni bir trende yeni bir yola gireceğini söyledi. Gümrük Birliği Kanunu'nu yeniden revize ettiklerini aktaran Tüfenkçi, bakanlık adına kendi çalışmalarının bittiğini, diğer bakanlıkların da görüşüne sunulduğunu belirterek, ”Diğer bakanlıklar da görüşlerini ifade ettikten sonra bunu Meclis'in gündemine getirip, Türkiye olarak bu noktada gerekeni yapmamız gerektiğini biliyorum” diye konuştu.

"Banliyö hatlarında sıkıntı yaşıyoruz"

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, İstanbul'da devam eden banliyö hatlarındaki çalışmalarda sorun yaşandığını söyledi.

Arslan, “Adeta hırsız misali, bir yükleniciyle işe girişiyorsunuz. 'İşi bitir' diyorsunuz, 'bitirmem', 'bırak git', 'gitmem'. Bu tip sıkıntılar yaşıyoruz. Biz Marmaray'ın Boğaz altındaki kısmında bunu yaşadık. Ne yazık ki yüzeysel banliyö hatlarını metroya çevirip Marmaray'ı kesintisiz hale getirme konusunda benzer bir sıkıntı yaşıyoruz. Ancak yükleniciye olağanüstü bir pres uygulayarak. 2018'de banliyö hatlarının metro standardına getirilmesi ve özellikle uluslararası taşımacılık anlamında da ana hat trenlerinin çalışabileceği hale getirmeye çalışıyoruz ki Asya ile Avrupa arasındaki yük taşımacılığını, doğu-batı eksenli koridor ile sağlamış olalım” dedi.

Bu projede Bakü-Tiflis-Kars halkasının eksik olduğunu aktaran Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, “Burada şu an çok yoğun bir şekilde çalışılıyor. İnşallah bu sene bitirip 2017'nin başlarında test sürüşleriyle birlikte, hizmete sokup demiryolunu kesintisiz hale getirdiğimizde Bakü üzerinden Kazakistan'a, Çin'e erişebilir hale geleceğiz. Yine Bakü üzerinden Türkmenistan'a, Afganistan'a Pakistan'a ve Çin'in güneyine ulaştırma koridorunu tamamlayarak kesintisiz hale getireceğiz diye konuştu.