12. Türkiye Enerji Zirvesi Antalya'da gerçekleştirildi
Geleceğin enerjisi olarak adlandırılan hidrojen, enerji üretiminde yeşil dönüşümü hızlandırırken, enerji ithalatını azaltacak ve ülkemizin rekabet gücünü arttıracak. Son dönemde kamu tarafında Ar-Ge yatırımları ile desteklenen hidrojen enerjisi, 12. Türkiye Enerji Zirvesi’nde Hidrojen ve Enerji Depolama Oturumunda geniş kapsamlı olarak ele alındı.
12. Türkiye Enerji Zirvesi, 21-22 Kasım tarihleri arasında Antalya’da yapıldı. Enerji Bakanlığı’nın himayelerinde, Enerji Fuarcılık tarafından düzenlenen zirvede, konunun uzmanları hidrojen ve enerji depolama konusundaki güncel teknolojik gelişmeleri aktardı. Polat Enerji CEO’su Arkın Akbay moderatörlüğünde gerçekleşen Hidrojen ve Enerji Depolama Oturumu’na YEO CTO'su Alper Baykut, Thyssenkrupp Asya, Pasifik, Afrika CEO'su Dr. Çetin Nazikkol ile SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Araştırma Koordinatörü Hasan Aksoy konuşmacı olarak katıldı.
"TOGG 2030’larda elektrikli araba piyasasında lider konuma gelecek”
Enerji depolaması konusunda söz alan YEO CTO'su Alper Baykut, “Enerji depolamanın çok fazla alt bileşeni var. Pazar, ürünün hızlı şarj olmasını ve 20 yıl dayanmasını bekliyor. Ama bu o kadar basit değil. Enerji depolama konusundaki standartlar son 10 yılda çok değişti. Günümüz şartlarını göz önüne alırsak 2030’da dünya çok değişecek. Elektrik ve rüzgar santralinden elde edilen enerjiye 2030 yılından itibaren daha çok ihtiyaç duyulacağını tahmin ediyoruz. Enerji depolama konusunda elektrikli arabalar ciddi bir pazar oluşturacak. Türkiye’de TOGG 2030’larda elektrikli araba piyasasında lider konuma gelecek” dedi.
"Yeşil elektrikli ilgili üretim sorunu yaşanmayacak"
Thyssenkrupp Asya, Pasifik, Afrika CEO'su Dr. Çetin Nazikkol ise hidrojenin günümüzdeki öneminden bahsetti. Hidrojen için en büyük maliyetin taşıma olduğunu söyleyen Nazikkol, “Hidrojeni üretiyorsunuz ama bir yere taşımanız lazım. Bunun için yöntem hidrojeni likit hale getirmek. Fakat hidrojen -271 derecede likit hale geliyor. İkinci yöntem ise hidrojeni amonyak haline getirebilirsiniz. Amonyakı taşımak çok daha kolay. Dünyada bu yıl üretilen amonyak miktarı 800 milyon ton. Önümüzdeki yıllarda sadece gemilerde taşınan amonyak miktarı 800 milyon ton olacak. Türkiye’nin yeşil elektrikli ilgili üretim sorunu yaşayacağını düşünmüyorum. Çünkü zaten bu konuda çok fazla şirket var. Yeşil enerjiyi İthal ederseniz maliyeti size fazla olur. Daha önce fosil yakıtla tanınan Orta Doğu ülkeleri şuan yeşil elektrik üretici olmaya çalışıyor. Dünya bambaşka bir noktaya gidiyor” diye konuştu.
"Teknoloji yardımıyla yeni bir enerji dönüşümüne yöneliyoruz"
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Araştırma Koordinatörü Hasan Aksoy ise hidrojenin dünyadaki yerinden bahsetti. Aksoy, “Teknoloji yardımıyla yeni bir enerji dönüşümüne yöneliyoruz. Hidrojeninin dünya genelinde kullanılan enerjinin yüzde 20’sini karşılayacağı öngörülüyor. Hidrojen kimya sektöründe, rafinelerde, amonyak yapımında kullanılıyor. Yakın zamanda ulaşımda, uzun mesafeli yolculuklarda, hava yollarında ve sanayi sektöründe kullanılacak. Hidrojen geleceğin enerjisi olacak” şeklinde konuştu.