10 yüzükle başladı, Paris markası oldu

 

dunya.com -  Satın aldığı takılar sürekli kaybolduğu için kendi yüzüklerini tasarlamaya karar veren Batya Kebudi,  10 yüzükle girdiği takı sektöründe, uluslararası tasarımcı haline geldi. 

 

Moda editörlüğü yaptığı derginin 2009 yılında kapanmasıyla Kebudi’nin hayatında ummadığı bir pencere açıldı. Kendi tasarımlarını üretmeye karar veren genç tasarımcı ‘Batya Kebudi’ markasıyla işe başladı. Bir ay içinde Beymen’de, altı ay içinde ise Paris’te Frank et Fils mağazalarında Batya Kebudi markalı takılar satılmaya başladı. Son olarak Londra mağazalarında ürünlerine yer verilen Kebudi, bir yandan da Bilgi Üniversitesi’nde moda dersleri veriyor. 

 

DÜNYA’ya açıklamalarda bulunan Kebudi, "Kendi tasarladığım bir yüzüğü uzun süre takamıyordum çünkü gören hediye etmemi istiyordu. İşsiz kalınca takı tasarlayıp, ustalara yaptırmaya başladım. İlk olarak on yüzükle başladım. Oradan kazandığımla oniki tane yaptırdım. Onüç, onbeş derken takılar Beymen raflarında yer buldu" diye konuştu.

 

 

Kebudi, tasarımlarının Paris’e uzanış öyküsünü şöyle anlattı;  "İstanbul’da bir kafede arkadaşıma tasarımlarımı gösterirken yan masada oturan biri ilgiyle izliyordu. Fransız mücevher markası Frank et Fils’in satın alma sorumlusu olduğu ortaya çıkan kadın tasarımlarımı Paris’te satmak istediğini söyledi. O zaman henüz ortada ürün yoktu, hatta bu yüzden uzun süre peşimden koşmak zorunda kaldılar."

 

Frank et Fils ile başlayan Paris yolculuğuna devam eden Kebudi, Fransa’da dünyanın dört bir yanından gelen tasarımcıların eserlerinin sergilendiği bir galeride gelecek vaat eden genç tasarımcı seçildi.  Paris’in ardından İngiltere’de ürünlerini satışa çıkan Kebudi, başka ülkeler için de görüşmelerini devam ettiğini bildirdi. 

 

 

 

Türkiye’de Ajda Pekkan’dan Güler Sabancı’ya, Fatih Terim’den Gülben Ergen’e, iş, sanat ve spor dünyasından bir çok ismin tasarımlarını taktığını bildiren Kebudi, dünyada ise Sex and the Cities dizisinin tasarımcısı Patricia Field’den Francesca Versace’ye kadar bir çok ünlü tarafından tercih edildiğini kaydetti.  

 

 

 

Çocukluğunun Antakya’da geçtiğini belirten Kebudi, "Ezan, çan, hazan sesi ile büyüdüm. Antakya’nın çok kültürlü ortamı tasarımlarıma da yansıdı. Türk filmlerinden de etkileniyorum. Seyahatlerimde gördüklerim, okuduğum kitaplar tasarımlarıma giriyor. Hikayesi olmayan tek bir tasarımım bile yok çünkü işimi hayatımın bir uzantısı olarak görüyorum. Ne yaşıyorsam, oraya da aynısı yansıyor" diye konuştu.