'Lojistikte yabancı yatırım durdu yerlinin dışa açılımı hızlandı'

 Yakın bir geçmişe kadar global firmaların büyük ilgi gösterdiği Türk lojistik sektörü, bölgede ve Türkiye’de yaşanan siyasi gerginlikler nedeniyle özellikle yatırım konusunda bu ilgiyi kaybetti. Sektörde yabancı yatırımın durduğunu dile getiren UTİKAD Başkanı Turgut Erkeskin, firmaların yatırım için güvenli ortam aradığını vurguladı. Güncel global lojistik endeksleri de Erkeskin’in açıklamalarını destekliyor. Bir yıl öncesine kadar global yatırımcıların büyük ilgi gösterdiği Türk lojistik sektörü, Agility 2016 Yeni Gelişen Pazarlar Lojistik Endeksi’nde de düşüşe geçti. Bu endekste ‘Pazarın Dış Dünya ile Bağlanabilirliliği’ kısmında ilk 3 ülke BAE, Malezya ve Çin olarak belirlenirken, Türkiye önceki endekse göre 3 sıra gerileyerek 18. sırada yer aldı. Türkiye, “Geleceğin En Önemli Lojistik Pazarları” arasında ise 11. sırada yer alırken bir önceki yıla göre 1 sıra geriledi. Türkiye, lojistik yatırımlar için en cazip pazar sıralamasında ise yerinde sayarak 10. sırada yer aldı. Yabancı yatırımın kesilmesi dikkat çeken bir trend. Ancak bir yandan da Türk firmalarının dışa açılımında hızlanma gözleniyor. '

'Yabancılar sürekli kapımızı çalardı' 

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkanı Turgut Erkeskin, yakın bir geçmişe kadar Türk lojistik sektörüne büyük ilgi olduğunu hatırlatarak, “Bir- iki sene öncesine kadar yabancı firmalar sürekli derneğin kapısını çalardı. ‘Biz Türkiye ile iş yapmak istiyoruz. Türkiye’de yatırım yapmak istiyoruz’ diyordu. Firma satın almak ya da ofis açmak gibi hangi modelle gelecekleri konusunda bizden fikir alıyorlardı.Bugün artık nerdeyse sıfıra indi bu ilgi. Türkiye’den çıkan yok ama o eski yabancı ilgisi yok. Çünkü, lojistik kendisine ekonomik ve siyasi olarak güvenli yerler arıyor"diye konuştu. Erkeskin, yatırım konusunda çekimser olan bu firmaların Türk firmaları ile iş yapma konusunda ise ilgilerinin devam ettiğini söyledi. 

2015’te firmalarda büyüme olmadı 

Erkeskin, yabancıdaki ilginin azalmasına karşın Türk lojistik firmalarının ise yurtdışındaki yatırımlarının arttığını belirterek, şunları söyledi: "Önümüzdeki 8-10 yıl içinde dünya devi olarak gördüğümüz firmaların operasyonel büyüklüğünde Türk firmaları çıkacak. Bunların sayısı da az olmayacak. Bu konuda çalışan firma sayısı 10'a yaklaşıyor. Bunu sadece lojistik alanda görmüyoruz. Liman işletmeciliği alanında da var. Ekvator, İtalya gibi ülkelerde liman alıp işletiyoruz. Liman işletmeciliği konusunda ülke yetmemeye başladı. Biz bu konuda daha cesuruz. Dolasıyla bu yatırımlar şu anda gidiyor. Hava yolu şirketlerinin de belki uçuş hatlarında daha rahat olabilmek adına da olsa bir takım yatırımları var. Yurtdışına yayılıp oralarda yapılanmaya başladık. Lojistikte verimliliği artırabilmek için büyüklük çok önemli. Siz hacminizi kapasitenizi artırabildiğiniz sürece ölçek ekonomiden istifade edip birim başına maaliyetlerinizi düşürebiliyorsunuz” 

2015 yılının lojistik sektörü için kötü geçtiğini dile getiren Turgut Erkeskin, firmaların çok düşük navlunla çalıştığını hatta bazı üyelerinin dernek aidatlarını ödemekte zorlandığını ifade etti. Erkeskin, “Firmalarla görüştüğümüz zaman büyüme olmadığını görüyoruz. Özellikle de büyük firmalar için bu geçerli” dedi. Erkeskin 2014 yılında sektörün yüzde 16 büyüdüğünü hatırlatarak, olumsuz gelişmeler yaşanmasaydı 2015’te büyümenin katlanabileceğini dile getirdi. Erkeskin, orta ve küçük boy işletmelerde ise işlerin azaldığını gördüklerini aktardı. 

Bölge ülkede yaşanan gelişmeler nedeniyle Avrupa ve ABD’nin Türk lojistik sektörü için öneminin arttığına dikkat çeken Erkeskin, niş alanlara yönelmenin de firmaların rekabet gücünü artıracağına dikkat çekti. Erkeskin, “Türkiye, özellikle tekstil ve hazır giyim sektörüne yönelik e-ticarette ülke içerisinde çok ciddi atılım yaptı. Bunun mutlaka yurtdışı uzantıları da olacak. Türkiye’nin bu konuda büyük potansiyeli var. Yakın coğrafyaya da e-ticareti biz yapabiliriz. Bu konuda üstünlüğe sahip olabiliriz. Bundan sonra Türkiye’nin lojistikte gelişimi biraz da bu özel servislerin verilmesine yönelik gelişecek. Firmaların biraz daha özel hizmetlere yönelmesi gerekiyor" dedi.

Agility 2016 Lojistik Endesi'nde geriledik!

Yedi yıldır yayınlanan ve 45 ülkeyi büyüklük, iş ortamı, altyapı ve diğer lojistik cazibe faktörleri açısından değerlendiren Agility 2016 Emerging Markets Logistics Index (2016 Yeni Gelişen Pazarlar Lojistik Endeksi) kapsamında gerçekleştirilen araştırmaya katılan bin 100 lojistik sektörü yöneticisinin yüzde 61’i 2016’da küresel ekonomide belirsizlik ve kırılganlık öngörüyor. Araştırmaya göre en fazla büyüme vaat eden ülke Hindistan oldu. Başbakan Narendra Modi’nin reformları ve güçlü ekonomik performans ile Hindistan 2 sıra yükselerek Çin ve BAE’nin ardına yerleşti. Endeksin ilk 10'unda sırasıyla BAE, Hindistan, Malezya, Suudi Arabistan, Brezilya, Endonezya, Meksika, Rusya ve Türkiye lojistik yatırımlar için en cazip ilk 10 pazar olarak yer aldı. 

Diğer ülkeler sıralamada ilerlerken Türkiye yerinde saydı ve yine son sırada yer aldı. ‘Pazarın Dış Dünya ile Bağlanabilirliliği’ endeksinde ilk 3 ülke BAE, Malezya ve Çin olarak belirlendi. Türkiye önceki endekse göre 3 sıra gerileyerek 18. oldu. 

Türkiye, “Geleceğin En Önemli Lojistik Pazarları” sıralamasında da bir basamak geriledi ve 11. oldu.

'Lojistik master planının 2 yıl içinde hazır olması bekleniyor'

Turgut Erkeskin, 2016'da UTİKAD’ın en önemli gündem maddesinin lojistik master planı olduğunu ifade etti. 

Erkeskin, lojistik master planının aralık sonunda bakanlıkta ihaleye çıktığını, yeterliliklerin toplandığını ve ocak sonuna kadar süre tanındığını belirtti. 

Bundan sonraki aşamada önümüzdeki iki yıllık süreçte lojistik master planının hazır olmasını beklediklerini ifade eden Erkeskin, şöyle konuştu: 

“Master planın hazırlığı bizim için önemli. Türkiye’nin nasıl plandığını göreceğiz. 'Nasıl yatırımlar yapılmalı? Ne tür ihtiyaçlar var'? bunları göreceğiz. İhaleye giren firmalar için belirli yeterlilik koşulları var. Bunlardan en önemlisi bugüne kadar en az 2 milyon 700 bin liralık bir projeyi gerçekleştirmiş olmak lazım. Bu oldukça büyük ve kritik bir miktar. Çok fazla firma olabileceğini düşünmüyoruz. Belki de bakanlığın bu konuda revizeye gitmesi gerebilir. Mutlaka onların da rakam belirlerken baz aldıkları bir takım veriler vardır. Dolasıyla süreci yakından takip ediyoruz.”