'Girişimcilik lisede ders olmalı'

Dünya Girişimciler Organizasyonu’nun Türkiye Başkanı Ayşe Can Bayraktar’a göre girişimcilik lisede ders olarak verilmeli. Ona göre gençler doğru örnekleri ne kadar çok görürse, girişimciliğe o kadar yönelecek

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ozlem_ermis-001.jpg

İSTANBUL - Dünyada 40 ülkede 10 bine yakın üyesiyle global bir girişimcilik ağı olan Dünya Girişimciler Organizasyonu’nun (EO) yeni Başkanı Ayşe Can Bayraktar, girişimciliğin liselerde ders olarak okutulması gerektiğini düşünüyor. EO’nun en önemli misyonlarından biri girişimcilik konusunda eğitim verilmesi. Türkiye birimi de bu yolda Darüşşafaka’da bir girişimcilik merkezi kurmuş. Bayraktar, “Girişimcilik başlar, bir çıkıştan sonra düzlüğe geçer. O noktadan sonra ya tekrar çıkış başlar ya da düşüş. Girişimcilerin o ilk düzlükte desteğe ihtiyacı olur. EO, bunun için kurulmuş organizasyonlardan biri. Böyle organizasyonlara çok ihtiyaç var” diyor. 

EO Türkiye Başkanı Ayşe Can Bayraktar, İngiltere’de ve Türkiye’de işletme eğitimi almış. Ancak onun girişimciliği de pek çok diğer örnek gibi ilk gençliğinde başlamış. Lise yıllarında uygun ürünler bulup onların satışına başlamış, üniversitede okurken de hep çalışmış. Üniversite bitince New York ve New Jersey’de staja gitmiş. Bir liman şirketinde çalışmış Amerika’da. Daha sonra Türkiye’ye dönmüş ve fizik tedavide kullanılan tens aletlerinin ithalatını yapan ilk kişi olmuş. Bayraktar, “Benim ailemde bu anlamda girişimci yok, nasıl yürüteceğimi bilemedim ve süreklilik sağlayamadım o işte. Oysa büyük bir potansiyeldi, tecrübe ve bilgi eksikliğinden yarım bıraktım” diyor. 

Bu ilk girişimcilik macerasını sürdürememek, Bayraktar’ın profesyonel hayata geçişine neden olmuş. Önce sigorta sektörüne girmiş, daha sonra Eximbank’ta çalışmış. Daha sonra evlilik hayatı başlamış ve Bayraktar ailesine dahil olduktan sonra holding bünyesindeki şirketlerde görev almış. Ama serde girişimci ruh var, bir süre sonra profesyonel hayatın güvenli limanından ayrılıp bir ortağıyla 9 yıl önce Rotal isimli bir şirket kurmuş. Telekomünikasyon ve fiber optik teknolojiler alanına odaklanan bir firma Rotal. Operatörlerin alt yapıları ile ilgili ürünler temin ediyor Rotal. Yabancı ortaklıktan gelen know-how ile Türkiye’de Rotal markasıyla ip- TV sistemleri, modem üretimi yapıyor. Daha sonra Türkiye’de entegratör sıkıntısı olduğunu görüp ‘akıllı projeler’ üzerinde uzmanlaşılmış. 

IMF’den teşekkür mektubu alan şirketlerden olduk 

Kongre Vadisi projesi Bayraktar’ın en gurur duyduğu projelerden. IMF toplantısı ile açılan Vadi’nin fiber optik altyapısının inşaat sürerken zamanında tamamlanması sonrası Rotal, Para Fonu’ndan teşekkür mektubu alan firmalardan biri olmuş. Daha sonra Rotal, fiber optik teknolojilerde içerik alanında çok önemli bir boşluk olduğunu görerek bu alana da yönelmiş. “Eğitim laboratuarları kurmaya başladık. Hala üniversitelerde fiberoptik laboratuarları yok. Biz üniversiteler ve meslek liseleri bünyesinde laboratuarlar kuruyoruz. Teknolojiyi eğitimde yakalamak zorundayız. Bu açıdan yaptığımız iş bize çok keyif veriyor” diye anlatıyor yaptıkları çalışmaları. Şimdi Rotal ile ihracat hedefi var, iki ülkeyle bağlantı kurulmuş. Bayraktar ayrıca TOEFL İngilizce sınavlarını yapan kuruluşun Türkiye temsilcisi olduklarını anlatıyor. Mobil ve internet üzerinden İngilizce eğitim veren programı anlatıyor heyecanla, herkesin cep telefonundan İngilizce öğrenebilmesine imkan veren bir mobil öğrenim programı. 

Uzaktan sağlık hizmeti vermek için şirket kurdu

Şimdi yeni bir şirket daha gündemde, Optitek diye yeni bir şirket daha kurmuş Bayraktar. 2 yıldır üzerinde çalıştıkları bir sağlık projesi için kurulmuş Optitek. Projeleri TÜBİ- TAK’tan onay almış, uzaktan sağlık hizmeti sunacak bu yeni iş için de gerekli yasal düzenlemelerin tamamlanması bekleniyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün Afrika’ya sağlık hizmetlerinin sunumunda ‘uzaktan erişim’e odaklandığını anlatıyor Bayraktar. “Türkiye’nin de sağlık hizmeti ulaştırılamayan pek çok insan var. Büyükşehirlerde ise gece 3’te çocuğu için hastaneye gitmenin zorluğu var. Hayal ettiğimiz iş hayata geçince tek bir telefonla sağlık hizmetine ulaşabilecek bu insanlar” diyor. 

İmkanlar çok arttı ama gençler haberdar değil 

Girişimci ruh böyle bir şey, sürekli yeni fırsatları görüyor, ona yönleniyor, bu yeni alanı öğreniyor, öğrenmekten haz alıyor ve başarıya kilitleniyor. “Benim için girişimcilik katma değer yaratmak ve ülkeye istihdam sağlamak demek” diye anlatıyor Bayraktar. Ona göre artık Türkiye’de girişimcilere sunulan çok sayıda destek var, ama bu ekosistemin içinde olmayanlar bundan çok da haberdar değil. “TÜBİ- TAK var, KOSGEB var, bankaların girişimcilere yönelik kredileri var, kuluçka merkezleri kuruluyor... 

Geçenlerde İstanbul’un merkezinde olmayan, yeni kurulan bir üniversitede bir konuşma yaptım. Girişimciliği anlattım. Öğrencilerin büyük çoğunluğu imkanlardan haberdar değildi. Girişimciliğin aslında liseden ve üniversite yıllarından çocuklara verilmesi gerek ki onlar da bunu kariyer olarak görsünler.” 
Darüşşafaka bünyesinde bir girişimcilik merkezi kurmuş EO. “Hem öğrencilerin yaratıcılıklarını artıracakları hem de Intel ve Microsoft işbirliği ile girişimcilik dersleri veriyoruz” diyor Bayraktar. Ona göre yeni nesil doğru örnekleri ne kadar çok görürse girişimciliğe o kadar yönelecek. 

Çok girişim hayatına devam edemiyor, mentörlük önemli 

Türkiye’de çok sayıda yeni şirket kuruluyor son dönemde ancak çok sayıda start-up da hayatına devam edemeyip kapanıyor. İlk girişimini, çok doğru bir konuyu yakalamış olmasına rağmen sürdürememiş Bayraktar ve bu tecrübenin de etkisiyle genç girişimcilere ‘mentörlük’ yapılmasının öneminin altını çiziyor. Bayraktar, girişimciler için EO’nun da mentörlük görevi üstlendiğini anlatıyor. Düzenlenen toplantılarda yurtdışından başarılı CEO, uzman ve girişimciler Türkiye’ye getirilip konferanslar düzenleniyor. Baraktar, “Bu noktada sadece başarı değil, yaptıkları hataları ve başarısızlıklarını da anlatmalarını istiyoruz” diyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir