Trafik ve güvenlik sorunu okulda ‘yatılılık’ geleneğini canlandırıyor

Büyük şehirlerde trafikte kaybedilen zaman ve güvenlik endişeleri ‘yatılılık’ talebini artırmaya başladı. Aileler, çocuklarının spor yapıp kültürel faaliyetlere katılmasını istedikleri için bu seçeneğe yöneliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

kezban_karaboga-030.jpg

Eğitim sisteminde yatılılık yeniden ilgi görmeye başladı. Aileler çocuklarını iyi bir okula göndermek istiyorlar. Fakat özellikle büyük şehirlerde trafik sorunu nedeniyle gündüz eğitim yapan okullarda çocuklar zamanlarının büyük bölümünü trafikte harcıyor. 

Öğrenciler erken saatlerde yola çıktıkları için spor yapmaya ve kültür-sanat faaliyetlerine vakit ayıramıyorlar. Bunlara bir de güvenlik sorunu eklenince ailelerin özel okullarda yatılılık taleplerinin arttığı ifade ediliyor. SEV Genel Müdürü Binnur Karademir, “Büyük şehirlerde ailelerden bu yönde talep geliyor. Biz şu anda Tarsus Amerikan Koleji (TAC) ve İzmir Amerikan Kolejlerimizde (ACI) yatılılık geleneğimizi devam ettiriyoruz. Ama Üsküdar Amerikan Kolejinde de yatılılık olması yönünde talepler geliyor” dedi. Karademir, “Tarsus Amerikan Koleji’ne çevre şehirlerden gelenlerin sayısı hızla artıyor. Adıyaman’dan Osmaniye’ye, Mardin’den Gaziantep’e birçok ilden yatılı öğrencimiz var. İstanbul, Ankara, İzmir gibi dev metropollerden ve büyük şehirlerden, birçok farklı okul seçeneğine rağmen Tarsus’a gelen öğrenci sayısı artıyor” diye konuştu. 

Tarsus Amerikan Koleji(TAC), yaklaşık bir buçuk asırdır eğitimveriyor. Bölgenin tek yatılı özel okulu. Yatılılık uygulamasına okulun kurulduğu 1800’lü yıllarda başlanıyor. Sisteme 1986’da bir dönem ara veriliyor ancak erkek öğrenciler için 2001-2002; kız öğrenciler için ise 2008-2009 eğitim yılında yeniden başlanıyor. Toplam 148 öğrenci kapasitesi var. Bugün TAC’de toplam 376 öğrencileri olduğunu ve bunların 64’ünün yatılı öğrencilerden oluştuğunu aktaran SEV Genel Müdürü Binnur Karademir, yatılığın akademik başarıyı artırdığına da dikkat çekti. Karademir, “Öğrencilerimiz yatılı öğretmenleri ile gece-gündüz birlikteler. Bu akademik başarı açısından da avantaj yaratıyor. Ders saatlerinin dışında, etüt saatleri, spor ve sanat etkinliklerine katılıyorlar. Toplum hizmetleri ile gelişerek, bağımsız yaşamayı ve ayakları üstünde durmayı erken yaşta öğreniyorlar” diye konuştu. 

Tarsus Amerikan Koleji (TAC) Müdürü Günseli Yüksel de “TAC’nin yatılı okuyan mezunları; yatılılığın kendilerine kattığı en önemli değerlerin, ‘uzlaşma yeteneği’, ‘güçlü dostluklar’ ve ‘küçük yaşta kendi ayaklarının üstünde durabilmekten kaynaklanan özgüven’ olduğunu söylüyorlar. Bunlar önemli yetilerdir” şeklinde konuştu. Tarsus Amerikan Koleji Başdanışmanı Andrew Leathwood ise ”Yatılılık dendiğinde, söylenecek en önemli fark her öğrencinin kocaman bir aileye sahip olmasıdır. Üstelik bu büyük aileyle gece gündüz bir arada yaşıyorlar” dedi.

Öğrenciler ne diyor?

''Paramı ay başına kadar idare etmeyi öğrendim''

 Metehan Mertoğlu 10. sınıf/İstanbul 

Tarsus’ta okumak beni kesinlikle olgunlaştırdı, iletişimimi geliştirdi, ekonomiyi öğretti (parayı ay başına kadar idare etme). Burada yatakhanede Türkiye’nin her yerinden insan var. Doğusundan, batısından, kuzeyinden, güneyinden. Bu demek oluyor ki benim artık Türkiye’nin hemen hemen her yerinde bir ailem ve başımı sokabileceğim bir evim var. İstanbul’da bunu bulabilir miydim bilmiyorum. 

“Yatak toplama alışkanlığı edindim” 

Selin Gürdikan / 9. sınıf /İstanbul 

Yatılı olmaya özeniyordum o yüzden kolay karar verdim. Yatılılık sayesinde daha sorumluluğunun bilincinde ve daha derli toplu biri oldum. Yatak toplama alışkanlığı edindim. Zamanımı daha iyi değerlendirmeyi öğrendim. Kardeşlerim ve yatılı kızlarla yaptığımız “dövüşler” konusunda detaylara gerek yok herhalde. Bu arada birçok yerel yemek de öğrendim. 

“Odamı farklı insanlarla paylaşmayı öğrendim” 

Sude Sevindi / 9. sınıf / Aksaray 

Yatılı olmak, hem farklı hem de eğlenceli bir deneyim. Hayatımdaki en büyük değişiklik, odamı farklı insanlarla paylaşmaya başlamak oldu. Değişik fikirlere saygı göstermeye dikkat ediyorum. Ayrıca gün içerisindeki aktivitelerimi belli saatlere yaydım. Bu da bana zamanı verimli kullanmayı öğretti. Yatılılık beni olumlu etkiledi. Daha sorumluluk sahibi ve sosyal bir insan oldum. Daha cesur bir birey oldum. 

“Yatakhane mavraları çok eğlenceli oluyor” 

Ziya Kayalı / 11. sınıf / Gaziantep 

Yatılı okumak tamamen benim fikrimdi. Er ya da geç ailemizden ayrılacağız. Ben erken ayrılmayı seçtim. Bu da bana birçok şey kazandırdı. Yatılı okumak; zamanı doğru kullanmayı, planlı programlı yaşamayı, kendi ayakları üzerinde durmayı öğretiyor. Yatılıyla ilgili bir sürü iyi kötü anılarım oldu. Ama içlerinde en eğlenceli olanı yatakhanede geceleri yapılan mavralardı (şakalar). Şu an ne konuşursak o mavraları konuşup gülüyoruz. Yatakhanenin o özel zamanları hiçbir zaman unutulmayacak anılar olacak benim için.

Bazı TAC’lı yatılılar

►Muhtar Kent

►Özdemir, Şevket, Erol, Ömer ve Demir Sabancı

►Burhan Karaçam

►Erkut Yücaoğlu

►Hasan Güleşçi

►Mehmet Yaltır

►Uluç Gürkan

►Mete Akyol

►Ahmed Akgiray

►Ayhan Sicimoğlu

SEV Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet T. Nane (TAC’84):

Yatılılık eski parlak günlerine dönüyor 

SEV Okulları, yatılılık kültürünün en köklü olduğu kurumların başında geliyor. Geçtiğimiz yıllarda bu kültür tüm dünyada ve Türkiye’de olduğu gibi biraz gerilemişti. Okullarımızdaki yurtlar kapanmış ve okullarımıza şehir dışından öğrencilerin gelmesi bir hayli zorlaşmıştı. Şimdi SEV Okulları’nda yatılılık kültürü eski parlak günlerine geri dönüyor. Pırıl pırıl yeni yurtlar, öğrencinin her türlü ihtiyacını karşılayan geniş odalar, etüt merkezleri, kütüphaneler, spor salonlarıyla hem öğrencilerin hem velilerin ilgisini çekiyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir