Teknolojiye yatırım eğitimde başarıyı garantilemiyor
OECD, eğitim teknolojilerine yatırımın akademik performansa etkisini inceledi. Rapora göre teknoloji başarıyı garantilemiyor.
Malum milyonlarca öğrenci karne aldı ve 15 tatil başladı. Bir düşünün insan 15 günde neler yapmaz ki? En az 2 kitap bitirebilir, bir şiiri ezbere okuyacak kadar öğrenebilir, daha önce hiç gitmediği, bilmediği şehirlere gidebilir, görebilir. Hele bir de bir çocuksa yapacak şey bulmak güç değildir. Sırt çantasını atar atmaz bütün evren bir oyun sahası haline gelir. Koşar, zıplar, terler, düşer, kalkar, tanışır, öğrenir…
Peki, Türkiye’de çocuklar 15 tatillerde ne yapıyor? Ya da doğru soru şu: Türkiye’de çocuklar okuldan çıktıktan sonra ne yapıyor? Tahmin etmek zor değil. Önce güç bela ödevleri tamamlıyorlar sonra televizyona takılıyor sonra da tabletlerde sosyalleşiyorlar. Ya da şöyle söyleyeyim: Hepsini birden yapmaya çalışıyorlar. Bu girişi yazdım çünkü OECD, öğrencilerin okul sonrası aktiviteleri ile ilgili ilginç sonuçlar çıkartabileceğimiz bir rapor yayınladı. Raporun adı: ‘Öğrenciler, Bilgisayar ve Öğrenme: Bağlantıları Kurmak’.
OECD bu raporda eğitim teknolojilerinin akademik performans üzerindeki etkilerini inceledi. 70 ülkeyi ele aldı ve rapordan çıkan sonuç şu oldu: Okullarında eğitim teknolojilerine yüksek yatırım yapan ülkelerin akademik performansları sanıldığının aksine artmıyor. Yani teknoloji başarıyı garantilemiyor. Mesela tablet ve bilgisayar ile daha fazla vakit geçiren öğrencilerin ölçülü kullananlara göre akademik başarılarının düşme eğilimleri daha yüksek oluyor. Bakın şu nokta çarpıcı:
Çin ve Kore’nin ‘teknoloji’ ihtiyatı
Kore’de öğrencilerin yüzde 42’si ve Şangay-Çin’de öğrencilerin yalnızca yüzde 38’i okulda bilgisayar kullanıyor. Yani Kore ve Çin’de okullarda teknoloji kullanımı o kadar yaygın değil gibi görünüyor. Fakat bakın çarpıcı nokta şu: Okullarında teknoloji kullanımına bu kadar ihtiyati yaklaşan Kore ve Çin; Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı’nın (PISA)’nın dijital okuma ve bilgisayar tabanlı matematik testlerinde en iyi performansı gösteren ülkeler olarak öne çıkıyor. Yine bu iki ülkede öğrencilerin bilgisayar başında geçirdikleri süre diğer ülkelere göre en düşük seviyede. Şangay-Çin’de öğrenciler hafta içi okul dışında günde 39 dakikalarını internette geçiriyorken, Güney Koreli öğrenciler 41 dakikalarını internette harcıyor.
Son yıllarda eğitimde gösterdiği performans ile adından sıkça söz ettiren Finlandiya'da ise öğrenciler ise 99 dakikalarını internet başında geçiriyor. Bu oran OECD ülkelerinde ortalama 104 dakika.
Türkiye'de durum nedir?
Türkiye’de 'evinde en az bir bilgisayara sahip' olan öğrencilerin oranı 2012 verilerine göre yüzde 70.7. Türkiye'de hafta içi okul dışında öğrenciler günde 52 dakikalarını internette geçiriyor. Yani Türkiye'de de internet başında geçirilen süre PISA sınavlarında üst sıralarda yer alan ŞangayÇin’de, Güney Kore'de ve Finlandiya’da olduğu gibi OECD ortalamasının altında kalıyor. Ancak, Türkiye, bu 3 ülkede olduğu gibi PISA sınavlarında iyi sonuç alamıyor. İşte bu nedenle; “Türkiye nerede hata yapıyor?” diye sormak gerekiyor. Bu arada sömestr tatiline çıkan tüm öğrenci ve öğretmenlere de verimli geçen bir tatil dileriz.
