Türkiye - Suriye dünya gündeminde

Dünya basını, Türkiye ve Suriye yakınlaşmasını konuşuyor. Son olarak AP, olası yakınlaşmanın bölgeye yansımasını kaleme aldı. Buna göre, ticaret resmileşmesiyle iki ülke kazanacak… Arabulucu ülke Irak da Türkiye ile ilişkileri artıracak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Emre ERGÜL

Dünyaca ünlü ha­ber ajansı Asso­ciated Press (AP), Türkiye ile Suriye arasın­da son aylarda esen barış rüzgarlarına dikkat çekti. “Masada Türkiye ile Suri­ye arasında bir yakınlaş­ma var.

Bu bölge için ne anlama geliyor?” başlık­lı haber analizinde Ame­rika merkezli ajans, Cum­hurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın attığı adımları öne çıkardı. “Erdoğan, iki ülke ilişkilerinin bozuldu­ğu 2011'den bu yana ilk kez Suriye Devlet Başkanı Be­şar Esad ile yakında görü­şebileceğini belirtti” diye başlanan analizde karşı­lıklı uzatılan zeytin dalla­rının ardında iki etkin ne­den olduğuna dikkat çekil­di: Irak ve ekonomi…

2011’den bu yana iki ül­ke arasında çeşitli adım­lar atıldı ancak hiçbiri so­nuç getirmedi. “Peki bu­gün faklı olan ne?” diyen soran AP, önce Rusya’yı işaret etti: “Esad hüküme­tinin sıkı destekçisi, ama aynı zamanda da Türkiye ile de yakın ilişkileri olan Rusya, iki ülke arasında yakınlaşma olması için bastırıyor.” Türk, Suriyeli ve Rus Dışişleri Bakanla­rının Aralık 2022’de top­landığına dikkat çekilen analizde bu kez Rusya dı­şında bir ülkenin öne çık­tığına işaret etti: “Rusya görüşmeleri desteklese de bu kez bir ülke, Irak, S. Arabistan’la İran arasın­daki görüşmelerde oldu­ğu gibi Türkiye-Suriye gö­rüşmeleri için de arabulu­culuk teklif etti.”

Askeri müdahale tehdidini saptırmak

AP’ye konuşan Century International adlı think tank kuruluşundan Aron Lund, bunun önemini şöy­le anlattı: “Irak bu inisiya­tifi, Türkiye’nin (Irak top­raklarındaki) PKK’ya kar­şı baskısını engellemek için almış olabilir. Bağdat, Suriye ile yakınlaşmayı destekleyerek, Türkler­le bir tür olumlu ilişkiler kurmak ve (askeri) müda­hale tehdidini saptırmayı deniyor olabilir.”

Yakınlaşmanın ardın­daki ekonomik neden iddiası da Floransa’da­ki Avrupa Üniversitesi Enstitüsü’nden Joseph Daher’den geldi. İsviçreli profesöre göre, iki ülke bu yakınlaşmadan “ekono­mik kazanım” elde etme­yi hedefliyor. Daher, şöyle konuştu: “(2011’den bu ya­na) Ticaret hiçbir zaman tamamen durmadı. Aracı­lar aracılığıyla gerçekleş­ti. Ancak diplomatik iliş­kilerin yeniden kurulma­sı, resmi ticaretin yeniden başlamasına ve ticaretin daha akıcı hale getirilme­sine olanak sağlayacak.”

Erdoğan ve Esad’ın da Amerika Başkanlık se­çimlerini beklediklerini söyleyen Lund, ekonomik ve siyasi açıdan uzun va­dede bir iş birliğin iki tara­fın da yararına olduğunun altını çizdi: “Mantıken bir şekilde bir Türkiye-Suri­ye iş birliği gerekli. Onlar komşular. Birbirlerine sı­kışıp kalmış durumdalar ve mevcut çıkmazın onla­ra hiçbir faydası yok.”

Haziran 2011’den itibaren ilişkiler baş aşağıya gitti

İki ülke ilişkileri, Mart 2011’de başlayan Suriye iç savaşı sonrası Şam yönetiminin Haziran 2011’de düzenlediği Cisr eş Şuğur operasyonu ile koptu. 3 bin Suriyelinin Türkiye sınırına sığınması üzerine Ankara olayı “Vahşet” olarak nitelendirdi. Aynı yılın ağustos ayında dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davuoğlu, Suriye’ye gidip Beşar Esad’la 6 saat görüştü, bir sonuç çıkmadı. Suriye’den göç akınları ve 3 Ekim 2012’de Tel Abyad’dan ateşlenen iki top mermisinin Akçakale’ye düşmesi ilişkileri gerdi. 11 Mayıs 2013’teki Hatay’ın Reyhan ilçesinde bombalı saldırılar düzenlendi, 155 kişi öldü. Türkiye, Suriye istihbaratını suçladı.