Türkiye Maarif Vakfı okullarında 'yapay zeka' müfredatı hayata geçiriliyor

Uluslararası okullar ağı bakımından dünyada ilk beşte yer alan Türkiye Maarif Vakfı (TMV), 'yapay zeka' alanında hazırlığını yürüttüğü yeni müfredatını 2024-2025 eğitim öğretim döneminde pilot okullarda uygulamaya başlayacak.

AA
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye Maarif Vakfı'nın 17 Haziran 2016'da TBMM tarafından kabul edilen kanunla, yurt dışında anaokulundan üniversiteye kadar her düzeyde eğitim yapmak üzere kurulduğunu aktaran Başkan Birol Akgün, geçen süre içerisinde Türkiye'yi yurt dışında hakkıyla temsil edebilecek kalıcı, sürdürülebilir ve kaliteli eğitim veren bir uluslararası eğitim markası olmak için çalıştıklarını anlattı.

Uluslararası alanda çalışan bir kurum olarak yapay zeka alanındaki gelişmeleri çok yakından takip ettiklerini belirten Akgün, pandemi döneminde eldeki tüm teknolojik imkanları kullanarak öğrencilerle ilişkiyi hiç kesmeden uzaktan eğitim metotları kullandıklarını ve bir eğitim kaybına engel olduklarını anlattı. İstanbul'da 2022'de düzenledikleri ve ana konusunu 'yapay zeka ve eğitim' olarak belirledikleri Eğitim Zirvesi'nde de dünyadaki belli başlı ülkelerin yapay zeka uzmanlarını bir araya getirdiklerini hatırlatan Akgün, ayrıca Hong Kong'da düzenlenen konferansta da ABD ve Avrupa'daki gelişmelerin yanı sıra Çin'deki yapay zekanın eğitim alanındaki uygulamalarını yakından öğrenme fırsatı bulduklarını söyledi.

Pilot okullardaki lise 1 öğrencileri yapay zeka müfredatında eğitilecek

OECD ve Avrupa Konseyi'nde de çok ciddi şekilde Çin kökenli uzmanların bu alanda çalıştığını gördüklerini aktaran Akgün, yaptıkları tüm bu ön hazırlık sürecinin ardından Maarif Vakfı Okulları'nda yapay zeka ve dijitalleşme alanında çalışmaları yoğun şekilde sürdürdüklerini belirterek, şöyle devam etti:

"Dünyadaki gelişmeleri gördükten sonra Maarif Vakfı Genel Merkezimizde yapay zeka çalışma grubu oluşturduk. 2024-2025 eğitim öğretim yılında belirlediğimiz bazı pilot okullarımızda kullanmak üzere lise 1. sınıflar için yapay zeka ders müfredatı ve ders materyallerini oluşturuyoruz. ABD'den bir uzman ekiple de yakından çalışıyoruz. Ortak çalışmayla bir şekilde müfredat ve ders kitapları ile öğretmen el kitaplarını hazırlıyoruz ve eylül başında da bu dersi verecek öğretmenlerin eğitimine başlıyoruz. Gelecek yıllardan itibaren yapay zeka müfredatını liselerden belki ortaokul seviyesine çekeceğiz, hatta dijital yeterlilik ve yapay zeka eğitimini tüm eğitim kademelerine yayarak vermek istiyoruz. Örneğin matematik dersinde bunun teknolojiye nasıl aktarabileceğini, sosyal bilgiler derslerinde algoritmik düşünmenin mantığını öğretmemiz lazım. Yapay zeka mantığı teknolojik tasarımdan çok daha farklı ve dijital dünya kendine özgü bir zihinsel hazırlık gerektiriyor.

YÖK'ten bir ilk...

Yapay zeka konusunda klasik eğitimden vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Akgün, şu ifadeleri kullandı: "Yarının eğitim sistemine uygun şekilde yeni nesillerin zihinlerini de inşa etmemiz lazım. Matematiksel düşünme, kodlama sistemini eğer kendi çocuklarımıza öğretmezsek, zaten çıkan teknolojiyi kaçınılmaz olarak hepimiz kullanmak zorunda kalıyoruz. O zaman biz edilgen ve tüketici bireyler haline geliyoruz. Milli gelirimizi artıracaksak yani uluslararası alanda rekabeti koruyacaksak esasen başta yapay zeka olmak üzere teknolojiyi tasarlayan, bilgi işlemsel düşünebilen yeni nesiller yetiştirmek durumundayız."

Milli Eğitim Bakanlığı'nın yapay zeka alanındaki çalışmalarının yanı sıra Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) da ilk defa bu alanda yeni bölümler açtığını dile getiren Akgün, "Biz de Türkiye'nin yurt dışına açılan kapısı olarak yapay zeka alanında günceli takip eden bir altyapı kuruyoruz" diye konuştu.