Rus sermayesinin Avrupa'dan çekilmesi beklenmiyor
Berenberg Kıdemli Ekonomisti Schulz, Rus vatandaşların Avrupa bankalarındaki paralarını çekmesini beklemediklerini açıkladı
FRANKFURT - Avrupa Birliği (AB) ve ABD'nin Rusya'ya Kırım'la ilgili yaptırım kararının ardından uluslararası finans uzmanları, ağırlıklı olarak Rusya'nın varlıklarını bu ülkelerden çekmesinin muhtemel olmadığı ve uzun süreli gerginliklerin her iki tarafı da etkileyeceği değerlendirmesini yaptı.
ABD, Kırım'daki referandumun ardından Rusya'ya yönelik yaptırımlarını açıkladı. İki hafta önceki yaptırım kararlarında isim listesi verilmezken, dün açıklanan kararlarda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e yakın isimlerin de olduğu 11 kişi yaptırım listesine alındı. Amerikalı üst düzey yetkililer, bu yaptırımların Soğuk Savaş'tan bu yana Rusya üzerindeki en geniş yaptırımlar olduğunu belirtiyor.
Yaptırımlar konusunda Avrupa tarafında da gelişmeler yaşandı. AB dışişleri bakanları, Ukrayna'daki, özellikle de Kırım'daki gelişmeler bağlamında 21 kişiye yaptırım uygulama kararı aldı.
AB'nin, "Topraklarının herhangi bir parçasının müstakbel statüsüyle ilgili girişimler de dahil olmak üzere Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün, egemenliğinin ve bağımsızlığının altını kazıyan ya da tehdit eden eylemlerden sorumlu" gördüğü bireylere karşı aldığı yaptırım kararları, AB ülkelerine seyahat yasağı ve mal varlıklarının dondurulmasını kapsıyor.
Tüm bu gelişmelerin ardından Rusya'nın AB ve ABD'den varlıklarını çekip çekmeyeceği ve her iki taraf içinde olası ekonomik senaryolar merak konusu oldu.
AA muhabirinin konuya ilişkin sorularını yanıtlayan uluslararası finans piyasası uzmanları, ağırlıklı olarak Rusya'nın varlıklarını bu ülkelerden çekmesinin muhtemel olmadığını ve uzun süreli gerginliklerin her iki tarafı da etkileyeceği yönünde görüş bildirdiler.
Berenberg Kıdemli Ekonomisti Christian Schulz, Rus vatandaşlarının ve yatırımcıların Avrupa bankalarında bulunan paralarını çekmeyeceklerini söyledi. Avrupa bankalarında parası olan Rus vatandaşların şu an güçlü konumda olan avrodan vazgeçmeyeceğini kaydeden Schulz, yaptırım kararları çerçevesinde Rus varlıklarını dondurma tehdidinin bazı Ruslar'ın paralarını Avrupa dışına taşımasına sebep olabileceğini aktardı.
Schulz, "Ancak bireysel Rus şirketleri ve yatırımcılar bundan etkilenmeyecekler. Bunun aksine, bunlar paralarını Rusya'dan Avrupa'ya taşıyabilirler" dedi.
Türkiye'nin Rus sermayesi için güvenli bir liman olabilme seçeneğini de değerlendiren Schulz, "NATO üyesi ve AB üyelik sürecinde olan Türkiye'nin Ruslar için güvenli bir liman oluşturması zor gözüküyor. İsviçre, Dubai ya da Singapur'un daha muhtemel ülkeler olduğunu düşünüyorum. Fakat bu ülkeler bile Rusya'nın paralarını, AB ve ABD'nin yaptırımlarını önlemek için reddedebilirler" şeklinde konuştu.
'Çıkış Avrupa'da bankacılığını fazla etkilemez'
ING Group Euro Bölgesi Başekonomisti Peter Vanden-Houte de Rus vatandaşların paralarını çekmelerinin Avrupa'da bankacılık sektörünü fazla etkilemeyeceğini aktardı.
Rusya'ya uygulanacak yaptırımların bankalardan ziyade Avrupa'daki şirketleri olumsuz etkileyeceğini anlatan Houte, özellikle Almanya'nın bu durumdan yoğun bir şekilde etkilenebileceğini işaret etti.
Houte, Rusya'dan kaynaklanan jeopolitik bir belirsizlik olduğunu ve bu belirsizliğin Avrupa'daki tüketici güvenini ve büyümeyi olumsuz etkileyebileceğini söyledi.
Commerzbank Gelişmekte olan Piyasalar Başekonomisti Tatha Ghose ise hem Ruslar'ın Avrupa bankalarında hem de Avrupalılar'ın Rus bankalarında parasının olduğunu vurgulayarak, herhangi bir hesap dondurma işleminde iki tarafın da zarar göreceğini kaydetti. Rusya'nın Avrupa bankalarındaki paralarını çekeceğine dair bir ihtimal olmadığını belirten Ghose, aksine Rusya'nın da Rus bankalarındaki yabancı hesapları dondurabileceğini ifade etti
TD Securities Avrupa Derecelendirme ve Döviz Araştırma Müdürü Richard Kelly ise, Kırım krizinin Rusya ve AB arasındaki finansal ilişkilere uzun vadeli etkisini tahmin edebilmek için erken olduğunu söyledi
Bu durumun Rus yatırımcıların hisse ve varlıklarını Avrupa dışında değerlendirmeyi düşünme riski açısından ihtiyatlı olabileceğini ifade eden Kelly, varlıkların çekilmesinin gerilimlerin uzayıp uzamayacağına göre şekilleneceğini aktardı.
Ruslar'ın Avrupa'daki varlıklarının hacmine ilişkin bilgi veren Kelly, "Ruslar, Avrupa ve ABD'de ki finans merkezlerinde yaklaşık 170 milyar dolar mevduat tutuyorlar, ancak bu ülkeler de Ruslar'a 250 milyar dolar kredi sağlamış durumdalar" ifadelerini kullandı.
'Rusya sermayesinin kolayca çekileceğini sanmıyorum'
Commerzbank Kıdemli Döviz Stratejisti Peter Kinsella da geçen yıl olduğu gibi son zamanlarda da Rus vatandaşlarının zayıflayan Ruble nedeniyle varlıklarını sürekli olarak Rusya dışına taşıdığını ve bu yüzden Avrupa'dan varlık çıkışı değil, bunun aksine Avrupa'ya para akışı olacağını ifade etti.
Ruslar'ın yurt dışındaki varlıklarına ilişkin kesin bir bilginin olmadığını dile getiren Kinsella, "Sadece geçen yıldan bu yana sermaye çıkışlarının ölçeğine bakarsak bu oran muhtemelen 100 milyar doların üzerinde bir rakam gözüküyor. Varlıklar önemli boyutta ancak bilinmesi gerekir ki bu varlıklar özel kişiler ve şirketlere ait. Bunlar Kremlin'in yurtdışı varlıkları değil. Yani Rusya sermayesinin kolayca çekileceğini sanmıyorum" değerlendirmesinde bulundu.