Macaristan'da seçimlere büyük ilgi
Macaristan'da genel seçimlerde oy verme işlemi tamamlandı. Halk, yeni milletvekillerini belirlemek üzere düzenlenen seçimlere büyük ilgi gösterdi.
Macar halkı yeni milletvekillerini belirlemek üzere düzenlenen genel seçimlere büyük ilgi gösterdi.
Macaristan Ulusal Seçim Ofisinin (NVI) yerel saat ile 18.30 verilerine göre katılım, 2014 seçimlerine göre yüzde 8'lik artış ile yüzde 68 oldu.
Yaklaşık 9,7 milyonluk nüfusa sahip Macaristan'da 5 milyondan fazla seçmen, 199 sandalyeli meclisin yeni üyelerini belirlemek üzere oy kullandı.
Yerel saatle 06.00'da başlayan oy verme işlemi 19.00'da tamamlandı.
Toplam 199 sandalyeli mecliste 106 milletvekilli dar bölge sistemine göre belirleniyor. Dar bölge sisteminde, ilk turda en yüksek oyu alan aday milletvekili oluyor. Geri kalan 93 milletvekili ise partilerin listesinden oy oranına göre belirlenecek.
Seçmenler, 23 parti ve bin 500 bölgesel aday arasından tercihte bulunabiliyor.
Jobbik anketlerde ikinci parti
Kamuoyu araştırmalarına göre, halihazırda hükümette bulunan Fidesz (Macar Yurttaş Birliği) ve Hristiyan Demokratik Halk Partisi (KDNP) koalisyonunun yaklaşık yüzde 45 oyla ilk sırayı alacağı tahmin ediliyor.
2014 seçimlerini üçüncü sırada bitiren, milliyetçi Jobbik Partisinin ise yüzde 20 civarında oy alarak ana muhalefet partisi olması bekleniyor. Ana muhalefette bulunan Sosyalist Partinin (MSZP) seçimleri yaklaşık yüzde 15 oy ile üçüncü, Demokratik Koalisyonunun (DK) yüzde 8 ile dördüncü, Yeşiller Partisinin ise yüzde 7 ile beşinci sırada bitirmesi öngörülüyor.
Seçim barajının yüzde 5 olduğu ülkede, 5 parti ve ittifakın meclise girmesi bekleniyor.
Seçimin ana konusu sığınmacılar ve İslam
Nüfusunun sadece yüzde 0,2'sini Müslümanların oluşturduğu Macaristan'da seçim kampanyalarının ana konusu sığınmacılar ve İslam oldu.
Başbakan Viktor Orban başta olmak üzere birçok hükümet yetkilisi, Avrupa'nın sığınmacılar tarafından istila edildiğini, kiliselerin kapatılarak yerlerine camilerin açıldığını, sığınmacıların yaşadıkları bölgelerde kendi kanunlarını yürürlüğe koyduğunu iddia etti.
Sığınmacıların "Avrupa'yı işgal ettiği", "Hristiyanlık değerlerini tehdit ettiği" gibi argümanlar kullanan Orban, sığınmacıları kabul etmek istemediklerini defalarca dile getirmişti.