Libya'nın geleceğini Paris'te konuşacaklar
Fransa Dışişleri Bakanı Juppe Libyalı muhaliflerin Paris'e gideceğini söylerken, David Cameron Kaddafi'nin yerini bilmediklerine dikkat çekti.
PARİS/LONDRA - Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe, Libya'da muhaliflerin kurduğu Ulusal Geçiş Konseyi'nin lideri Mahmud Cibril'in ülkenin geleceğini görüşmek üzere önümüzdeki günlerde Paris'e geleceğini belirtti.
Juppe, gazetecilere yaptığı açıklamada, muhaliflerin ülkenin büyük bölümünün denetimini sağladığını söyleyerek, Cibril'in Paris'te uluslararası güçlerle görüşeceğini ve ülkenin geleceğini görüşeceğini ifade etti.
Fransız Bakan, Paris'in, Libya'da istikrarın sağlanması çabalarına katılan ülkelerin oluşturduğu "temas grubu"nu da gelecek hafta ağırlayacağını kaydetti.
Libya halkı hayallerine çok yakın
İngiltere Başbakanı David Cameron, Libya halkının daha iyi bir gelecek için hayallerine yaklaştığını söyleyerek, "Kaddafi rejimi parçalanıyor ve Kaddafi geri çekiliyor" dedi.
Cameron, Başbakanlıkta düzenlenen Libya konulu Milli Güvenlik Konseyi toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Kaddafi'nin savaşmaya son vermesi gerektiğini bildirdi.
Trablus'taki duruma kayıtsız kalınamayacağını belirten Cameron, İngiltere'nin özgür ve demokratik bir Libya için desteğini sürdüreceğini ifade etti. Uluslararası destekle ve Birleşmiş Milletler'in koordinasyonuyla Libya'nın önderliğindeki bir sürecin önemini vurgulayan Cameron, "Bugünkü öncelik, Trablus'ta güvenliğin sağlanmasıdır. Ulusal Geçiş Konseyi'nin planlarını hayata geçirmesi için yakın bir şekilde çalışıyoruz ve destekliyoruz" dedi.
Libya'da sivil halkın korunması için bulunan NATO misyonunun, gerekli olduğu sürece bu ülkede bulunmaya devam edeceğini belirten Cameron, şöyle konuştu:
"6 ay önce, Libya halkını desteklemek için askerlerimizi göndermek gibi zor bir karar aldık. O zaman, bir şeyler yapmanın yasal, doğru ve gerekli olduğunu söylemiştim. Buna bugün daha güçlü bir şekilde inanıyorum. Gerekliydi, çünkü Kaddafi kendi insanlarını katledecekti. Masum insanların katliamı önlenmiş oldu. Yasaldı, çünkü çıkarılan BM Güvenlik Konseyi kararınca hareket ettik. Doğruydu, çünkü Libya halkı, Tunus ve Mısır halkının şimdi yaptığı gibi kendi geleceğini kendi şekillendirmeyi hakediyor."
İngiltere'nin Bingazi'de "güçlü bir diplomatik misyonunun" bulunduğunu kaydeden Cameron, Trablus'a da güvenliğin sağlanmasının ardından diplomatik misyonun gönderileceğini söyledi.
"Libya halkına ait olan dondurulmuş mal varlıklarını yakında aktif hale getireceğiz" diyen Cameron, "hiç şüphesiz ki Libya'yı zor günlerin beklediğini, hiçbir geçişin kolay olmadığını" kaydetti.
Cameron, "Bugün Arap baharı baskıdan ve diktatörlükten bir adım daha uzaklaşmıştır, özgürlük ve demokrasiye bir adım daha yaklaşmıştır. Libya halkı da Kaddafi teröründen uzak daha iyi bir gelecek için hayallerine yaklaşmıştır" diye konuştu.
Kaddafi'nin nerede olduğunu bilmiyoruz
Soruları da yanıtlayan İngiltere Başbakanı Cameron, Kaddafi'nin işlediği suçlarla ilgili adaletin karşısına çıkarılması gerektiğini belirterek, ancak önce Kaddafi'nin bulunması gerektiğini, nerede olduğunun bilinmediğini söyledi.
Cameron, Libya'da daha yapılması gerekenler olduğunu ancak son günlerde yaşananların Libya halkının hayallerine yaklaştığını gösterdiğini sözlerine ekledi.
İngiltere, Libyalı muhaliflerin kurduğu Ulusal Geçiş Konseyini geçen ay tanımıştı.
Yemen'de güvenlik kontrolleri sıkılaştırılıyor
Yemen'de, Libya'daki son gelişmelerin ardından güvenlik önlemleri artırılıyor. Askeri kontrol noktalarının sıklaştırıldığının gözlendiği başkent Sana caddelerinde, görgü tanıkları başkanlık sarayı ve çevresindeki tankların sayısının arttığını söyledi.
Yemen'de devam eden halk ayaklanmaları, Libya lideri Muammer Kaddafi rejiminin sona yaklaşmasıyla yeni bir boyuta geçiyor. Ayaklanmanın yedinci ayı dolmak üzereyken Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih'e bağlı askeri birlikler ülke genelindeki güvenlik önlemlerini artırıyor.
Başkent Sana ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Özellikle başkanlık sarayı, bir kilometrekarelik bir alana yayılan tampon bölgesiyle koruma altına alınıyor.
Görgü tanıkları, 20'ye yakın tankın saray çevresinde mevzilendiğini aktardı. Libya'nın başkenti Trablus'ta muhalif grupların zafer görüntülerinden etkilenildiği ve aynı manzaraların yaşanmaması için önlemler alındığı ifade ediliyor.
Ülkenin değişik bölgelerinden gelen haberlerde, Aden, Taiz, İbb, Mukalla, Damar ve Hacce gibi vilayetlerin ana caddelerinde kontrollerin artırıldığı bildiriliyor.
Valiliklere alarma geçilmesi talimatı verilirken, emniyet yetkilileri askeri birliklere ihtiyaç anında sert müdahalelerden kaçınılmaması emirlerinin verildiğini aktardı.
Yoksulluk, yolsuzluk ve düşük hayat standartlarının tetiklediği halk ayaklanmaları, Yemen'de uzun süren bir siyasi ve ekonomik krizin yanı sıra ciddi güvenlik sıkıntılarına neden oluyor.
Libya Başbakanı Tunus'ta iddiası
El Cezire televizyonu, Libya Başbakanı El Bağdadi Ali El Mahmudi'nin Tunus'ta olduğunu duyurdu.
El Cezire bölgedeki muhabirine dayandırdığı haberinde, Libya televizyonunun üst düzey yetkilisi Abdullah Mansur'un da Tunus'ta olduğu belirtildi.
Mahmudi ve Mansur'un Tunus'un Cerba adasında oldukları kaydedildi.
Mısır Libya muhaliflerini tanıdı
Mısır, Libya muhaliflerini resmen tanıdı. Mısır devlet televizyonu, Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed Kamel'in, muhaliflerin kurduğu Libya Ulusal Geçiş Konseyi'ni tanıdıklarını söylediğini duyurdu.
Arap Birliği'nden dayanışma mesajı
Arap Birliği Genel Sekreteri Nebil el Arabi, Libya'da muhaliflerle tam dayanışma içinde olduklarını açıkladı. Arabi, yayımladığı bildiride, "ulusal geçiş konseyinin sürdürdüğü çabalarla tam dayanışma içinde olduğunu" belirtti. Arabi, Libya'nın bölgesel bütünlüğünün, egemenliğinin ve bağımsızlığının korunmasını umduğunu da kaydetti.
Cezayir'de de muhaliflerin bayrağı çekildi
Cezayir'deki Libya Büyükelçiliğine muhaliflerin bayrağının çekildiği bildirildi.
Elçilik binasının dışındaki Reuters muhabiri, binada muhaliflerin kırmızı, yeşil ve siyah renklerinden oluşan bayrağını gördüğünü söyledi.
Bir elçilik görevlisi ise haberle ilgili yorum yapmadı.