Katalonya'da yeni hükümet ayrılıkçı girişimleri sürdürüyor

İspanya'nın doğusundaki Katalonya özerk yönetiminin yeni başkanı Quim Torra, kabinesinde bağımsızlık yanlısı faaliyetleri nedeniyle tutuklanan ya da ülkeden kaçan bazı eski bakanlara yer verirken, İspanya'da merkezi hükümet bu adımı "yeni bir provokasyon" olarak niteledi.

Torra, perşembe günü yemin ederek göreve başladıktan sonra yerel hükümetin yeni üyelerini açıkladı. Yeni kabinede, tutuklu Jordi Turull ve Josep Rull'un yanı sıra Belçika'ya kaçan Toni Comin ve Lluis Puig de yer aldı.

Turull ve Rull, görevi kabul ettiklerini Twitter'da duyururken, avukatları sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için ikisinin de serbest bırakılmasını istedi.

Bu isimlerin Torra'nın kabinesine dahil olmaları, İspanya'da merkezi hükümet ile Katalonya özerk yönetimi arasındaki gerilimin devam edeceğinin işareti olarak değerlendirildi.

"Yeni bir provokasyon"

Merkezi hükümetten yapılan açıklamada, yeni kabinenin Torra'nın diyalog istediğinin samimi olmadığını gösterdiği belirtilerek, adım "yeni bir provokasyon" olarak nitelendi.

Torra'nın "İspanya devleti ve Katalan toplumunun büyük çoğunluğu ile çatışma stratejisini sürdürmek istediğini ortaya koyduğu" savunularak, yeni başkandan bu "siyasi çatışmaya" son vermesi istendi.

Açıklamada ayrıca, kabine listesinin yayınlanmasında tek yetkilinin merkezi hükümet olduğu vurgulanarak, yeni özerk yönetimin uygunluğunun değerlendirileceği ifade edildi.

Puigdemont'u "meşru lider" görüyor

Bağımsızlık yanlısı bir geçmişi bulunan 55 yaşındaki Torra, kendisini "geçici başkan", görevden alınan Carles Puigdemont'u ise "meşru lider" olarak niteliyor.

Yemin töreninde İspanya bayrağı ile Kral 6. Felipe'nin fotoğrafına yer vermeyen Torra'nın ilk icraatları merkezi hükümet tarafından sert bir şekilde eleştiriliyor.

İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, Katalonya hükümetinin faaliyetlerini izlemeyi sürdüreceklerini ve yasaların ihlal edilmesine izin vermeyeceklerini söylüyor.

Süreç

İspanya'nın güneydoğusunda yer alan Katalonya'da Anayasa Mahkemesinin yasa dışı ilan etmesine rağmen 1 Ekim'de bağımsızlık referandumu yapılmış, 27 Ekim'de de özerk yönetim parlamentosunda tek taraflı bağımsızlık ilan edilmişti.

Bunun üzerine merkezi hükümet Anayasanın 155. maddesini ilk kez işleterek yerel yönetimi feshetmiş ve 21 Aralık'ta erken seçime gidilmesine karar vermişti.

Bu arada hükümet üyeleri hakkında soruşturma başlatılmış, görevden alınan ve devlete isyanla suçlanan eski başkan Puigdemont, 4 bakanla Belçika'ya kaçmıştı.

21 Aralık'ta yapılan özerk yönetim parlamento seçimini ise ayrılıkçılar kazanmış ve 14 Mayıs'ta Torra yeni başkan seçilmişti.