İsrail'e tepkiler yağıyor

İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı, Taksim Meydanı'nda toplanan grup üyelerince protesto edildi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

        

İSTANBUL/ANKARA-  İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı, Taksim Meydanı'nda toplanan grup üyelerince protesto edildi.

Başta İHH İnsani Yardım Vakfı olmak üzere çeşitli sivil toplum kuruluşlarına üye protestocular, Taksim Meydanı'nda kurulan platformun etrafında toplanarak, sloganlar attı.

"Katil İsrail ellerini gemilerin üzerinden çek" pankartının ardındaki platformdan Kuranı Kerim okundu.

İsrail'in İstanbul Başkonsolosluğu binası önünden yürüyerek Taksim'deki Cumhuriyet Anıtı önüne gelen grup ile burada bekleyen gruplar, "Katil İsrail hesap verecek", "Hepimiz Filistinliyiz" şeklinde sloganlar attı. Tekbirler getiren grup, "Zulme seyirci kalmayın", "Bebek katili İsrail, Filistin'den defol, Osmanlı tokadını yersin" şeklinde pankart ve dövizler de taşıdı.

Bu arada, Uluslararası Ekonomik ve Kültürel İlişkiler Federasyon Başkanı İbrahim Danacılar, , Başbakanlık Müsteşarlığı'ndan kısa bir süre önce bilgi aldıklarını ifade ederek, buna göre gemide 30'un üzerinde yaralı, 10'un üzerinde de ölü olduğunu öğrendiklerini söyledi.

"BM Güvenlik Konseyi İsrail'e karşı net bir tavır almalıdır"

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Roma'da resmi temaslarını sürdürdüğü sırada İsrail'in Gazze'ye insani yardım malzemesi taşıyan gemilere yönelik silahlı saldırısıyla alakalı olarak AB Konseyinin genişlemeden sorumlu üyesi Stefan Füle ve Fransa'nın Avrupa İşleri Bakanı Pierre Lellouche ile birer telefon görüşmesi yaptı.

Bağış'ın telefon görüşmelerinde Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'un İsrail'e olayla ilgili soruşturma açması yönünde çağrıda bulunmasına tepki göstererek, "Avrupa Birliği, saldırıyla ilgili olarak bizzat kendi soruşturmasını açmalıdır. Olayın soruşturmasını İsrail'den talep etmek anlamsızdır. Dünyaya, saldırganın kendi kendisiyle alakalı bir soruşturma açması türünden bir komedi yaşatılmamalıdır" dediği öğrenildi.

Egemen Bağış'ın Füle ve Lellouche ile yaptığı görüşmede, "Avrupa Birliği olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde bize destek verin. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi İsrail'e karşı net bir tavır almalıdır" dediği de belirtildi.

Füle ve Lellouche'un ise kendilerini telefonla arayan Bağış'a hak verdikleri, söz konusu tepki ve yaklaşımı Saraybosna'da "Batı Balkanların Geleceği" konulu toplantı sırasında Ashton'a aktaracaklarını belirttikleri  kaydedildi.

"İnsanlık tarihine kara leke olarak geçecektir"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, "Bu insanlık dramında olumlu bir katkı sunmak üzere dünyanın 33 ülkesinden tamamen barışçı amaçlarla buraya giden bu insanlara yapılan muamele tarihe, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecektir ve bu ayıp da İsrail'e ait olacaktır" dedi.

AK Parti Genel Merkezi'nde, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına ilişkin açıklamalarda bulunan Çelik, saldırıda yaralananların Hayfa limanına götürüldüğünü ifade ederek, şöyle konuştu:

"Mavi Marmara gemisinin Aşdod limanına varmasıyla kimlerin vefat ettiği, kimlerin yaralı olduğu ancak öğrenilebilir. Türklerin dışında 32 ülkeden bu gemide insan vardır. İçinde sivil toplum temsilcilerinin bulunduğu, hatta çocukların bulunduğu, bazı ülkelerden milletvekillerinin bulunduğu bir insani yardım heyeti, tamamen insani amaçlarla Gazze'ye yardım götürürken böyle bir saldırıya uğramıştır.

Gazze'de mama bekleyen çocuklara, makine bekleyen diyaliz hastalarına veyahut ilaç bekleyen hastalara tamamen insani yardım götürmek amacıyla yola çıkan, iyi niyetle yola çıkan bu aktivistlere yönelik saldırıyı, AK Parti camiası olarak şiddetle ve nefretle kınıyoruz.

Bunun hiçbir kendini savunma açıklamasıyla izah edilmesi mümkün değildir. Ülkemizden bazı basın mensuplarının da bu yönde yorumlar yapmasını da esefle karşıladığımı ifade etmek istiyorum. Yaklaşık 1.5 yıl önce İsrail, Gazze'ye düzenlediği bir saldırıyla Gazze'yi adeta yerle bir etmiş, hastaneler, okullar dahil olmak üzere bombalara hedef olarak seçilmiş. Gazze'nin inşasına götürülecek inşaat malzemelerinin bile sokulmasına müsaade etmeyen bir abluka uygulamıştır."

Gazze'de bir insanlık dramı yaşandığına işaret eden Çelik, şöyle devam etti:

"Bu insanlık dramında olumlu bir katkı sunmak üzere dünyanın 33 ülkesinden tamamen barışçı amaçlarla buraya giden bu insanlara yapılan muamele tarihe, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecektir ve bu ayıp da İsrail'e ait olacaktır. Bu vesileyle tüm insanlığı, özellikle vatandaşlarını bu saldırıda kaybeden hangi ülkeye ait olduğunu bilmiyoruz ama Türkiye'nin dışındaki 32 ülke de dahil olmak üzere tüm ülkelere, insanlığa başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum. Ümit ediyorum ki yaralı insanlar en kısa zamanda Türkiye'ye gönderilir, buralarda yaraları sarılır. Ölü sayısının da böylelikle artması engellenmiş olur."

"Bu saldırıya dünya birlikte tepki vermelidir"

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere yönelik saldırısının uluslararası hukuk ihlal edilerek uluslararası topluma karşı gerçekleştirildiğini, dolayısıyla saldırıya tüm dünyanın birlikte tepki vermesi gerektiğini belirtti.

Hisarcıklıoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail tarafından insani yardım konvoyuna yapılan saldırıyı kınadı.

İsrail devleti tarafından yardım gemilerine düzenlenen saldırının, açık denizde "devlet korsanlığı" olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, saldırının, uluslararası hukuk ihlal edilerek, uluslararası topluma karşı gerçekleştirildiğini, dolayısıyla saldırıya tüm dünyanın birlikte tepki vermesi gerektiğini bildirdi. Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:

"Saldırı vesilesiyle, dünya kamuoyunun ve Birleşmiş Milletler'in dikkatini Gazze'ye uygulanmakta olan bu insanlık dışı ambargonun artık kaldırılması gerektiği gerçeğine çekiyoruz.

Hükümetimizin bu yolda sürdürdüğü çalışmaları artırarak devam ettirmesi gerektiğine inanıyoruz.

İsrail iş dünyasını da Gazze'de yaşanmakta olan bu insanlık dramına karşı tutum almaya çağırıyoruz."

Vatandaşlara da tepkilerini itidalle sergilemeleri çağrısında bulunan Hisarcıklıoğlu, "Vatandaşlarımızdan, haklı konumumuzu zayıflatabilecek eylemlere karşı dikkatli olmalarını bekliyoruz" dedi.

"Nemrutların, tavırlarına rahmet okutacak boyutta"

Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına ilişkin, "İsrail ordusu sadece Türk gemilerine saldırıda bulunmuş, bu gemilere çıkmıştır. Bu doğrudan doğruya Türkiye'ye yapılmış açık bir saldırıdır" dedi.

Kurtulmuş, partisinin İstanbul İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, çok üzüntülü bir süreç yaşandığını belirterek, bu süreçten dünyadaki tüm zulümlerin sona erdiği bir döneme girilmesi temennisinde bulundu.

Yardım gemilerine saldırının tahminlerin ötesinde olduğunu ifade eden Kurtulmuş, bu saldırının Ortadoğu tarihinde yeni bir sayfanın da başlangıcı olacağını, çünkü yaşananların vicdan sahibi kimse tarafından hukuki bulunamayacağını söyledi.

Kurtulmuş, bu olay nedeniyle Türkiye'de yaşayan azınlıklara yönelik bir tavırda bulunulmaması gerektiğini de vurgulayarak, "Evet, bu günler tansiyonun yüksek olduğu günlerdir. Benim bütün Türkiye'den, milletimizden beklediğim, bu ülkede bizim azınlıklarımız olarak yaşayan Yahudi vatandaşlarımıza karşı en ufak bir kötü muamelenin, suiistimalin, en ufak bir şekilde tacizin ya da onlara zarar verecek bir meselenin ortaya çıkmamasıdır. Bizim tarihimiz, şu anda bu topraklarda yaşayan Yahudi vatandaşlarımızın koruyucu şemsiyesidir" dedi.

İsrail'in yaptıklarının, "nemrutların, firavunların tavırlarına rahmet okutacak boyutta" olduğunu ifade eden Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Eğer bugün, 'nasılsa gücümüz var, her şeyi yaparız' diyorlarsa dönsünler Hitler'i okusunlar. Hitler'in o kadar büyük gücü bile hak ile yeksan olmuştur. Firavunların gücü bile hak ile yeksan olmuştur. Bunları biz söylemiyoruz, tarih söylüyor. Dünyanın dört bir tarafına koskoca holokost müzeleri yapanlar onları niye yaptıklarını hatırlasınlar. Kendilerine karşı işlenen insanlık suçunu hatırlasınlar. Unutmasınlar ki, o gemileri batırsalar da o gemiler tarihe ve insanlığa karşı işlenmiş holokost müzeleri olarak kalacaktır."

İsrail ürünlerine boykot çağrısı

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısının ardından vatandaşları, İsrail ürünlerini ve hizmetlerini boykota davet etti.

Kaya, yaptığı açıklamada, uluslararası sularda gerçekleştirilen saldırının "İsrail'in katil ruhunu ortaya koyduğunu" belirtti. Yaşanan olayın İsrail'in gerçek niyetini ortaya koyduğunu ve "terör devleti olduğunu gösterdiğini" belirten Kaya, şunları kaydetti:

"Gemilerde insani yardım gayesi taşıyan, çeşitli inançlardan ve milletlerden insanların var olmasına rağmen İsrail, haydutluk yaparak uluslararası hukuk kurallarını çiğnemiş ve savaş suçu işlemiştir.

İsrail, kurulduğu yıldan itibaren bölgede terör örgütü gibi çalışmış, son 27 Aralık 2009'da Gazze'ye saldırarak aralarında çocuk ve yaşlıların da bulunduğu 1500 kişinin canına kıymıştır.

Tüketiciler Birliği, saldırı sürecinde 'cephane bizden değil' çağrısı ile devlet terörüne destek veren İsrail, ABD ve İngiliz menşeli mallara karşı sürekli boykot çağrısı yapmış, İsrail terörünün devam edebileceğini belirtmiştir.

Yardım konvoyuna yapılan haydutça saldırı, boykot çalışmamızın önemini bir kez daha göstermiştir. Tüketiciler 'Cephane Bizden Değil' kampanyası ile terör devleti İsrail'e en ağır cevabı verecektir.

Türkiye tüketicileri olarak, tüketimden gelen gücümüzü sonuna kadar kullanmalı, hiçbir yaptırımın gösteremeyeceği başarıyı, tüketiciler olarak ekonomik yaptırım yolu ile sağlamalıyız. Kampanyamıza bütün tüketicileri davet ediyor, bunu şuurlu tüketicilerin asli görevlerinden biri olarak addediyoruz.

Filistin'e yapılan yardımlara engel olunması, acı bir insanlık ayıbıdır. Uluslararası örgütler ve dünya devletleri İsrail'e karşı ortak hareket ederek, insanlığın yaşamasını sağlamalıdır. İsrail, saldırgan tavrına son verip, yardım konvoylarına geçit vermelidir. Aksi takdirde, her türlü yoğun ve kitlesel eylem kaçınılmaz olacaktır."

Yurdun çeşitli yerlerinde protestolar gerçekleşti

İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı birçok ilde protesto edildi.

Mersin'de, Memur-Sen şube binası önünde ellerindeki pankartlarla toplanan bir grup, tekbir getirip sloganlar atarak, İsrail'in saldırısını kınadı.

Sendika Şube Başkanı Ertuğrul Yıldız, grup adına yaptığı açıklamada, mazlum Filistin halkına insani yardım götürmekten başka amacı olmayan ve İsrail askerleri tarafından vahşice öldürülenleri rahmetle andıklarını belirtti.

"Saldırı tüm insanlığa yapılmıştır" diyen Yıldız, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Başta Türkiye olmak üzere bütün insanlık, bu vahşete seyirci kalmayacak, gerekli tepkiyi gösterecektir. İsrail, sadece insani yardım taşıyan gemilere saldırarak, uluslararası hukuku ihlal etmiş ve suç işlemiştir. Bu saldırıyı yapanlar ve saldırı emrini verenler derhal uluslararası mahkemelerde yargılanmalı ve hak ettikleri ağır cezalara çarptırılmalıdır."

Bazı kadınların gözyaşlarına hakim olamadığı gözlenen protesto gösterisinde katılımcılar, açıklamanın ardından olaysız olarak dağıldı.

"İsrail'in açıkça özür dilemesi için gereken yapılmalıdır."

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını "nefretle kınadığını" bildirdi.

Bahçeli, yazılı açıklamasında, Gazze'ye insani yardım malzemesi götüren gemilere İsrail'in askeri saldırısıyla sarsıldığını ifade ederek, "Bu saldırıyı nefretle kınıyorum" dedi.

 İsrail'in saldırısında hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara da acil şifa dileyen Bahçeli, şöyle devam etti:

"Gazze'ye İsrail tarafından uygulanan insanlık dışı abluka altında yaşam savaşı veren Filistinlilere insani yardım malzemesi götüren gemilere saldırıda bulunulması barbarlıktır.

İsrail'in Türk bayraklı sivil yardım gemilerine uluslararası sularda askeri müdahalede bulunması, uluslararası hukuka aykırı, ahlak ve insanlık dışı düşmanca bir saldırıdır.

Bu saldırının anlaşılması, kabul edilmesi ve izahı hiçbir şart altında mümkün değildir. İsrail'in Türk gemilerine düşmanca saldırısı karşılıksız bırakılmamalıdır.

Türk hükümetinin, Türkiye'ye açıkça düşmanlık ilanı olan bu saldırıya tepkisi geçici ve göstermelik olmamalı, kağıt üzerinde ve sözde kalmamalıdır."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı "bu saldırıya karşı etkili, sonuç alıcı ve bu hasmane hareketle orantılı somut tepki göstermeye" davet eden Bahçeli, hükümetin göstereceği tepki konusunda da şunları kaydetti:

"İsrail'deki büyükelçimizi derhal ve süresiz olarak geri çekmeli, İsrail ile askeri alandaki ilişkileri ve savunma sanayi işbirliğini kesmeli, uluslararası hukuka ve Birleşmiş Milletler Yasası'na açıkça aykırı olan bu saldırıyı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne götürerek, İsrail'in en ağır şekilde kınanması için gerekli girişimlerde bulunmalı, İsrail'in zorla elinde tuttuğu gemilerimizin süratle iadesi sağlanmalı, bu düşmanca saldırı nedeniyle tazminat dışında İsrail'in Türkiye'den açıkça özür dilemesi için gereken yapılmalıdır."

"İnsanlık dışı bu saldırı mazur görülemez"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İsrail'in, Gazze'ye insani yardım götüren gemilere yönelik saldırısını kabul etmenin mümkün olmadığını belirterek, "Bu insanlık dışı saldırının gerekçesi ne olursa olsun asla mazur gösterilemez" dedi.

Kılıçdaroğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere yönelik saldırısını kabul etmenin mümkün olmadığını belirterek, "Bu insanlık dışı saldırının gerekçesi ne olursa olsun asla mazur gösterilemez" dedi.

Gazze'ye insani yardımların gönderileceğinin ilgili ülkelerin resmi makamları tarafından bilindiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Ambargoyu delmeye yönelik bu son girişime Türkiye'den katılan ve filodakilerin en büyüğü olan Türk gemisinin hareketinden önce tarafımızdan İsrail makamları nezdinde kararlı girişimlerde ve uyarılarda bulunulabilinirdi. Böylece yaşadığımız vahim tablonun önünün alınması mümkün olabilirdi. İsrail tarafından yapılan bu saldırının tarafımızdan geçiştirilmesi mümkün değildir.

Büyükelçimizin geri çağrılması olumlu bir girişimdir. Bunun yanında Hükümetin başta BM Güvenlik Konseyi olmak üzere uluslararası örgütlerin gündemine getirmesini, yakından izlemesini ve hukuki yollara başvurmasını yerinde buluyoruz."

Gül: İsrail, kamu vicdanını derinden yaraladı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Gazze'ye insani yardım malzemesi taşıyan yardım konvoyuna güç kullanılmasıyla ilgili olarak, "Gazze'ye insani yardım malzemesi taşıyan ve Türkiye dahil 32 ülkenin sivil toplum kuruluşları mensuplarından oluşan yardım konvoyuna İsrail askeri kuvvetleri tarafından güç kullanılmasını şiddetle kınıyorum" dedi.

Gül'ün , Cumhurbaşkanlığı'nın internet sitesinde yer alan açıklamasında şunları kaydetti:

"Gazze'ye insani yardım malzemesi taşıyan ve Türkiye dahil 32 ülkenin sivil toplum kuruluşları mensuplarından oluşan yardım konvoyuna İsrail askeri kuvvetleri tarafından güç kullanılmasını şiddetle kınıyorum. Bu müessif olayda hayatını kaybedenlere Allah;tan rahmet, ailelerine başsağlığı, sabır ve metanet, yaralılara ise acil şifalar diliyorum.

İsrail karasularından 69 deniz mili uzaklıkta uluslararası sularda vuku bulan, aralarında yaşlı, kadın, çocuk ve farklı dinlere mensup din adamlarının da bulunduğu sivilleri hedef alan ve uluslararası hukukun açık ihlalini teşkil eden bu saldırıya uluslararası camianın da bigane kalmaması icap etmektedir. İsrail, bu davranışıyla uluslararası kamu vicdanını derinden yaralamıştır.

Çektikleri ıstırap tüm dünyanın malumu olan Gazze halkına yardım ulaştırmaya çalışan savunmasız sivillerin hayatının İsrail'deki iç siyasi hesaplar neticesinde hiçe sayılması kabul edilemez bir durumdur. İsrail bu politikalarıyla halkını dünyadan tecrit etmekte ve kendi geleceğinin teminatı olan Barış Sürecini de zora sokmaktadır.

Samimi temennim, İsrail siyaseti ve Devletindeki sağduyu sahibi kesimlerin bu gidişata 'dur' demeleridir.

Esasen, Gazze ablukası, doğrudan Türkiye ile İsrail arasında bir mesele olmayıp, uluslararası büyük bir insani trajedidir. Bu insanlık dışı ablukanın derhal kaldırılmasını bekliyoruz.

Konvoyda bulunan Türk vatandaşlarının hak ve çıkarlarının korunması için gereken tüm girişimler yapılmaktadır. Türkiye, konu hakkında gerekli her türlü soruşturmanın süratle yapılmasını ve sorumluların cezalandırılmasını talep etmektedir.

Tüm vatandaşlarımızın sergileyebilecekleri en iyi dayanışma yöntemi itidal ve sağduyu içinde hareket etmektir."

Şahin: TBMM bu konuyu gündeme alabilir

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, TBMM'nin, İsrail'in, Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını kınayan bir deklarasyon yayımlayabileceğini söyledi.

Şahin, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Komisyonu ve Uluslararası Türkçe Olimpiyatları Tertip Komitesi Heyet Başkanı Mehmet Sağlam ve beraberindekileri kabulünde, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını değerlendiren Şahin, olayı şiddetle kınadığını söyledi. TBMM'nin de bu hunharca saldırı karşısında mutlaka gerekli tepkiyi göstermesine dikkati çeken Şahin, "Meclis, bu konuyu gündeme alan ve kınayan bir deklarasyon yayımlayabilir. Siyasi parti grupları bir araya gelerek, müştereken imzalayıp Meclis Başkanlığına vermek suretiyle Genel Kurulda bunu okutulabilir" dedi.

MÜSİAD: Saldırıyı lanetliyoruz

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısıyla ilgili olarak, "Kardeşlik duygularına yapılan saldırıyı kınıyor ve lanetliyoruz" dedi. MÜSİAD Yönetim Kurulundan yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Türk yardım gemilerine düzenlediği saldırı kınandı.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"(Kardeşi açken tok yatan bizden değildir) vicdani sorumluluğunun gereğini yerine getirmeye çalışan yaşlı, kadın ve çocukların bulunduğu insani yardım gemilerine İsrail'in yaptığı bu keyfi ve vahşi saldırıyı en ağır şekilde kınıyoruz.

İsrail, elinde tek bir silah dahi olmayan, uluslararası sularda seyir halindeki, beyaz bayrak çekmiş, sadece insani yardım amaçlı yük taşıyan bu gemilere yaptığı saldırı ile insan hayatını, insan hak ve hürriyetlerini ve bunlara yönelik barışçı tüm girişimleri tanımadığını tüm dünyanın gözü önünde sergilemiştir.

İTO: İsrailli yöneticiler akıllarını başlarına alsın

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş, "İsrail, kural ve insanlık tanımaz tavırları ile bütün dünyanın tepkisini toplarken, İsrailli yöneticiler artık akıllarını başlarına almak zorundadır" dedi.

Yalçıntaş, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını "asla ve asla kabul edilemez" olarak değerlendirdi.

ATO: Silahlı saldırı kabul edilemez

Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün ile Oda Meclisi Başkanı Nurettin Gürgür, İsrail'in, Gazze'ye insani yardım götüren sivillere yönelik yaptığı silahlı saldırıyı sert bir dille kınadı. Aygün ile Gürgür, İsrail'in, tek amacı barış olan sivillere, uluslararası hukuka aykırı olarak silahlı saldırıda bulunmasının kabul edilemez olduğunu bildirdiler.

Çok zor durumdaki Gazze halkına insani yardım ulaştırmaya çalışan ve aralarında kadın, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu gemiye silahlı saldırı düzenlemenin insanlık dışı bir davranış olduğu belirtilen açıklamada, "İsrail'in barışçı girişimleri böylesine sert müdahalelerle bastırması, Ortadoğu'daki barış girişimlerine yapılmış en büyük darbedir. İsrail'in bu insanlık dışı davranışını şiddetle kınıyoruz. Hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı, yaralılara da acil şifalar diliyoruz" denildi.

Açıklamada, hükümete, İsrail'e karşı uluslararası hukukun gereklerini yerine getirilmesi hususunda her türlü girişimi yapma çağrısı yapılarak şöyle denildi:

"İsrail uluslararası sularda seyreden gemilere silahlı müdahalede bulunarak uluslararası hukuku çiğnemiştir. Üstelik bu saldırıyı orantısız güç kullanarak, savunmasız sivillere karşı düzenlemiştir. Ondan fazla insanın hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına yol açan bu saldırıyı yapan İsrail'in, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi olmak üzere uluslararası kurullarda acilen yargılanması ve cezalandırılması hukukun gereğidir. İnsanlık, hukuk ve adalet gibi evrensel değerlere meydan okuyan ve kaba gücü egemen kılmaya çalışan saldırgana hak ettiği cevabı vermediği takdirde dünyada ve bölgede barış ve huzurun kurulması mümkün olmayacaktır."

Türk-İş ve Hak-İş: Yüzyılın utancı

Türk-İş ve Hak-İş, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına tepki gösterdi.

Türk-İş Yönetim Kurulu'ndan yapılan yazılı açıklamada, Gazze halkına yardım götürmek üzere yola çıkan yardım gemilerinin, uluslararası bütün anlaşmalara rağmen İsrail saldırısına uğraması kınandı.

Saldırının, İsrail'in masum sivilleri hedef alarak insan hayatını ve barışçı girişimleri hiçe saydığını bir kez daha gün yüzüne çıkardığı ifade edilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

"Gerekçesi ne olursa olsun sadece ve sadece insani yardım amacıyla harekete geçen masum sivillere saldırıda bulunmanın kabul edilmesi mümkün değildir.

Bölgemizde sağlanacak barış ortamının dünya barışına temel oluşturacağına inanan Türk-İş, savaşı körükleyen her türlü girişime karşı çıktığı gibi, bu saldırıyı da lanetlemektedir. Türk-İş saldırıyı, insani değerlere yapılan bir saldırı olarak değerlendirmektedir. Türk-İş, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bu saldırıyı yapanlara en ağır tepkiyi göstereceğinden emindir.

Saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, milletimize baş sağlığı diliyoruz."

Tes-İş Yönetim Kurulu'nun yaptığı yazılı açıklamada da İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısının büyük bir üzüntü ve öfkeye neden olduğu belirtildi.

Saldırının, "İsrail'in dünya barışını baltalama girişimlerinin bir yenisi" olarak nitelendirildiği açıklamada, yaşananların İsrail'in gerçek yüzünü bir kez daha ortaya çıkardığı ifade edildi. Açıklamada, "Bu saldırıyla insanlık suçu işleyen İsrail'in tüm dünya devletleri tarafından kınanacağına inanan Tes-İş, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin de İsrail'e en sert tepkiyi göstereceğinden emindir" sözlerine yer verdi.  

TMMOB: Sessiz kalanları lanetliyoruz

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı nedeniyle, "İsrail'i, onun Filistin halkına yaptığı katliamları destekleyen ABD ve tüm emperyalist güçleri, bu saldırılara sessiz kalanları lanetlediklerini" açıkladı.

TMMOB Genel Sekreteri Hakan Genç imzasıyla yapılan yazılı açıklamada, bu saldırının, İsrail'in yıllardır Filistin halkına uyguladığı işgal ve katliamın boyutunu bir kez daha dünyaya gösterdiği belirtildi.

Her türlü insani ihtiyaç maddesinin Gazze'ye girişini yasaklayan İsrail ambargosuna, dünya devletlerinin gözünü kapattığı, Filistin halkının adeta ölüme terk edildiği kaydedilen açıklamada, dünya devletlerinin artık bu şiddete dur demesi, İsrail'in Filistin topraklarında Filistin haklarına yönelik zulmüne son verilmesi gerektiği vurgulandı.

Açıklamada, Filistin halkına yapılanların unutulmayacağı ve bu büyük trajedinin hesabının bir gün mutlaka sorulacağı kaydedildi.

Bu konularda ilginizi çekebilir