İsrail Büyükelçisi geri çağrıldı

ANKARA - Türkiye, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısından sonra BM Güvenlik Konseyini olağanüstü toplantıya çağırdı. Bu arada Tel Aviv'deki Türkiye Büyükelçisi geri çekiliyor.

Brezilya'dan ABD'ye geçen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Washington temaslarını iptal ederek, olağanüstü toplantıya çağrılan BM Güvenlik Konseyi toplantısı için New York'a geçme kararı aldı.

Bakan Davutoğlu, İsrail'in Gazze'ye giden gemilere yaptığı saldırıların "insanlık dışı korsanlık eylemi" olduğunu belirterek, uluslararası hukuk açısından bu saldırıların hiçbir meşruiyeti bulunmadığını bildirdi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail askerlerinin uluslararası sularda yardım konvoyuna bu şekilde müdahale etmesinin korsanlık olduğunu söyledi.

Davutoğlu, ABD'ye giderken yakıt ikmali için bulunduğu adada TRT'ye yaptığı açıklamada, İsrail'in bu hareketinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve her türlü temel insani ilkelere aykırı ve bu konuda İsrail'in hem Türk milletinden hem uluslararası toplumdan özür dilemek zorunda olduğunu belirtti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'ye dönmekte olduğunu, kendisinin de New York'a hareket etmek üzere olduğunu söyleyen Davutoğlu, BM Güvenlik Konseyini acil toplantıya çağırdıklarını kaydetti. Ahmet Davutoğlu, BM Güvenlik Konseyinin bu toplantısına kendisinin de katılacağını söyleyerek, "Elçimizi de bugün itibarıyla geri çekiyoruz" dedi.

Kriz masası oluşturuldu

Gazze'ye yardım malzemesi taşıyan ve Türkiye dahil 34 ülkeden sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan yardım konvoyuna İsrail askerlerinin saldırmasına ilişkin gelişmeler, Dışişleri Bakanlığı tarafından yakından takip ediliyor.

Bakanlıktan yapılan duyuruda, gelişmelerin Dışişleri Bakanlığında oluşturulan kriz masası tarafından izlenip, değerlendirildiği, konvoyda yakınları bulunan vatandaşların, gelişmeler hakkında şu telefon numaraları üzerinden bilgi almalarının mümkün olacağı belirtildi:

"Uluslararası hukuk açısından hiçbir meşruiyet yoktur"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Gazze'ye yardım götüren gemilere İsrail'in saldırısıyla ilgili olarak, "Uluslararası hukuk açısından hiçbir meşruiyeti yoktur. Hiçbir ülkenin bunu yapmaya hakkı yoktur. Hiçbir ülke de uluslararası hukuk karşısında bu hukukun üstünde değildir" diye konuştu.

Davutoğlu, ABD'ye giderken yakıt ikmali için bulunduğu adada TRT'ye yaptığı açıklamada, İsrail'in saldırısının ardından yaralanan veya gemide bulunan Türk vatandaşlarının hiçbir şarta bağlı olmaksızın Türkiye'ye bir an önce geri dönmesi gerektiğini belirterek, "Şehitlerimiz için gerekli her türlü hukuki süreci takip edeceğiz. Bunların kesin olarak hiçbir ön şart olmaksızın yapılmasını istiyoruz" dedi.

"Türkiye Cumhuriyeti devleti ve hükümeti tüm imkanlarıyla bu konunun üstüne gidecektir" şeklinde konuşan Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile tüm gece boyunca sürekli temas halinde olduklarını, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç başkanlığında Ankara'da bir kriz masası kurulduğunu söyledi. Davutoğlu, "Biz gereken her türlü adımı atacağız. Hiçbir ülkenin bu konuda bir ayrıcalığı olamaz. Vatandaşlarımız müsterih olsunlar. Haklarını sonuna kadar takip etmeye devam edeceğiz ve buna da gücümüz yeter" diye konuştu.

Gemide yaralanan ve ölenlerin sayısıyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Davutoğlu, şu anda ellerinde bazı bilgiler bulunduğunu, ancak bu bilgilerin teyit edilmediği için paylaşılmasının doğru olmayacağını ifade etti.

Gelen bilgilere göre 20 civarında yaralı ve 10 civarında ölü olduğunu kaydeden Davutoğlu, ancak kesin bilgilere ulaşmak için Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisine gerekli talimatların verildiğini aktardı.

"Her ne surette olursa olsun, 1 yaralımız bile olsa bu bir korsanlık faaliyetidir" diyen Davutoğlu, İsrail'in bu tutumunun tüm insanlık vicdanını tahrip eden bir nitelik kazandığını belirterek, şunları söyledi:

"Ümit ederiz ki bundan gerekli dersleri kendileri çıkarırlar. Şunu bir kez daha vurgulamak isterim ki, hiçbir ülke uluslararası hukukun üstünde değildir. Hiçbir ülkenin her hangi başka bir ülkenin vatandaşlarına böyle bir korsanlık faaliyetinde bulunmasını kimse maruz gösteremez. Ayrıca Gazze'ye yönelik ablukayı da mazur gösteremez. Gazze'ye yönelik abluka da kanun dışıdır, uluslararası açıdan meşru değildir."

"Bu konuda kayıtsız kalmamız söz konusu olmaz"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail'in Gazze'ye yardım konvoyuna yaptığı saldırıya ilişkin olarak, Türkiye'nin bu konuya kayıtsız kalmasının söz konusu olamayacağını söyledi.

Davutoğlu konuşmasında, BM'de konuya ilişkin toplantıya katılmak ve yönetmek üzere New York'a gideceklerini belirterek, BM Genel Sekreteri başta olmak üzere, diğer yetkililerle bu konuyu doğrudan görüşeceklerini ve tepkilerini ileteceklerini kaydetti.

Dışişleri Bakanlığı olarak gemilerde yolcusu bulunan 32 ülkenin temsilcileri ile temas halinde olduklarını söyleyen Davutoğlu, bu ülkelerin dışişleri bakanları ile de kendisinin görüşmekte olduğunu kaydetti.

Bunun 32 ülkeden temsilcinin olduğu uluslararası toplum faaliyetine dönük bir tavır olduğunu belirten Davutoğlu, konuyu diğer uluslararası platformlarda da gündeme getireceklerini bildirdi ve "Bu konuda kayıtsız kalmamız söz konusu olamaz" dedi.

Türkiye'nin İsrail'deki büyükelçisini bugün itibariyle geri çekeceğini belirten Davutoğlu, ancak oradaki Türk vatandaşlarının işlerini takip etmek, yaralıları almak ve şehitlerin durumlarını doğrudan öğrenmek için memurların bir müddet daha çalışmalarını sürdüreceklerini belirtti.

Çelikkol, Yossi Gal ile görüştü

Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisi Oğuz Çelikkol, İsrail Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Yossi Gal ile görüştü.

Edinilen bilgiye göre, görüşmede Büyükelçi Çelikkol, Gal'e, olayın uluslararası sularda meydana geldiğini belirterek Türkiye'nin tepkisini iletti.

Büyükelçi Çelikkol, ayrıca ölü ve yaralıların kimliklerinin bir an önce tespit edilmesi ve Türkiye'ye nakledilmesi konusuna özen gösterilmesini istedi.

Ancak İsrail tarafının görüşmede Büyükelçi Çelikkol'a, operasyonda ölen ve yaralananlarla ilgili net bilgi sunamadığı öğrenildi. Ölenlerin hepsinin Türk vatandaşı mı olduğu, aralarında başka uyrukluların da bulunup bulunmadığı henüz bilinmiyor.