Dünya ekonomisinin motoru tekliyor
2015’in Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkeler için zor bir yıl olacağını bildiren Dünya Bankası, bu ülke grubuna ilişkin büyüme beklentileri aşağı yönlü revize etti
Dünya Bankası, gelişmekte olan ülkelerin artan dış borçlanma maliyeti ve düşen emtia fiyatları nedeniyle zor bir dönemden geçtiğini belirtti. Bankaya göre, gelişmekte olan ülkeler yıllar sürecek bir yapısal yavaşlama ile karşı karşıya ve bu ülkeler küresel ekonominin motoru görevini ABD gibi zengin ülkelere devretmek üzere. Dünya Bankası ayrıca ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artışının bu ülkelerin ekonomik şartlarını daha da kötüleştirebileceğine işaret etti.
Dünya Bankası, yılda iki kez hazırladığı “Küresel Ekonomik Beklentiler Raporu”nun haziran sayısını yayımladı. Buna göre, Dünya Bankası küresel büyüme beklentilerini bu yıl için yüzde 3’ten yüzde 2.8’e çekerken, 2016 ve 2017 yıllarına yönelik tahminlerinde herhangi bir revizyona gitmedi. Banka, küresel ekonominin gelecek iki yıl boyunca sırasıyla yüzde 3.3 ve yüzde 3.2 büyümesini bekliyor.
Bununla birlikte, 2015’in Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkeler için zor bir yıl olacağının vurgulandığı raporda, bu ülke grubuna ilişkin büyüme beklentileri aşağı yönlü revize edildi.
Güncellenen tahminlere göre, gelişmekte olan ülkeler bu yıl yüzde 4.4 ve gelecek iki yıl boyunca sırasıyla yüzde 5.2 ve yüzde 5.4 büyüyecek. Bu rakamlar, ocak ayında yayımlanan bir önceki raporda, sırasıyla yüzde 4.8, yüzde 5.3 ve yüzde 5.4 olarak açıklanmıştı.
Gelişmekte olan ülkeler zorlanıyor
Aşağı yönlü revizyonlarda başta petrol olmak üzere emtia fiyatlarında izlenen gerilemenin önemli rol oynadığı belirtilen raporda, Dünya Bankası Baş Ekonomisti Franziska Ohnsorge’un şu tespitlerine yer verildi: “Gelişmekte olan ülkeler, dört yıldır hayal kırıklığı yaratan performansın ardından ivme kazanmakta halen zorlanıyor. Birçok gelişmekte olan ülke, elverişli finansal şartlara rağmen, tarım, enerji, ulaşım, altyapı ve diğer önemli hizmet sektörlerindeki eksiklikler yüzünden uzun süreli bir yavaşlama yaşıyor.”
Yüksek gelirli ülkeler ivme kazanıyor
Yüksek gelirli ülke ekonomilerinin ivme kazandığı kaydedilen raporda, Euro bölgesinin zayıfl ayan döviz kuru, düşen petrol fiyatları ve tarihin en düşük seviyesindeki faiz oranları sayesinde beklentilerden hızlı iyileştiğine işaret edildi. Dünya Bankası, yüksek gelirli ülkelere yönelik büyüme beklentilerini ise 2015 için yüzde 2 ve gelecek iki yıl için sırasıyla yüzde 2.4 ve yüzde 2.2 olarak belirledi.
Faiz artışı, 2016’ya ertelenmeli
Dünya Bankası Başkan Yardımcısı ve Başekonomisti Kaushik Basu, "ABD, çok büyük bir ekonomi olması nedeniyle onun için iyi olmayan gelişmeler, gelişmekte olan ve diğer ülkeleri de olumsuz etkiliyor. Bu nedenle, Fed’in faiz artışını 2016’ya ertelemesinin hem ABD hem de küresel ekonomi için daha iyi olacağını düşünüyorum" dedi.
Fed’in faiz artışı sermaye akışını %1.8 düşürebilir
Fed’in faiz artışı sermaye akışını %1.8 düşürebilir Raporda, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) bu yıl içinde başlaması beklenen faiz artışıyla ilgili şöyle denildi: “İlk faiz artışı ya da onu takip eden artırımların, beklentilerde ani değişimler yaratarak, uzun vadeli faiz oranlarında dik yükselişlere, küresel piyasalarda oynaklığa ve gelişmekte olan ülkelerin borçlanma maliyetinde sert artışlara yol açma riski var. Eğer uzun vadeli ABD devlet tahvili getirileri, faiz artışına karşılık olarak, (taper tantrum döneminde olduğu gibi) 100 baz puan artarsa, bu yükselen piyasa ekonomilerine sermaye akışını, GSYH'nin yüzde 0.8 ila yüzde 1.8 düşürebilir”
Türkiye ekonomisi yavaşladı
“Küresel Ekonomik Beklentiler Raporu”nun Türkiye’ye ilişkin bölümünde, düşen petrol fiyatları ve küresel iyileşmenin ülke ekonomisine beklenen katkıyı sağlamadığı belirtilirken, büyümenin siyasi belirsizlikle düşen yatırımcı güveni ve daha sıkı makro ihtiyati politikalar nedeniyle yavaşladığı dile getirildi. Şöyle denildi:“Zayıf iç talep, düşük petrol fiyatları ve dirençli ihracat cari açığın iyileşmesini sağladı. Ancak, özellikle GSYH’ya oranı hala yüzde 5’in üstünde olan cari açığın, oynak sermaye akışlarıyla finanse edilmesi gibi bazı kırılganlıklar devam ediyor.” Dünya Bankası, nisan ayında yayımladığı bir raporla Türkiye’ye ilişkin büyüme beklentisini bu yıl için yüzde 3,5’den yüzde 3’e düşürmüştü.