Devamlı tetikte olmalıyız

WASHINGTON - Uluslararası Para Fonu Başkanı Dominique Strauss-Kahn, yeni kırılganlıkların ortaya çıkmasına karşı devamlı tetikte bulunulmasını ve bunların maliyetli krizlere yol açma gücünü hafife alınmamasını isterken, "Belki de geçmişte bunu, sonsuza değin doğru olacağına inandığımız bir fikirler kümesine sahip olarak yeterince yapmadık" dedi.

Dominique Strauss-Kahn Washington'da düzenlenen "Krizin Ardından Makro Politikalar ve Büyüme Politikaları Konferansı"nın açılışında yaptığı konuşmada kurumun, küresel kriz karşısında bazı noktalarda yetersiz kaldığına yönelik özeleştirilerini sürdürdü. Strauss-Kahn, gelecekte yaşanabilecek krizlerin geçmiştekilere benzeme olasılığının çok düşük olduğunu belirterek, "Bu dünya ekonomisinin işleyişine ilişkin inançlarımızda çok rahat olmaktan sakınmamız gerektiğini gösteriyor. Yeni kırılganlıkların ortaya çıkmasına karşı devamlı tetikte olmalıyız ve bunların maliyetli krizlere yol açma gücünü hafife almamalıyız. Ve belki de geçmişte bunu, sonsuza değin doğru olacağına inandığımız bir fikirler kümesine sahip olarak yeterince yapmadık" dedi.

Küresel yapıda ekonomiler birbirine her zaman olduğundan daha fazla bağlı hale gelirken, "ekonomi politikaları alanında uluslararası işbirliğinin" krizleri önlemede ve genel olarak daha iyi küresel üretim düzeyine ulaşmadaki rolünün artmaya devam edeceğini belirten Dominique Strauss-Kahn, "Ancak bu işbirliğinin nasıl organize edileceği ve momentum güçlü değilken durgun dönemde nasıl yapılacağı önemli bir soru" dedi.

IMF'nin merkezinde bulunur ve üye 187 ülkeyi kriz sonrası dönemin zorluklarını karşılamak konusunda desteklerken söz konusu dersleri aldıklarını belirten Strauss-Kahn, akademik kesimi bugünün ekonomi politikası zorluklarına karşı pratik çözümler bulmada ortak olarak gördüklerini bildirdi.

Lipsky: Kriz politika uyumu ve tutarlılığı ihtiyacını vurguladı

IMF Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky ise konuşmasında, son ekonomik krizin ikinci aşamasında ekonomi politikaları işbirliğinin daha karmaşık hale geldiğini belirtti. Lipsky, "Ancak politika uyumu ve tutarlılığı ihtiyacının, krizin ilk aşaması tarafından dramatik biçimde vurgulandığını unutmamalıyız. Bu aşamayı atlatmak için ekonomik işbirliği zorunluluğu sadece algının ötesine geçti. Kriz aynı zamanda G-20 Liderler sürecinin, MAP'ın (Karşılıklı Değerlendirme Süreci) ve G-20 refom gündeminin kalan bölümünün oluşmasını motive etti" dedi.

Küresel toparlanma ikinci yılına yaklaşırken birçok gözlemcinin uluslararası ekonomi politikası işbirliğinin zayıf kaldığı görüşünü koruduklarını belirten Lipsky "Ulusal önceliklerin genel üstünlüğü, G-20 Liderler sürecinin örneğini verdiği, çok taraflı çabaların getirdiği aciliyet duygusunu tüketiyor" dedi. Lipsky şu konulara değindi:

-Çokhızlı küresel genişleme bağlamında, kriz sonrası politika işbirliği kaçınılmaz biçimde, 'büyük girdabın' merkezinde bulunduğumuz sırada algıladığımızdan daha karmaşık olmaya devam ediyor.

-Bu, tek tek farklı koşul ve önceliklerle karşılaşan ve bu yüzden tamamen doğal biçimde heterojen politikalarla karşılık veren ekonomilerle birlikte, IMF Başkanı'nın az önce; şu andaki ortamı krizin ikinci aşaması olarak tanımlamasının nedeni. Bu ortamda, kilit otoriteler tarafından uygulanan politika önlemlerinin küresel açıdan uygunluğu konusunda hayal kırıklıklarının ifade edilmesi sürpriz olmaz.

-Küresel ekonomi politikalarında işbirliği, güçlü ve sürdürülebilir bir büyümeye güven oluşturmak için kritik önemde kalmaya devam ediyor.