Çin'e uyarı: Bankacılık krizi olabilir

BIS gelecek üç yıl içinde Çin'de bankacılık krizi olabileceği uyarısında bulundu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) Çin'de aşırı hızlı artan banka kredileri nedeniyle gelecek üç yıl içinde bankacılığın krize girme ihtimalinin yükseldiği uyarısında bulundu.

BIS tarafından dün yayımlanan bir rapora göre finans sektörü üzerindeki baskıyı gösteren kredi-GSYH açığı göstergesi bu yılın ilk çeyreğinde 30.1 düzeyine yükseldi.

Rapora göre 10'un üzerindeki değerler "gelecek üç yıl içinde" kriz gerçekleşebileceğine işaret ediyor. BIS tarafından izlenen ülkeler arasında Çin'e ait gösterge, Kanada'nın 12.1 olan göstergesinin ardından açık farkla en yüksek değeri aldı. 

Küresel finansal krizin ardından Çin ekonomisinin toparlanmasında temel rollerden birini krediler oynadı. Çin'de toplam kredilerin gayrı safi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranı 2015 yılında yüzde 255'e ulaştı. Sadece iki yıl önce yüzde 220 düzeyinde olan kredi/GSYH oranının buraya yükselmesinde ticari kredilerdeki sert artış etkili oldu.

Kredi-GSYH açığı göstergesi, dolaşımdaki kredilerin GSYH'ye oranı ve bunun uzun vadeli göstergelerle ilişkisi incelenerek oluşturuyor. Uluslararası hedge fonlardan birinde Çin'den sorumlu bir uzman ise tarihsel göstergelerden yola çıkarak değerlendirmede bulunmanın Çin için uygun olmadığını ifade etti. BIS borç ve faiz yükünün gelire oranını gösteren borç servisi rasyosunun 5.4 düzeyinde olduğunu ve bu seviyenin "potansiyel endişe kaynağı" olduğunu belirtti.

Borç servisi rasyosu kredi kullananların bu borcu geri öderken temerrüte düşme olasılığına dikkat çekiyor. Bazı uzmanlar, bankaların sermaye güçlerinin azalması nedeniyle Çin devletinin bankalara 100 milyar doların üzerinde sermaye yardımı yapmak zorunda kalabileceğini düşünüyorlar. Ancak Çin'de borçluluğun getirdiği bunca endişeye rağmen yatırım bankası UBS'ten uzmanlar bu yıl içinde yayınladıkları bir raporda yakın dönemde bankacılık krizi beklemediklerini ifade etmişlerdi.

Buna göre yüksek iç tasarruf oranları, gelişmemiş sermaye piyasaları ve bankaların devlete ait olması nedeniyle kriz habercisi olan kredi artışında "ansızın" duruş yaşanacağı düşünülmüyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir