Çin gözünü dünyayı aydınlatmaya dikti!

Elektrik üretimindeki büyük arz fazlasını eritmek isteyen Çin, küresel elektrik ağı örüyor. Pekin yönetimi geliştirdiği ‘ultra-yüksek voltaj kablo teknolojisi’ ile dünyanın enerji tedarikçisi olmayı hedefliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

AYDIN ŞAHİNALP

Pekin, elektrik üretimindeki devasa arz fazlasını eritmek için küresel elektrik ağı örmek için harekete geçti. En büyük ikinci ekonomi olan Çin, geliştirdiği ultra yüksek voltaj kablo teknolojisiyle (UHV) dünyanın enerji tedarikçisi olmaya soyunuyor. Ultra yüksek voltajlı kablo teknolojisi, Laos'tan Brezilya'ya, Orta Afrika'dan ve Çin'in büyük kesimine, üretilen elektriğin geniş mesafelere düşük maliyetle ticari olarak taşınmasını sağlayarak büyük enerji projelerinin hayata geçmesine ön ayak oluyor.

"Enerji'nin kıtalararası balistik füzesi”

Çin'deki en güçlü şebeke aktarım şirketi olan State Grid'in yönetim kurulu başkanı Liu Zhenya UHV'yi kısaca “Enerji'nin kıtalararası balistik füzesi” olarak tanımlıyor. UHV teknolojisi Çin'in iç bölgelerindeki dağlık alanlardaki barajlarda üretilen elektrik enerjisinin binlerce kilometre uzaklıktaki zengin kıyı bölgelerine aktarılmasını olanaklı hale getiriyor. Ancak bu ve diğer kolaylıkları hayata geçiren UHV teknolojisi Çin’de enerji arzının hızla büyümesine yol açtı. Kamuya ait olan State Grid’in yöneticisi Liu Zhenya 2016’da Pekin’e elektrik sektöründeki devasa üretim fazlasını Almanya’ya kadar olan mesafeye ihraç etmek için UHV teknolojisini kullanmayı önerdi.

Liu, Küresel Enerji Bağlantısı inisiyatifi aracılığıyla uluslararası UHV teknolojisini tüm dünyaya tanıtıyor. Bu Çin Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından “ulusal strateji” olarak belirlenmiş ve dünyanın ilk küresel elektrik şebekesini oluşturmak için Çin'in en iddialı uluslararası planlarından birisi oldu. Konuya ilişkin Financial Times’a konuşan Columbia Üniversitesi'nde Çin ve enerji uzmanı Erica Downs, “Tüm bunlar, Pekin’in küresel standart belirleme ve genişleme hedeflerine uyuyor. Ayrıca Çin’in ileri bir endüstriyel süper güç olma niyeti ile bağlantılı. Bu büyük bir prestij konusu aynı zamanda” diyor. Washington merkezli danışmanlık şirketi RWR Advisory Operasyon müdürü Andrew

Davenport ise, “Çin'in enerji sektöründeki hızlı genişlemesi için kesinlikle ticari bir açıklaması olsa da Pekin'in ekonomik, diplomatik ve stratejik girişimlerini iç içe geçirdiği biliniyor” ifadelerini kullanıyor. ABD eski Enerji Bakanı Steven Chu, “Çin en yüksek voltajı en düşük kayıpla taşıyan şebeke hatlarına sahip. UHV teknolojisiyle elektrik 2 bin km'den fazla aktarabiliniyor ve enerjinin sadece yüzde 7'si kayboluyor. Eğer ABD’nin teknolojisiyle elektiriği 200 km’den fazla aktasak, bundan daha fazlasını kaybederiz” diye Çin’e hakkını veriyor.

Avrupa’dan Mozambik’e yatırımlar hız kesmiyor

Çin’in kamu şirketi State Grid, Latin Ameri’kanın en büyük ekonomisi Brezilya’da en büyük elektrik üretim ve dağıtım şirketi olmak için 21 milyar dolardan fazla yatırım yaptı. Şirket yöneticileri önümüzdeki beş yıl içinde 38 milyar dolarlık yatırım yapmayı vaadediyor. Ülke dışında Çinliler tarafından inşa edilen ilk UHV hattı, Amazon bölgesindeki Belo Monte hidroelektrik barajından Brezilya'nın güneyindeki şehirlere uzanan 2 bin kilometre mesafe ile Brezilya’da inşa edildi. Çin’in halihazırda Güney Avrupa enerjişebeke hattında güçlü bir pozisyonu bulunuyor. 2012 yılında Çinli State Grid, Portekiz’in ulusal şebeke şirketi REN'in en büyük hissedarı oldu. Çin'in bir diğer şirketi olan China Three Gorges ise REN’deki yüzde 23’lük hisse payını artırmayı hedefliyor. EDP Portekiz’in en büyük elektrik şebeke hattına sahip şirketi.Çin devletine ait enerji şirketleri, İtalya ve Yunanistan'da önemli bir şebeke ağına sahip olup, kontrolü altındaki Güney Avrupa şebekesini büyüütmeyi hedefiliyor. Çinli enerji devleri Kara Kıta Afrika’da önemli yatırımlar gerçekleştiriyor. Pekin bu alandaki yatırımlarının yoğunluğunu Afrika'da gerçekleştirirken son beş yılda 39 proje ilan etti. State Grid Mozambik'te enerji iletim hattı omurgasını oluşturmak için 2.8 milyar dolarlık bir projede kontrolü almaya hazırlanıyor. Yatırımların bir diğer odağı ise Nijerya. Çinli EximBank'la 5.8 milyar dolarlık Mambilla hidroelektrik projesini finanse etmek için fon oluşturuyor.

Enerjiye 5 yılda 452 milyar dolarlık yatırım!

Uluslararası danışmanlık şirketi RWR verilerine göre, Çinli şirketler son beş yılda Latin Amerika, Afrika, Avrupa ve ötesindeki 83 projede enerji aktarım altyapısı inşa etmek veya satın almak için 102 milyar dolarlık yatırım yaptı. Yurtdışı elektrik şebekesi yatırımları için Çin kurumlarından sağlanan kredileri eklediğimizde bu rakam toplam 123 milyar dolara çıkarıyor. RWR'nin hazırladığı rapora göre 2013 ile 2018’nin şubat sonu arasında, toplam yurtdışı elektrik işlemleri beş yıl öncesine oranla yüzde 92 artışla 452 milyar dolara ulaştı. Yurtdışında satın alma yarışına giren devlete ait Çinli şirketler küresel büyük oyuncular ligine dahil oldu. State Grid, 2017’de Fortune 500 listesinde ABD’li perakende devi Walmart'tan sonra dünyanın en büyük ikinci şirketi seçildi.

Çinli UHV dünya lideri!

Çin’in küresel elektrik şebekesi ağı oluşturma hedefine en büyük desteği UHV kablo teknolojisi sunuyor. Alman devi Siemens ve İsveç-İsviçreli ortak holdingi olan ABB gibi diğer şirketler de aynı teknolojiye sahip olsa da, Çinli şirketler büyük ölçekli bir sektörde ilk kez küresel endüstri standartlarını koyan ve geliştiren oldular. Çin söz konusu teknolojinin nimetlerinden yararlanıyor. Çin'de döşenen veya yapım aşamasında olan 37 bin km uzunluğunda UHV kablosu, İngiltere'deki maksimum elektrik yükünün 2.5 katına denk 150 GW’lık enerjiyi bir noktadan başka noktaya aktarıyor. ABD'nin eski Enerji BakanıSteven Chu, Çin'in UHV teknolojisindeki adımlarını ABD adına “Sputnik anı” olarak nitelendiriyor. Sovyetler Birliği 1957’de uzaya gönderdiği ‘ Sputnik’ adlı uzay mekiğini dünyanın yörüngesine oturtarak uzay yarışında ABD’yi geride bırakmıştı.
Bu konularda ilginizi çekebilir