Brezilya'nın yeni başkanı göreve başladı

Brezilya'nın yeni başkanı Jair Bolsonaro, dün resmen göreve başladı ve ilk konuşmasında, kazandığı seçimin ulusu "sosyalizmden ve politik doğruculuktan" kurtarmış olduğunu söyledi.

Brezilya'nın 1964-1985 yılları arasında yaşadığı askeri diktatörlüğe hayranlığını açıkça söyleyen Bolsonaro, Güney Amerika'nın en büyük ülkesi olan Brezilya'yı yolsuzluk, suç ve ekonomik beceriksizlikten kurtarmayı vaat etti.

Seçilmeden önce medyaya ve siyasi rakiplerine karşı kullandığı ifadelerle tepki çekmiş olan Bolsonaro, başkan olarak ilk konuşmasında demokratik normlara uyma sözü verdi.

Göreve başlama töreninden sonra Bolsonaro, "Bu, Brezilya'nın sosyalizmden, siyasi doğruculuktan ve şişirilmiş bir devletten kurtuluşunun başlangıcıdır" dedi.

Yatırımcılar Bolsonaro'nun serbest pazar politikasının Brezilya ekonomisini canlandıracağını umarken, çevreciler ve insan hakları savunucuları Amazon yağmur ormanlarının korunması uygulamalarını kaldırmasından ve dünyanın en çok cinayet işlenen ülkesi olan Brezilya'da silah denetimlerini gevşetmesinden korkuyorlar.

Bolsonaro Kongre'de yaptığı konuşmada, milletvekillerinden "ulusu yolsuzluk, suç, ekonomik sorumsuzluk ve ideolojik bağımlılığın boyunduruğundan kurtarmasına" yardım etmelerini istedi.

Bolsonaro Brezilya'yı gelişmekte olan ülkelerle bağlarından uzaklaştırarak, başta ABD Başkanı Donald Trump olmak üzere Batılı liderlerle aynı çizgiye sokmayı tasarlıyor.

Trump, Bolsonaro'nun törenine Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'yu gönderdi ve kendisini "ABD senin yanındadır" biçiminde bir Twitter mesajıyla kutladı.

Bolsonaro, diplomaside ilk büyük değişikliği, Brezilya büyükelçiliğini Tel Aviv'den Kudüs'e taşıyarak gösterecek.
Böylece Brezilya'nın Filistin sorununda eskiden beri savunduğu iki devletli çözüm politikasını terk etmiş olacak.

Bolsonaro'nun kabinesinin üçte ikisi, askeri yönetimi açıkça destekleyen eski subaylardan oluşuyor.

Bolsonaro daha önce tecavüze teşvik ve kadınlar, eşcinseller ve etnik azınlıklara karşı nefret suçu işlemekten dolayı adli takibata uğramıştı. Ancak yasa ve düzeni savunan söylemi ve silah denetimlerini gevşetme vaatleri, başta tarım bölgeleri olmak üzere ülkenin pekçok yerindeki seçmeni memnun ediyor.

Bolsonaro da Trump gibi Paris iklim değişikliği anlaşmasından çıkacağını söylemişti. Bu söylemi, Amazon bölgesinin hidroelektrik barajlar ve madenciliğe açılmasına izin verme planlarının, dünyanın en büyük ormanında yaşayan ve bu ormanların koruyucuları olan yerli halkın yaşam alanlarını tehlikeye sokacağından kaygılanılıyor.