Borç krizini kontrol altına alacaklar

YAYINLAMA
GÜNCELLEME


BRÜKSEL - Euro Bölgesi maliye bakanları, son AB zirvesinde liderlerin boş bıraktığı alanları doldurmak için toplanacak.

Piyasaların sonuçlarını merakla beklediği yarınki toplantı, borçlanma faizleri tekrar kritik seviyelere yükselen İspanya ve İtalya kadar dönem başkanlığının hemen öncesinde AB'ye el açan Kıbrıs Rum Kesimini ve mali programda şartların hafifletilmesi beklentisi içindeki Yunanistan'ı yakından ilgilendiriyor.
28-29 Haziran'daki AB zirvesinde, Avrupa İstikrar Fonu aracılığıyla zordaki bankalara doğrudan sermaye takviyesinde ve bütçe disiplinine sahip olmalarına rağmen borçlanma faizleri yükselen ülkelerin tahvillerine alım desteğinde uzlaşılması, İspanya ve İtalya'nın rekor seviyelerde gezinen faiz oranlarının hızla gerilemesini sağlamıştı.
Zirvenin ardından yapılan açıklamaların özellikle bu kararların zamanlaması ve koşullarıyla ilgili soru işaretlerini artırması piyasalardaki bahar havasının erken bozulmasına neden oldu.
İspanya'nın borçlanma faizleri tekrar yüzde 7 seviyelerine tırmanırken, yeni kemer sıkma önlemleri alacaklarını açıklayan İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, son AB zirvesi kararlarının mümkün olduğunca erkenden uygulamaya girmesi gerektiğini vurguladı.
Avrupa İstikrar Fonu aracılığıyla zordaki bankalarının fonlanmasını isteyen Madrid'in gelecek yıl ortasına kadar bu beklentisini gerçekleştirmesi zor görünüyor. Almanya, Hollanda ve Finlandiya'nın Euro Bölgesi'nde ortak bankacılık düzenleme ve denetleme kurumu hayata geçirilene dek Avrupa İstikrar Fonu aracılığıyla bankalara sermaye takviyesine yeşil ışık yakmayacakları belirtiliyor.
10 yıllık tahvil faizleri yüzde 6'ya tırmanan İtalya da bir yandan yeni kemer sıkma önlemleriyle bütçesini düzeltmeye çalışırken diğer yandan Euro Bölgesi'ndeki borç krizine kalıcı önlem için Almanya'yı elini taşın altına koymaya zorluyor.
Bu yıl yüzde 2 küçülme bekleyen İtalya, Avrupa İstikrar Fonu'nun zordaki ülkelerin tahvillerini satın almaya biran önce başlaması için bastırırken, bu sayede yeni reformlar için zaman kazanmayı hedefliyor.
Seçimlerin ardından Euro Bölgesi'nden ayrılma tartışmalarından kısmen uzaklaşan Yunanistan, AB ve Uluslararası Para Fonu'nu (IMF) taahhütlerine bağlı kalacağını açıklasa da özellikle zamanlama konusunda kendisine esneklik tanınmasını istiyor.
AB kaynakları, mali programda öngörülen hedefleri tutturana dek Yunanistan'a yeni kredi dilimlerinin serbest bırakılmayacağını vurguluyor.
Euro Bölgesi'nin Kıbrıs Rum Kesimi'nin başvurusuyla ilgili kısa sürede karar alması beklenmiyor.
Eşzamanlı olarak Moskova'yla kredi pazarlığı yürüten Rum yönetiminin 5 milyar Euro istediği Rus yetkililerce açıklanmıştı.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir