Alman istihbaratı 'dost ülkeleri' de izleyecek

Alman istihbarat birimlerinin, karşı casusluk faaliyetlerini güçlendirmek amacıyla yeniden yapılanmaya gittiği bildirildi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

BERLİN - Almanya Başbakanı Angela Merkel'in cep telefonunun Amerikan Ulusal Güvenlik Dairesi'nce (NSA)  dinlendiğinin ortaya çıkmasının ardından Alman istihbarat birimlerinin, karşı casusluk faaliyetlerini güçlendirmek amacıyla yeniden yapılanmaya gittiği bildirildi.

Der Spiegel dergisinin haberine göre, NSA'nın dinleme skandalının ortaya çıkmasının ardından yeniden yapılmaya giden Alman iç istihbarat örgütü Anayasayı Koruma Teşkilat karşı casusluk faaliyetlerine yoğunlaşacak ve bu amaçla da teşkilat içinde İstihbarata Karşı Koyma'dan  (İKK) sorumlu "4. Daire"yi güçlendirilecek.

Halen yaklaşık 100 uzmanın çalıştığı dairenin personel sayısının ciddi oranda arttırılacağı, karşı casusluk faaliyetlerinde telefon dinlemeler, izleme ve kaynak teminine daha fazla ağırlık verileceği bildirildi.

Bugüne kadar yabancı istihbarat teşkilatlarını "iyiler" ve "kötüler" olarak ikiye ayıran ve karşı casusluk faaliyetlerinde Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore gibi ülkelere odaklanan Alman istihbaratı, bu yaklaşımında değişikliğe gitmeyi tartışıyor. Bu kapsamda, bugüne kadar tabu olarak görülen, ABD başta olmak üzere Batılı, dost ve müttefik ülkelerin Almanya'daki faaliyetlerinin de izlenmesi düşünülüyor.

Alman istihbaratının ilk olarak, Almanya'daki elçilikler ve konsolosluklarda "ne olup bittiğini", burada çalışanların kim olduğunu ve kullanılan teknik imkanları bilmek istediği belirtildi. Buna gerekçe olarak da Merkel'in cep telefonunun ABD'nin Berlin Büyükelçiliğinde kurulan sistemden dinlenmiş olması da hatırlatıldı.

NSA skandalının ardından geçen 9 ayda ABD ile yapılan temaslardan herhangi bir somut sonuç alınamadığı, bu konuda Washington ile Berlin arasında gerilimin sürdüğü vurgulandı.  

Der Spigel’in haberinde, Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın bir süre önce ABD Büyükelçiliğinden ülkede diplomatik pasaportla görev yapan Amerikan istihbarat görevlilerinin isim listesini istediği, ayrıca ABD’nin Almanya’da istihbarat alanında işbirliği yaptığı özel şirketlerin adlarını talep ettiği kaydedildi.

Federal Başsavcı Harald Range'in Merkel'in cep telefonunun dinlenmesi olayıyla ilgili resmi bir soruşturma başlatma konusunda henüz karar vermediğini ancak siyasilerin bu yönde bir adımı destekledikleri ifade edildi.

Siyasilerden destek

Alman istihbaratının dost ve müttefik ülkeleri de artık izleme altına alması konusunda hükümet tarafından şu ana kadar siyasi bir karar alınmazken, bakanlıklar ve ilgili kurumlar arasında görüş alışverişi sürüyor. Koalisyon ortakları ise bu yönde bir değişikliğe gidilmesini destekliyor.

Başbakan Merkel liderliğindeki Hristiyan Demokratik Birlik Partisi (CDU) Milletvekili Clemens Binninger,  yaptığı açıklamada, karşı casusluk faaliyetlerinin güçlendirilmesi ve kapsamının genişletilmesini desteklediğini kaydetti. 

Federal Meclis’te istihbarat servislerini kontrol etmekle sorumlu olan Parlamento Kontrol Komitesi'nin (PKGr) Başkanı olan Clemenes Binninger ise, "Bu fark gözeten yaklaşıma son vermemiz ve herkesi aynı seviyede görmemiz gerekiyor" dedi.

Koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) İçişleri Uzmanı Milletvekili Michael Hartmann da yaklaşım değişikliği önerilerine destek açıklayarak, "Tehlike her kimden gelecek olursa olsun, kendimizi korumamız gerekiyor" ifadesini kullandı.

Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) İçişleri Sözcüsü Stephan Mayer de  "Dost ülkeleri görmezden gelmek söz konusu olamaz" dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir