ABD ve Çin arasındaki güç dengesi nasıl şekilleniyor?

Çipler, yapay zekâdan savunma sanayisine, finansal sistemlerden günlük hayatı kolaylaştıran uygulamalara kadar pek çok alanda kritik bir role sahip. Çip üretiminde Çin’in potansiyeli yüksek. ABD ise şu an için liderliğini koruyor. Bu rekabetin nihai kazananı, verimlilik ve talebin dinamiklerini en iyi yöneten taraf olacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

DeepSeek uygulamasının düşük maliyetli çip ve ya­pay zekâ altyapısıyla pi­yasaya hızlı bir giriş yapması, Çin ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasında süregelen tekno­loji rekabetini yeniden alevlen­dirdi.

Yalnızca birkaç bin çiple ge­liştirildiği iddia edilen bu mode­lin dünya çapındaki yankısı, ABD merkezli devlerin yüksek mali­yetli projelerini gölgede bırakarak rekabeti daha da kızıştırdı. Bu du­rum, küresel çapta teknoloji şir­ketlerinin yarı iletken arzına ve inovasyon kapasitesine olan ba­ğımlılığını gözler önüne sererek ‘çip savaşları’ kavramını yeniden gündemin ilk sırasına yerleştirdi.

Çipler, günümüzde yapay zekâ­dan savunma sanayisine, finan­sal sistemlerden günlük hayatı kolaylaştıran uygulamalara kadar pek çok alanda kritik bir rol oynu­yor. Özellikle gelişmiş yarı iletken üretiminin, bir ülkenin teknoloji liderliği ve ekonomik üstünlüğü için hayati önemde olduğu bilini­yor. Bu nedenle çip tedarikine ve üretimine hakim olmak uluslara­rası güç dengelerini şekillendiren stratejik bir unsur haline geliyor.

Çip üretimi neden zor?

Öncelikle çip üretiminin zorluk ve karmaşıklığını kısaca ele ala­rak günümüzün önde gelen çip üreticilerinin mevcut konumuna dair genel bir çerçeve çizelim.

Çip dediğimiz şey aslında yapay zekânın çalışmasını sağlayan, tır­nak ucu büyüklüğündeki minyatür işletim sistemleridir. Çipler yük­sek performanslı ve enerji verim­li veri işleme yetenekleriyle yapay zekânın temel enerji kaynağı ola­rak düşünülebilir.

Çok sayıda çe­kirdek içeren bu minik devlerde, çekirdekler arasındaki yüksek hız­lı bağlantı noktaları sayesinde ve­ri alışverişi paralel ve verimli bir şekilde gerçekleştirilir; bu da ya­pay zekâ uygulamalarının verim­liliğini ve hızını artırarak daha karmaşık veri setleriyle çalışmayı mümkün kılar.

Ancak her bir tran­sistörün mikroskobik boyutlarda yer aldığı bu karmaşık yapının üre­tilmesi, hataya yer vermeyen has­sas süreçler ve milyarlarca dolar­lık araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) yatırımları gerektirir. Bu nedenle çip üretimi, yalnızca teknik açıdan değil aynı zamanda finansal ve lo­jistik açıdan da en zorlu endüstri­lerden biri olarak kabul edilir.

“Savaş sanatı” perspektifinden

Sun Tzu’nun ünlü eseri Savaş Sanatı kitabına göre bir savaşta en önemli unsur tarafların güçlü ve zayıf yönlerini tespit edebilmek­tir. Bu kapsamda ABD çip savaşın­da teknolojik üstünlüğü, küresel ittifakları ve güçlü Ar-Ge altyapı­sı ile avantajlı konumunu korur­ken; üretiminin büyük bir kısmı­nın Asya’da olması ve yüksek ma­liyetler nedeniyle bağımlılığını azaltamaması önemli bir zayıflık olarak öne çıkıyor.

Çin ise hızla büyüyen iç pazarı, devlet destekli yatırımları ve üretim kapasitesi­ni artırma çabasıyla uzun vade­de bağımsızlaşmaya çalışıyor an­cak ileri teknoloji çiplerde ABD’ye bağımlılığı ve kritik tedarikçile­rin yaptırımları nedeniyle büyük engellerle karşı karşıya. ABD, tek­noloji transferini kısıtlayarak ve Tayvan gibi kilit oyuncuları kont­rol altında tutarak Çin’in ilerle­mesini yavaşlatmayı amaçlar­ken; Çin kendi çip ekosistemini oluşturarak ve alternatif pazarlar bularak bu engelleri aşmaya ça­lışıyor. Savaş Sanatı’nın bir diğer öğretisi de “çeviklik ve esneklik­tir” ki bu da özgür ortam gerekti­rir.

ABD’li şirketlerin Ar-Ge yatı­rımları ve yenilikçi yaklaşımları, Amerika’nın teknoloji liderliğini sürdürmesine olanak sağlarken Pekin’in sıkı devlet kontrolleri se­bebiyle Çinli şirketler, Batı’ya kı­yasla yenilikçi teknolojilerde ge­ride kalıyor. Çin’in tekno-ekono­mideki stratejisi “Batı üretsin ki risklerini görelim. Risksizse ben­zerini daha ucuzunu üretebiliriz” olarak şekilleniyor. Ancak bu du­rum sürekli gelişen ve inovasyon gerektiren yapay zekâ alanında ne kadar işe yarayabilir?

Küresel çip haritasında hangi ülke ve şirket önde?

Çip üretimindeki yaşanan zorluklara rağmen;

-Tayvan merkezli Taiwan Semiconductor (TSMC) küresel çip pazarında yüzde 54 payla lider konumda.

-Bu şirketi Nvidia ve Intel gibi Amerikan devleri, iki Güney Koreli ve bir Japon şirket izlerken;

-Çin’de ise Huawei, Baidu ve Alibaba da yapay zekâ çiplerine yoğun yatırım yapıyor. Çin, çip üretiminde bağımsızlığı ulusal güvenlik olarak değerlendiriyor ve yoğun sübvansiyonlarla yerli şirketlerini destekliyor. Ayrıca, yerli çip üretimini artırmak için iddialı hedefler belirliyor.

Piyasada büyük bir etki yarattı

ABD’de indirilen uygulamalar arasında hızla üst sıralara yükselerek piyasada büyük bir etki yarattı. Ancak platformun bazen kendisini ChatGPT olarak tanıtması, Çin ile ilgili sorulara belirli bir noktaya kadar yanıt verdikten sonra aniden devlet filtresini devreye sokması, yapay zekâ modelinin ABD’li şirketlerin verileriyle eğitildiğinin bir göstergesi olabilir. Ayrıca DeepSeek’in “6 milyon dolara üretildi” açıklamasının, yalnızca R1 modeli için geçerli olduğu belirtilmeden yapılması, tüm sürecin yalnızca bu maliyetle tamamlandığı algısını yarattı. Bu, piyasalarda ciddi bir yankı uyandırarak OpenAI gibi Batılı teknoloji devlerinin harcadığı milyarlarca doları sorgulattı ve yatırımcı güvenini sarstı. Bu hamle, yalnızca hile ve aldatma değil, aynı zamanda ‘psikolojik savaş’ ilkesinin de Çin tarafından etkili bir şekilde kullanıldığını gösteriyor.

Kaynak: DÜNYA - İSTANBUL