ABD: Tampon bölge kampanyamızın bir parçası değil

ABD Genelkurmay Başkanı Dempsey, Irak ve Suriye sınırında oluşturulacak olası tampon bölgeye ilişkin, “Tampon bölge, belli noktada mümkün olabilir ama şu anda bizim kampanyamızın bir parçası değil” dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

WASHINGTON - ABD Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey, IŞİD’le mücadelede Türkiye’nin Irak ve Suriye sınırında oluşturulacak olası bir tampon bölgeye ilişkin, “Tampon bölge, belli bir noktada mümkün olabilir ama şu anda bu bizim kampanyamızın bir parçası değil” dedi.

ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel ve Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey, Pentagon’da Suriye ve Irak’ta IŞİD hedeflerine yönelik sürdürülen hava saldırılarıyla ilgili basın toplantısı düzenledi.

Hagel, bugüne kadar Irak’ta 200’den fazla, Suriye’de de Arap ortaklarıyla birlikte 43 hava saldırısı düzenlediklerini ifade etti. Hagel, “Kapsamlı diplomatik, ekonomik ve askeri kampanyamızı sürdürmek için ABD’den, tüm ortak ve müttefiklerimizden uzun dönem taahhütler gerektiriyor. Bu, kolay veya kısa bir çalışmaya olmayacak. IŞID’i zayıflatmak ve yok etme çabalarının daha başındayız, sonunda değil” diye konuştu.

Suriye’de IŞİD’in elde ettiği mevzilere değinen Genelkurmay Başkanı Dempsey ise terör örgütünün ülkenin doğusunda kazandıkları yerlerden geri püskürtmek için en az 12 bin Suriyeli muhalif askeri güce ihtiyaç olduğunu kaydetti. Dempsey, “Suriye’nin doğusunda kaybettikleri toprakları geri almak için 12 bin ila 15 bin arasında güce ihtiyaç olduklarını hesaplıyoruz” dedi. 

Hagel ve Dempsey, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

Hagel'a Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın IŞİD’le mücadelede atmaları gereken adımların arasında “uçuşa yasaklı bölgenin ilan edilmesi” gerektiği yönündeki açıklamaları da soruldu. Hagel, Türkiye’nin uluslararası koalisyona farklı şekilde destek olmaları yönündeki istekleri konusunda Türk yetkililerle görüşmeyi sürdürdüklerini kaydetti.

“Tampon bölge yeni bir konu değil” diyen Hagel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’yle bunun hakkında ve IŞİD tehdidinin tüm farklı yönleri hakkında konuşuyoruz. Tüm bu ihtimalleri görüşüyoruz ve inandıkları istekleri noktasında Türklerle görüşmeyi sürdüreceğiz. Onlar, IŞİD’i net bir biçimde biliyor; Suriye ve Irak’ta olanlar apaçık, onlara tehdit ve tehlike oluşturuyor.”

ABD Genelkurmay Başkanı Dempsey ise aynı soruya “Tampon bölge, belli bir noktada mümkün olabilir ama şu anda bu bizim kampanyamızın bir parçası değil” karşılığını verdi.

"Türkiye'nin ulusal güvenliğinin çıkarına"

Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest de günlük basın brifinginde bir soru üzerine, Türk hükümetinin görmek istediği adımlar arasında, IŞİD'in bölgedeki ülkelere yönelik tehdidinin ve diğer ülkelere kaçmak zorunda kalan Suriyeliler'in insani ihtiyaçlarının hafifletilmesi gibi hususların olduğuna işaret etti.

Suriye'deki şiddetten kaçarak Türkiye'ye sığınanların temel insani ihtiyaçlarının karşılanması çabasında Türkiye'nin oldukça büyük bir yük üstlendiğine değinen Earnest, "Dolayısıyla Türkiye halkının istekleri ve çıkarlarının ABD'nin ve IŞİD tehdidine karşı koymak için oluşturulan koalisyonun diğer üyelerinin istekleriyle örtüşüyor" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın görüşmesi öncesi, ABD Başkanı Barack Obama ile Erdoğan arasında telefon görüşmesi yapıldığını hatırlatan Earnest, dolayısıyla ABD ve Türkiye'nin üst düzey yetkilileri arasında açık bir iletişim hattının bulunduğunu dile getirdi.

Earnest, IŞİD'in Türkiye'nin hemen yanıbaşında yaratmaya çalıştığı istikrarsızlık ve şiddet ortamının Türkiye'nin istikrarına da ciddi tehdit oluşturduğunu ve bunun bölgedeki ülkelerin, özellikle de Türkiye'nin çıkarlarına aykırı olduğunu konuştuklarını kaydederek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bizzat kendisinin de bu konuda endişeli olduğunu ifade ettiğini söyledi.

Obama'nın da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın endişelerini paylaştığı için IŞİD'e karşı bu koalisyonu inşa ettiğini belirten Earnest, sözlerine şöyle devam etti:

"(IŞİD'e karşı) Türkiye'den işbirliği görmeyi bekliyoruz. İlla ki ABD'ye bir iyilik olsun diye değil, çünkü şu çok açık ki; IŞİD'i geriletme ve en sonunda yok etmeye yönelik geniş koalisyonun parçası olması Türkiye'nin ulusal güvenliğinin çıkarına. Dolayısıyla ABD ve diğer koalisyon üyeleri ile Türkiye arasındaki iletişim hatları açık kalacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türk hükümetinin diğer üyeleriyle sahip olduğumuz güçlü çalışma ilişkisine değer veriyoruz ve IŞİD tehditlerine karşı koymada birlikte çalışırken de bu açık diyalog ve güçlü çalışma ilişkisinin devam etmesini bekliyoruz."

Bu konularda ilginizi çekebilir