ABD Başkanlık Seçimi 2024: Harris mi, Trump mı kazanacak?

ABD, yoğun ve sıradışı bir başkanlık kampanyası sonrasında 47. başkanını seçmek için 5 Kasım 2024'te sandığa gidiyor. Demokrat aday Kamala Harris, kürtaj hakkı ve yaşam maliyetlerini düşürme vaadiyle yarışırken, Cumhuriyetçi aday Donald Trump ise göçmen karşıtı politikalar ve vergi indirimleri öneriyor. ABD’de Seçiciler Kurulu sistemi başkanı belirliyor; kritik "salıncak eyaletler" sonucu etkileyecek.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Amerikalılar aday değişimi ve iki suikast teşebbüsü gibi sıradışı hadiselerin yaşandığı kampanya döneminin ardından 47’nci başkanlarını seçmek üzere bugün (5 Kasım 2024) sandık başında… Bir tarafta Demokrat Parti’nin adayı Kamala Harris, diğer tarafta Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Donald Trump var.

Eski ABD Başkanı Donald Trump, güney sınırını göçmen akışına kapatmayı ve trilyonlarca dolarlık vergi indirimleri getirmeyi önerdi. Mevcut ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ise kürtaj hakkını savundu, çalışan aileler için gıda ve barınma maliyetlerini düşürmeyi vaat etti.

Oy pusulasında Harris-Trump dışında adaylar olsa da ABD’de yarış iki parti arasında geçiyor. İşte Amerikalılar bu iki adaydan birini Beyaz Saray’a gönderecek.

ABD’de seçim sistemi nasıl işliyor?

Ancak ABD’de seçmenler doğrudan başkanı seçmiyor. Hatta halktan en çok oyu alan aday her zaman başkan olamıyor. Bunun son örneği Trump’ın 2016’da kazandığı başkanlık seçimlerinde yaşandı. Trump, Demokratların adayı Hillary Clinton’dan 3 milyon az olmasına rağmen Beyaz Saray biletini cebine koyabildi. Peki bu nasıl oldu, oluyor?

ABD’de 50 eyalet bulunuyor. Her eyalette nüfusla orantılı sayıda delegenin yer aldığı bir kurul oluşturuluyor. Seçiciler Kurulu (Electoral College) adı verilen bu kuruldaki delegeler ise ABD Başkanı’nı seçiyor. Bir eyalette en çok oyu alan aday, o eyaletin tüm delegelerini kazanıyor. Maine ve Nebraska’da ise adayların aldığı oy oranına göre delege sayısı belirleniyor. Ülke genelinde 538 delege bulunuyor, 270 delegeyi toplayan aday ise başkan seçiliyor.

Salıncak eyaletler belirleyici oluyor

Yukarıda bahsedilen 50 eyaletin büyük kısmının siyasi çizgisi net. Yani hangi eyaletin hangi siyasi partinin adayını seçeceği belli. Bu yarışta seçimin kaderini belirleyecek olan yedi eyalet var. Bu eyaletler de ‘Pas Kuşağı’ ve ‘Güneş Kuşağı’ olarak ikiye ayrılıyor.

Pas Kuşağı eyaletleri

‘Pas Kuşağı’nda yer alan eyaletler ve delege sayıları şöyle Wisconsin (10), Michigan (15) ve Pennsylvania (19). Bu eyaletler bir zamanlar ABD’de imalat sanayiinin merkeziydi. Bu nedenle anılan bu üç eyalette son sekiz seçiminin yedisini Demokrat adaylar kazandı.

Ancak Trump 2016 zaferine giden bu yolda kaderi değiştirdi ve bu üç eyaletteki delegeleri kazanmayı başardı. Fakat 2020 seçimlerinde Biden, Pas Kuşağı’nı Demokratların yanına çekti. Tarih gösteriyor ki bu üç eyaleti Kamala Harris kazanırsa, seçimi de kazanacak. 2016’da olduğu gibi bu üç eyaleti Trump kazanırsa Beyaz Saray için en az bir eyaleti daha alması gerekecek.

Pennsylvania 19 seçmen oyuyla 2024 salıncak eyaletleri arasında en büyük ödül. Kamala Harris Pennsylvania'nın yanı sıra bu Pas Kuşağı grubundan bir eyalet daha kazanabilirse, Donald Trump'ın diğer tüm salıncak eyaletleri silip süpürmesine gerek kalmayacak. Harris, Pennsylvania ile birlikte üç salıncak eyaleti kazanarak 270 delegeye ulaşabilir. Nevada bu senaryo için yeterli Seçiciler Kurulu oyuna sahip değil, ancak Pennsylvania ve diğer ikisi yeterli olacaktır.

Güneş Kuşağı eyaletleri

ABD’nin güneyinde yer alan ve sıcak iklimi nedeniyle Güneş Kuşağı olarak anılan eyaletler ve delege sayıları şöyle: Nevada (6), Arizona (11), Kuzey Carolina (16) ve Georgia (16).

Kamala Harris Güneş Kuşağı’ndaki tüm eyaletleri alırsa başkan seçilecek. Ancak tarihsel olarak bu pek mümkün görünmüyor. 1948’de Harry Truman’dan bu yana Demokratlar bu dört eyaletin tamamını aynı seçimde kazanamadı.

Donald Trump, Güneş Kuşağı'ndaki tüm salıncak eyaletleri silip süpürse bile yine de bir eyalet daha alması gerekecek. Fakat Cumhuriyetçilerin bu eyaletleri kazanma konusunda bir geçmişi var. Sivil Haklar Yasası 1960'larda siyasi haritayı değiştirdiğinden bu yana Nixon, Reagan, Bush ve oğul Bush bir ya da daha fazla seçimde bu eyaletlerin dördünü de kazandı.

Donald Trump son iki seçimde Kuzey Carolina'yı elinde tuttu ve Kamala Harris Demokratların başına geçene kadar burası salıncak eyalet olarak görülmüyordu. Trump'ın Kuzey Carolina'yı alamaması halinde Beyaz Saray'a giden yol çok daha zorlaşacaktır zira Pas Kuşağı eyaletlerinden en az ikisini ve Güneş Kuşağı'ndan iki eyaleti daha kazanması gerekecek.

Eyalet 1980'den bu yana sadece bir kez Demokrat adaya oy verdi, o da 2008'de Başkan Barack Obama'ya. Ancak Harris'in, Obama'da olduğu gibi siyah seçmenleri seçimlere katılmaya teşvik etmesi ve son dönemde üniversite eğitimi almış seçmenlerden oy alması halinde eyaleti alma şansı var.