'Küresel ekonomide ikaz ışıkları yanıyor'
İngiltere Başbakanı Cameron, Euro Bölgesi'ndeki risklere dikkat çekerek, küresel ekonomi için 'ikaz' uyarısında bulundu
LONDRA - İngiltere Başbakanı David Cameron, küresel finans krizinin başlamasından altı yıl sonra küresel ekonomide bir kez daha kırmızı ikaz ışıklarının yandığı uyarısında bulundu.
Avusturalya'nın Brisbane kentinde düzenlenen G-20 Zirvesi'ndeki izlenimlerini İngiliz The Guardian gazetesi için kaleme alan Cameron, "Küresel ekonominin ekranında bir kez daha kırmızı ikaz ışıkları yanıyor" değerlendirmesini yaptı.
Cameron, Euro Bölgesi'nin yüksek işsizlik, azalan büyüme, fiyatların düşmesi yönündeki reel riskle birlikte üçüncü bir resesyonunun kıyısında bocaladığını belirterek, "Ekonomik iyileşmenin ilk aşamalarında büyümenin itici gücü olan gelişmekte olan ekonomiler şimdi yavaşlıyor. Epidemik Ebola, Orta Doğu'daki çatışmalar ve Rusya'nın Ukrayna'daki yasa dışı eylemleri sürerken küresel ticaret görüşmelerinin gecikmesi istikrarsızlık ve belirsizliğin tehlikeli sahnesine katkı yapıyor" ifadelerini kullandı.
Öte yandan makalesinde İngiliz ekonomisinin büyümesini sürdürmeye devam ettiğini vurgulayan Cameron, "Son yıllarda verdiğimiz zor kararların ardından en fazla sayıda yeni işletme kazandırarak, yıllık bazda işsizlikte en fazla düşüşü ve son dört yılda 1.75 milyon yeni istihdamı sağlayarak G-7 ülkeleri içerisinde en hızlı büyüyen ekonomi olduk" hatırlatmasını yaptı.
Cameron, İngiliz ekonomisinin olumlu seyretmesine rağmen, küresel gelişmelerin İngiltere'deki ekonomik toparlanma için de risk oluşturduğunu vurgulayarak, Euro Bölgesi'ndeki yavaşlamanın etkilerinin şimdiden imalat ve ihracatta görüldüğünü kaydetti.
Cameron, İngiltere'nin küresel gelişmelerden kendisini tamamen muaf tutamayabileceğini, fakat olası bir küresel ekonomik gerileme halinde de gereken tedbirlerin alınacağına işaret etti.
İngiltere'nin küresel belirsizlik ortamına rağmen borçlarını azaltmak konusunda kararlı davranacağını belirten Cameron, "Açığımızı azaltmak konusunda uzun vadeli planlarımıza sıkı sıkıya sarılarak, ek borç almadan parasal politikamız yoluyla büyümeyi desteklemeye devam edeceğiz" değerlendirmesini yaptı.
Makalesinde Avrupa Birliği ve ABD arasında yapılması planlanan serbest ticaret anlaşmasına da değinen Cameron, olası bir anlaşma sağlanması halinde bunun tek başına İngiliz ekonomisine yaklaşık 10 milyar sterlin değerinde bir katkıda bulunacağını bildirdi.
Cameron, AB'ye daha fazla ticaret anlaşmasının ivedilikle imzalanması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Yeni AB Komisyonu yapılacaklar listesinin en başına koymalı. AB ekonomilerinin aksadığı bir ortamda böyle bir fırsatta geri duramayız. Avusturalya, Çin ve Hindistan'la daha fazla ticaret anlaşması imzalamalıyız. Daha fazla ülkeyi, herkese açık serbest piyasa ve serbest ticaretten faydalanmaları konusunda ikna etmeliyiz."