smyrnalı detektif sokratis
Suphi Varım'ın çizdiği detektif karakteri bir yanıyla çok kurnaz ve akıllı bir adam. Ama bazen sonucuna kafa yormadan öyle maceralara atılıyor ki haşarı bir erkek çocuğun pervasızlığına şahit oluyoruz.
ÇİĞDEM SİRKECİ
Polisiye yazarı Suphi Varım'ın Maceraperest Kitaplar'dan yayınlanan romanı "Sokratis'in Oyunları", Detektif Sokratis serisinin ilk kitabı olarak okuyucuyu selamlıyor. 1900'lerin başında İzmir'de yaşayan gözükara detektifimizle heyecanlı bir macera bizleri bekliyor.
İzmirli yazar Suphi Varım, kamu yönetimi ve ekonomi alanında tamamladığı eğitiminin ardından profesyonel yöneticilik ve öğretim üyesi olarak görev yapmış. Emekli olduktan sonra çocukluk hevesine, polisiyeye geri dönmüş. 2010 yılında "Thule Büyücüsü" adlı ilk romanı yayınlanmış. Bu kitabı "Simirna Üçlemesi" ve 2014'de Dünya Kitap En iyi Telif Polisiye Roman Ödülü'nü kazanan "Karanlıkta İki Ceset" takip etmiş. Varım, bu eserlerin yanı sıra gençler için polisiye eserler de yazmış.
Romanımızın kahramanı Sokratis Eliseos'u "Karanlıkta İki Ceset" romanını okuyanlar anımsayacaktır: Sokratis, Avrupalı şirketlerin İzmir'deki müşterileri hakkında gizli araştırmalar yapan özel bir detektif. Onların güvenilirliklerini araştırır, türlü ortama girip bilgi toplar, ortadan kaybolanları ne yapar eder saklandıkları yerden çıkarır. Ancak ticaretin canlanması ile beraber rakipleri artar. Yabancı firmalar artık takiplerini bankalarda, emniyette ve konsolosluklarda anlaştıkları kişiler aracılığıyla yapmayı tercih etmektedirler.
Sokratis, bürosunda oturup evini nasıl geçindireceğin eve delicesine sevdalı olduğu karısı Elenka'ya nasıl bir açıklama yapacağına kafa yorarken Şekip Rıza odaya dalar ve çok büyük miktarda bir para teklif ederek Sokratis'den hunharca katledilen abisinin katillerini bulmasını ister.
Sokratis, bu konuda tecrübesi olmamasına rağmen hem meraklı kişiliğinden dolayı hem de paranın sıcaklığına dayanamadığından teklifi kabul eder ve hayatını riske atacak denli bir büyük tehlikenin girdabına kapılır gider. Romanın başında birbirinden bağımsız olarak okuduğumuz olaylar, Rusya'dan yaralı olarak bir gemiye binen esrarengiz kaçak, eskici Kerim Hüseyin'in öldürülmesi, işçi pazarını yöneten İhsan ve Behçet'in tartışmaları, romanın örgüsü içinde birbirine düğümlenecektir.
Suphi Varım'ın çizdiği detektif karakteri bir yanıyla çok kurnaz ve akıllı bir adam. Ama bazen sonucuna kafa yormadan öyle maceralara atılıyor ki haşarı bir erkek çocuğun pervasızlığına şahit oluyoruz. Aşırı duygusal görünmese de eşi Elenka'ya gerçekten âşık ve O'nun sözünden dışarı asla çıkamıyor. İş icabı kendisinden gizli bir adım atacak olsa kendisini kötü hissediyor. Bu şirin halleri okuyucuda sempati yaratıyor. Bu keyifli romanın bence gözden kaçmayacak önemli noktalarından biri, işçi pazarları üzerinden bir hak hukuk adalet savaşına tanık olmamız. İşçileri örgütlemeye çalışan aydınlar ve ekmek parası derdindeki işçilerin pazar kâhyaları ile yürüttükleri gizli savaş, romanın sonuna doğru ayyuka çıkıyor. Yazarın, İzmirli olmasının avantajını da kullanarak, 20. yüzyılın başlarındaki İzmir'i, o zamanki sokak ve mekân adlarını anarak romana dâhil etmesi ise bir başka hoşluk. İzmir romanda, efsunlu bir güzele dönüşürken, eser de romantik bir havaya bürünüyor. Bu roman, insana İzmir'i özletiyor. Suphi Varım'ın yeni Sokratis macerasının çok yakında yine Maceraperest Kitaplar'dan okuyucu ile buluşacağını belirterek yazımızı noktalayalım.
SOKRATİS'İN OYUNLARI Detektif Sokratis Polisiyeleri, Suphi Varım, Oğlak Yayınları Maceraperest Kitaplar, 248 s.